Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Vergi Haftası ve Muhasebe Mesleği
Her yıl şubat ayının son haftası vergi haftası olarak kutlanıyor. Yani 25 Şubat Pazartesi vergi haftası başlıyor. Bu kutlamanın amacı, Gelir İdaresi’nin internet sitesinde, “verginin toplumun tüm kesimlerine benimsetilmesi ve vergiyi gönüllü olarak ödeme alışkanlığının arttırılması” olarak açıklanıyor.
Biliyoruz ki, bu amaca ulaşmanın birçok yöntemi var. Gelir İdaresi internet sitesi bunun yöntemlerinden biri olarak 81 ilde resim, şiir, afiş ve kompozisyon yarışmaları düzenliyor. Bu kapsamda; 24 ildeki ilkokullarda resim, 30 ildeki ortaokullarda şiir ve 27 ildeki lise ve dengi okullarda sloganlı afiş veya kompozisyon yarışması yapılacak.
81 ildeki yarışmalarda dereceye giren öğrencilerden 1. olanlara notebook, 2. olanlara fotoğraf makinesi, 3. olanlara ise mp4 müzikçalar verilecek.
Yani verginin toplumun tüm kesimlerine benimsetilmesi ve vergiyi gönüllü olarak ödeme alışkanlığının artırılması gibi ulvi bir amaca ulaşmak için bu yarışmalar düşünülmüş.
Bizce de bu tür etkinlikler önemli. Ama şu da bir gerçek ki, vergiyi benimsetmek ve gönüllü ödeme alışkanlığı yaratabilmek için daha etkin uygulamalar da gerekiyor. Örneğin; vergi işiyle uğraşanlarla, mükelleflerin vergisel işlerini yapanlarla, yani serbest muhasebeci mali müşavirlerle bir araya gelmek, sorunları tartışmak ve çözümler geliştirmek gibi. Bu yaklaşımın da hayata geçeceğine inanıyoruz.
Bu önemli çünkü, Ocak 2013 itibarıyla faal gelir vergisi mükellefi sayısı 1 milyon 765 bin 559. Faal kurumlar vergisi mükellefleri sayısı ise 660 bin 994. Bu mükellefler Şubat ve Mart 2013 ayı içinde gelir vergisi beyannamesi nisan ayı içinde ise kurumlar vergisi beyannamesi verecekler. Bunların beyannameleri serbest muhasebeci mali müşavirler tarafından hazırlanacak, bunlara vergi yine meslektaşlarım tarafından benimsetilecek ve vergiyi gönüllü ödeme alışkanlığı aynı meslek mensupları tarafından aşılanacak.
Türkiye’de Ocak 2013 tarihi itibarıyla 2 milyon 347 bin 181 adet faal katma değer vergisi mükellefi var. Muhtasar beyanname vermek zorunda olan mükellef sayısı ise 2 milyon 440 bin 480. Bu beyannamelerin hepsi serbest muhasebeci mali müşavirler tarafından veriliyor. Tüm bu muhasebe ve vergisel işlemler büyük zorluklara ve angaryalara rağmen günü gününe yapılıyor. Bu uğraşlar sonucunda da yaklaşık 2.5 milyon mükellefin aylık vergilerini süresinde ödemeleri sağlanıyor.
Gelir idaresinin internet sitesinden aldığımız bu veriler bile serbest muhasebeci mali müşavirlerin, vergiyi benimsetmek ve gönüllü ödeme alışkanlığı yaratabilmek için ne kadar etkin olabileceklerini gösteriyor. Bu durumu Gelir İdaresi’nin de gördüğünü biliyoruz.
Yapılması gereken şey net. Gelir İdaresi’nin bu hafta boyunca muhasebe meslek mensuplarımızla bir araya gelmesi, ortak uygulamalar geliştirmemiz ve sorunlara çözümler bulmamız gerekiyor.
Bu çerçevede, ayın 14’ünde verilen geçici vergi beyannamesinin 20’sine çekilmesi, buna paralel geçici vergi son dönem beyannamesinin kaldırılması ve yine özellikle artık yetiştirilemeyen ve ayın 24’üne kadar verilen KDV beyannamelerinin ayın 29’una çekilmesi meslektaşımıza nefes aldırır, motivasyonlarını yükseltir.
Evet, şubat ayının son haftası vergi haftası… Mart ayının ilk haftası ise muhasebe haftası… Gelin bu iki haftayı birleştirelim, vergi ve muhasebe haftası yapalım. Tüm vergisel ve muhasebesel sorunlara birlikte çözümler üretelim…
Tutuklanan işçi çıkartılabilir mi?
Bir işçinin gözaltına alınması veya tutuklanması nedeniyle işine devam edememesi, hiç de azımsanamayacak sıklıkta yaşanan özel durumlardan biridir. İş Kanunu’na göre bu durumda işçinin iş sözleşmesi hemen feshedilemez. Ancak işçinin devamsızlığının ihbar süresini aşması halinde işveren iş sözleşmesini haklı nedene dayanarak feshedebilir. İhbar süresi aşılmamışsa fesih hakkı olmaz.
Kanun, işçinin başına gelen olayın işyerinde veya işyeri dışında meydana gelmiş olmasına, haklı veya haksızlığına, mahkûmiyet ile sonuçlanıp sonuçlanmamasını dikkate almıyor. Bu nedenle işçinin gözaltı veya tutuklanmasıyla çalışamadığı süreler için bir hafta süre için yarım ücret talep hakkı doğmaz.
İş akdi feshedilen işçi diğer şartları yerine getirdiği takdirde ise kıdem tazminatına hak kazanabilir. Tutuklu ya da gözaltında geçen süreler ise kıdem tazminatının hesabında dikkate alınmaz. Tutuklulukta geçen süre için işveren tarafından yarım ücret ödenmiş olması da bu sonucu değiştirmez. İhbar süresi ise işçinin işyerindeki kıdemine göre değişir. İş Kanunu’nun 17. maddesine göre bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak ihbar süreleri de şöyledir:
- İşi altı aydan az sürenler için, iki hafta.
- İşi altı aydan bir buçuk yıla kadar sürenler için dört hafta.
- İşi bir buçuk yıldan üç yıla kadar sürenler için, bildirimin altı hafta.
- İşi üç yıldan fazla sürenler için sekiz hafta.
Devlet memurları kanunu bilgisi nereden alınır?
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu hakkında nereye müracaat edip bilgi alabilirim? Murat Yazıcı
SORU - CEVAP
Sorularınız için malicozum6ismmmo.org.tr adresine mail atabilirsiniz. Tüm sorular e-posta ile tek tek
cevaplanacaktır.
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Colani’nin arabası
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Komutanları olumsuz görüş vermedi, görevlerinden oldu
- 148 bin metrekarelik alan daha!
- Müge Anlı'nın eşine yeni görev