Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Hem Rahatsızlar Hem de Koruyorlar
Demir’i seçen iki makam: Köşk ve YÖK
\n\n\nProf. Ali Demir’in ÖSYM Başkanlığı’na atanmasında YÖK ve Cumhurbaşkanlığı belirleyici kurumlar olmuştu.
\nYGS sınavı ve sonrasında yaşananlar üzerine dün Demir, YÖK Genel Kurulu’na çağrıldı. Kendisini seçen bu kurulun üyelerinin bir bölümü Demir’in yüzüne karşı ‘ÖSYM’ye yönelik güven kaybı doğdu’ dedi. Ancak ÖSYM Başkanı, devletin çeşitli kademelerinden yükselen eleştirilerde olduğu gibi bu kez de bu eleştirilerin gereğini yaparak istifa etme yoluna gitmedi.
\nSeçim sonuna kalabilir
\nÖSYM Başkanı hakkında savcılıktan gelen soruşturma talebi için ise bir ön inceleme heyeti kuruldu. Demir hakkında soruşturma izni verip vermeme kararında belirleyici olacak bu heyetin önünde 30 gün var. İhtiyaç halinde bu süre 15 gün artırılabilecek. Yani YÖK isterse, savcının soruşturma talebinin akıbeti rahatlıkla, hem iktidarın istediği gibi 12 Haziran seçimleri sonrasına hem de Demir’in istediği gibi 18 Haziran’da yapılması planlanan LYS sonrasına bırakılabilecek.
\nDemir’in de, skandaldan en büyük darbeyi yiyen AKP iktidarının da istediği bu değil miydi zaten?
\nGül: Tatminden \t\trahatsızlığa
\nSadece onlar mı? ÖSYM yönetimine en ağır eleştirileri yönelten Cumhurbaşkanı Abdullah Gül bile Demir’in yerini korumasından yana.
\nÖSYM Başkanı’nın atama kararnamesindeki nihai imza Cumhurbaşkanı Gül’e ait. Gül, YGS skandalına ilişkin bugüne kadar dört farklı açıklama yaptı.
\nŞifre ve kopya iddialarının ortaya çıkmasından hemen sonra (3 Nisan) yaptığı ilk açıklamada “ÖSYM Başkanı’nı arayıp görüştüm. Başkandan aldığım bilgiler beni tatmin etti” dedi.
\nAncak sınavda şifre iddialarının doğru çıkması ve savcılığın olaya el koyması üzerine (8 Nisan) “Nihai anlamda bir şey söylemedim. Tatminkâr açıklamalar savcılardan gelecek” diyerek tavrını düzeltme ihtiyacı hissetti.
\nYGS’nin ardından ÖSYM tarafından yapılan diğer sınavlarda da art arda sorunlar yaşanması üzerine eleştiriye başlayan Gül 25 Nisan’da şu açıklamayı yaptı:
\n“Bu gelişmeler hepimizi çok üzüyor. Beni de çok üzüyor. Çünkü Türkiye’de şöyle bir anlayış vardı, ister cumhurbaşkanı çocuğu olun, ister Başbakan, Meclis başkanı çocuğu olun, isterseniz Türkiye’nin en zengin insanının çocuğu olun, bu tip sınavlarda herhangi bir ayrıcalık söz konusu olmaz. Puanınız ne ise ona göre bir yere yerleşirsiniz. Bu anlayışın zedelenmesinden doğrusu çok rahatsızım”
\n‘At’ benzetmesi\t\t uydu mu?
\nSavcılık soruşturması önceki gün takipsizlikle sonuçlanırken bu kez de gündeme ‘e-posta skandalı’ oturdu. Bu gelişmelerin ardından yaptığı son açıklamada Cumhurbaşkanı Gül, “Bu noktaya gelmesiden ben de rahatsız oldum. Ama dere geçerken at değiştirilmez” diye konuştu.
\nGül’ün bu sözleri, ilk verdiği ‘tatmin oldum’ tepkisi kadar talihsiz bir açıklama.
\nYGS’deki şifre skandalının hedefi olan, üstüne üstlük kendisini ‘bakan’ diye işleterek torpil isteyen birisiyle yazıştığı da ortaya çıkan Demir’in kararnamesindeki en son imzaya sahip bir makamın “Dere geçerken at değiştirilmez” cümlesi ne anlama gelir?
\nBu sözler, yasa gereği görevinden sadece istifa ile ayrılabilen ÖSYM Başkanı’na “İstesen de şimdi istifa olmaz” mesajından başka birşey değildir. Eleştirilerinin tonuna ve görüşlerindeki evrime bakıldığında ‘Gül’ün niyeti bu olamaz’ denebilirse de maalesef sözlerinin algılanışı böyledir.
\nYeminine bağlı kalmalı
\nCumhurbaşkanı Gül, Meclis önünde okuduğu ‘Cumhurbaşkanlığı yemini’ ile bağlıdır. Bu yeminde Türk ulusuna, “Milletin huzuru” doğrultusunda ve “adalet anlayışı” içinde görev yacağı sözünü vermiştir. Buna ek olarak, cumhurbaşkanının görev ve yetkilerini çizen anayasamızın 104. maddesi de “Cumhurbaşkanı devlet organlarının düzenli ve uyumlu çalışmasını gözetir” der.
\nToplumun dörtte üçünün YGS nedeniyle kusurlu bulduğu ve istifa etmesi gerektiğini düşündüğü bir bürokrata, Cumhurbaşkanı Gül’ün hem de yeni iddiaların ortalya atıldığı gün “istifa etmene gerek yok” anlamına çekilebilecek bir mesaj göndermesi ne ‘milletin huzuru’ ne ‘adalet anlayışı’ ne de devlet organlarının uyumlu çalışması prensibiyle bağdaşır.
\nTürk halkının tamamının cumhurbaşkanı konumundaki Gül’ün, iki milyona yakın gencin kaderini belirleyecek bu konuda, hem yemini hem de anayasal görevlerinin gereğini yerine getirmeli ve daha vahim skandalların yaşanmasına engel olmalıdır.
\nBunun yolu, Demir’in istifasını geciktirmekten değil hızlandırmaktan geçer.
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
- Donald Trump'ın yeniden başkan olması dünya ekonomisini
En Çok Okunan Haberler
- Suriyeliler memleketine gidiyor
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- Yaş sınırlaması Meclis’te
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- ATM'lerde 20 gün sonra yeni dönem başlıyor
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması
- Lütfü Savaş CHP'den ihraç edildi
- Suriye’de şeriatın sesleri!
- 'Onun ne olduğunu iyi biliyoruz'
- DEM Partili vekillerle 'Suriye' atışması!