Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Çamurun daSuyu Çıktı...
Gerçeklerden çok, gerçek yerine neyin nasıl algılandığının öne çıktığı medya çağında, dünyanın, siyasetin, toplumsal yaşamın güdülenmesinde “Çamur at izi kalsın” özdeyişine uyan kirli oyunlar, kuşkusuz her dönem geçerli yöntemler arasında olmalı. Gelin görün ki çamuru atan, sıkışıklıktan, panikten atacağı çumuru vıcık vıcık yapmış, bu işin de suyunu çıkarmışsa, çamurla kirletmeyi hedeflediği kişi ya da kurumlar kadar kendi kendini kirletmez, vıcık vıcık yaptığı çamurun altında kalmaz mı?
\nKusura kalmasınlar ama iktidarlarının her kademeden güç, iktidar sahipleri ile yandaşlarının son zamanlardaki vıcık vıcık çamur atma üslupları, olabilirlik, inandırıcılık, saçmalamada ipin ucu kaçırıldığından, sanki zarar vermek istediklerinden çok kendilerini kirletiyor.
\nBen bir anne deneyimimle, çocuğumdan daha bilinçlenmiş, ayrımları gözleyebilmiş olarak torunumun gelişiminde, 66-72 ay arasındaki atakları, yıllık, aylık, bazen haftalık büyük farklılıkların ayrımında olarak, 66-72-82 aylık çocukların aynı sınıflarda aynı eğitim koşullarında eğitilmeye çalışılmasının kâbusunu yaşıyorken... Bu işin baş sorumluları çözüm üreteceklerine, biri rapor almaya çalışan anne babaları çocuklarını geri zekâlılıkla damgalamakla suçluyabiliyor, diğeri PKK’nin propagandasına aracı olmakla... Ben torunumun anaokulu eğitimini, 74 ayını tamamlamış olmasıyla mutlu, ancak yaştan kurtaranların bu kez küçüklerle uyum sağlanması sorununda, eğitim programlarında, öğretmenlerin çaresizliğinde olabileceklerden, büyük çocukların bu kez de okuldan soğuyabilecekleri olasılığına azcık daha fazla kafa patlatırken... Oyları ile iktidarlarına büyük destek vermiş anne ve babaların da kendi can parçaları, çocukları söz konusu olduğunda, bu atılan çamurların inandırıcılığından çok, atanların sulandırdıkları çamur altında daha çok kalmalarından etkileneceklerini bilerek gülümsüyorum.
\nAcı olanı “dindar-kindar” gençlik yaratma uğruna, nasıl olabileceğinin maddi koşulları sorgulanmadan yürürlüğe girmesinde inat edilen sistemin ailelerden gelebilecek büyük isyanını, dipten gelen dalga içerikli tepkiyi sindirmek, toplumu yıldırmak adına bu kadar ağır suçlama, tehdit, vıcık vıcık çamur atmanın anne babaların içinde kalacak tepkisi ile sınırlı kalamayacağı...
\n***
\nDün sabah uyandığımızda öğrendiğimiz, PKK saldırılarının, Beytüşşebap baskınından son yeni şehit sayısı 10’a çıkmışken... Asıl vahamet, iktidarlarının yüze göze bulaşmış Suriye politikalarının beslediği, PKK’ye yeniden sağlanan çok yönlü desteklerle tırmanan terör eylemlerinde böylesine ağır siyasal sorumlulukları ortada iken, sadece çocuğunun eğitim koşullarından kaygılanan anne-babayı böylesine ağır, haksız pervasız suçlayabilmek, vıcık vıcık çamur atabilmekte... Tam da bu noktada, demokrasinin d’sini umursamadan, basın özgürlüğü, medya patronları, gazetecilere, özünde halkın önünü görmesini karartamaya yönelik, akıl izanla kabul edilemeyecek vıcık vıcık çamur atmalar devreye giriyor. Medyadan şehit haberlerinin görülmemesi isteniyor, medya patronları, haberleri sansürlemez, gazeteci ve yorumcuları susturamazlarsa, bu anlamda bedel ödemekle tehdit ediliyorlar...
\nIrak tezkeresinin reddedilmesi sürecinde, PKK’yi Kuzey Irak’ta sindirme stratejilerine tepki TSK’yi görevli komutanlarının başına çuval geçirerek cezalandırmış, günümüzde ABD’nin CIA örgütünün başındaki komutan Türkiye’de iken, Esad’a karşı muhalefeti harekete geçirmiş ABD-AB daha esnek bir dış siyaset dengelerine oynadıkları görüntülerini verirlerken... Gerçekte değilse de vitrinde de olsa şahin politikaların başını çekmekle suçlanan iktidarlarına İran-Irak-Suriye, farklı nedenlerle İsrail, daha yumuşak Rusya-Çin’den, dahası Arap dünyasının kimi ülkelerinden bile gelen tepkiler söz konusu iken... Tırmanan terör, Suriye tehditleri bağlantılı Meclis’in toplanmasını isteyen ana muhalefet partisi liderinin “Baasçı, diktatörden yana, PKK’ye destek çıkmaya çalışmak” söylemleri ile karalanması, çamur atılmaya çalışılması ne kadarı ile akıl işi?
\nBatı medyasının gözümüze soktuğu Suriyeli askerlerin, komutanların sığındıkları mı, yoksa muhalefet eylemlerini yönlendirdikleri mi bilinemez merkeze girmek isteyen CHP’li milletvekillerine, parlamenter düzen, demokrasi, hukuk devleti kuralları içinde “Siz kimsiniz, benden izinsiz gireceksiniz” soruları yöneltilebilir mi? Gargaraya getirip adı geçen kampın sığınmacılara mı, yoksa özel görevlere mi tahsis edildiğinin, hangi evrensel, ulusal hukuk kurallarına göre işlem yapıldığının hesabını vermemek var mı?..
\nMedya çağında, siyaset yapmada, kitlelerin güdülenmesinin, bu arada çamur atma stratejilerinin hep geçerli olduğunun bilincindeyiz. İktidarlarının bu silahı çok iyi kullanarak büyük başarılar elde etiklerini görmemezlikten gelmek söz konusu değil. İşler yolunda gitmediğinde, panikle, kaygı ile atılan çamurlarda, çamur bile vıcık vıcık yapıldığında, izlerin daha çok çamuru atanın üstüne kalacağını anımsatmak istedim...
\n\n\n
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Colani’nin arabası
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Komutanları olumsuz görüş vermedi, görevlerinden oldu
- 148 bin metrekarelik alan daha!
- Müge Anlı'nın eşine yeni görev