Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
ABD'de Demokratlar'ın Başlattığı 'Türkiye' Tartışması
WASHINGTON - ABD başkentinde bu hafta kimi açık, kimi kapalı kapılar ardında üst üste Türkiye konulu toplantılar düzenleniyor. Washington’da her gün dünyanın birçok bölgesindeki meselelerle ilgili onlarca toplantı yapılır. Türkiye ile ilgili yapılanların ortak özelliği ise belli bir konuya; ‘basın özgürlüğüne” odaklanıyor olmaları!
Bugün Başkan Barack Obama’nın seçim zaferlerinin arkasındaki düşünce kuruluşlarının başında gelen ve Amerikan yönetiminde önemli düşünsel ağırlığa sahip olan Center for American Progress (CAP - Amerikan Gelişimi Merkezi) isimli düşünce kuruluşunda “Obama’nın İkinci Döneminde Türkiye” konulu bir panel düzenleniyor. Panelde Türkiye’den gazeteciler yer alacak. Dün aynı kuruluşta daha dar katılımlı bir ‘Türkiye’de Basın Özgürlüğü” paneli de yapıldı.
Eski AB elçisi
‘özgürlük’ bayraktarı
Yarın ise Carnegie Endowment For International Peace (Uluslararası Barış için Carnegie Vakfı) isimli düşünce kuruluşunda “Türkiye’de Basın Özgürlüğü” konulu yine dar katılımlı bir başka panel düzenlenecek. Onun konuşmacısı ise geçen yıla kadar AB’nin Türkiye Temsilciliği görevini yürüten Marc Pierini.
Ankara’da görev yaptığı dönemde hükümetin otoriter uygulamalarını eleştirmekten kaçınan Pierini’nin, emeklilik sonrasında, bir bölümü kendi görev dönemine uzanan basın özgürlüğüne yönelik baskı ve sınırlamalar konusunda bir rapor kaleme alması dikkat çekici bir gelişme.
Bu kez başı
Demokratlar çekiyor
Washington’da art arda yapılan toplantıların ne anlam ifade ettiği konusuna gelince:
1. Ankara-Washington ilişkilerinin gündemini meşgul eden ana konular aslında Suriye, İran, Irak ve Türkiye’nin Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimi ile imzalamak istediği petrol anlaşması gibi meseleler. Şimdi anlaşılan o ki Türkiye’de ifade ve basın özgürlüğü önündeki kısıtlamalar ile AKP hükümetinin giderek belirginleşen otoriterleşme eğilimlerinin de artık bu gündemin bir parçası olması isteniyor.
2. Obama yönetimi sırasında AKP hükümetine yönelik eleştiriler genelde Cumhuriyetçi kanattan ve İsrail yanlısı Neoconlardan gelmekteydi. Ama şimdi ilk kez Başkan’ın kendi partisi Demokratlar, Türkiye’deki hak ihlalleri konusunu yönetimin gündemine getirme çabası içine girmiş durumda. Toplantıları düzenleyen CAP, Demokratlar’ın kalesi olarak bilinen bir düşünce kuruluşu. Kurucusu John Podesta da Obama’nın yakın çalışma arkadaşlarından. Bugün ABD yönetimindeki birçok etkili isim ya geçmişte CAP’de çalıştı ya da kurmay ekiplerini CAP’den seçtiler.
Açık Toplum da artık rahatsız
3. Türkiye’nin gerçekleri konusunda ABD’deki Demokratlar’ı şimdi harekete geçiren güç nedir? CAP’nin aslında Türkiye bilgisi ve deneyimi fazla yok. CAP tarafından yapılan davetlerde, toplantıların Open Society Foundation (Açık Toplum Vakfı) ile birlikte düzenlendiği belirtiliyor. Türkiye’de AKP iktidarının ilk dönem adımlarına önemli destek veren liberal düşünce kuruluşu Açık Toplum Vakfı’nın, bir süredir hak ve özgürlükler konusunda yaşanan ihlaller nedeniyle hükümete mesafeli tavır aldığı ve bu konular üzerine çalışan sivil toplum kuruluşlarına destek verdiği bilinen bir gerçek. Öyle anlaşılıyor ki basın özgürlüğü konusunun Washington’da gündemin üst sıralarına çıkmasına da katkı sağlıyorlar.
Obama’ya ‘Erdoğan’la konuş’ baskısı
Türkiye hakkındaki bu toplantıların zamanlaması da dikkat çekici. Toplantılar, Obama’nın ikinci döneminin hemen başında ve 4 önemli hak savunucusu kuruluş Freedom House, Foreign Policy Initiative, Project on Middle East Democracy ve Reporters Without Borders’ın ortak imzayla yaptıkları, “Başbakan Erdoğan ile görüşmelerinde hukuk devleti ve özgürlükler konusunu öncelikler arasına alması” çağrısının da sonrasında gerçekleştiriliyor.
Avrupa ve Amerika’dan yazılan onca rapora, insan hakları kuruluşlarının çağrılarına rağmen ABD Başkanı Barack Obama, ilk dört yılında Başbakan Tayyip Erdoğan ile yaptığı görüşmelerde ‘basın özgürlüğü ve tutuklu gazeteciler” konularına bir kez dahi değinmedi. Türkiye’deki uygulamalardan duyulan kaygılar Amerikan Büyükelçisi Francis Ricciardone’nin azarlanmayı göze alarak açıklamaları ve Clinton’ın katıldığı bir şov programındaki sözleriyle sınırlı kaldı. Yani tepkilerini yerel ile sınırlı tutup başta kendi başkentleri olmak üzere dünyanın gündemine getirmekten kaçındılar bu meseleleri.
Washington’da Demokratlar’ın başını çektiği bu yeni ‘Türkiye’ duyarlılığı acaba konunun Obama’nın önündeki Türkiye dosyasına girmesini sağlayabilecek mi? Birkaç ay içinde göreceğiz...
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Ayşenur Arslan’ın Colani ile ilişkisi
- Serdar Ortaç: 'Ölmek istiyorum'
- Hatay’da yaşayan Alevi yurttaşlar kaygılı
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- İBB'den 'Pınar Aydınlar' açıklaması: Tasvip etmiyoruz
- İmamoğlu'ndan 'Suriyeliler' açıklaması
- Edirne'de korkunç kaza