Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Kirlenmeden Önce
Üniversiteler yeni ders yılına giriyor. ODTÜ’ye yeniden döndüm; gençlerle bir arada bulunmak bir başka güzel oluyor; umutları, sonbaharda bile yeşertiyor.
Gençler, eğitimlerinden sonra çalışma dünyasına katılacaklar.
Hangi dünyaya?
Nasıl bir dünyaya katılacaklarını, son haftalarda çok ayrıntılı olarak yaşıyorlar. Siyaset-basın yayın kavgası gösteriyor ki, gençlerin “büyükleri” kendilerinden geçmiş, kendi öz çıkarlarını “ençoklaştırmak” için, saç saça, baş başa kavga ediyor. Hiç kuşkusuz kavganın asıl sorumlusu hükümettir. Çünkü kavga ortamını engelleyecek yasal ve kurumsal yapılanmayı, yıllardır işbaşında bulunmasına karşın, sağlamıyor.
***
Bu temiz gençler biliyorlar ki, siyaset-basın yayın kavgası, yarım yüzyıldır sürüyor.
Basının en kıvrak kalemlerinin çoğunluğu, birilerinin, ekonomik ya da siyasi çıkarını savunuyor. TV kanalları kaba bir çıkar kavgasının ortak alanına dönüşüyor. Kavgalar, özgürlük ve eşitlik ya da meslek değerleri yönünden daha kaliteli bir basın-yayın için değil, tümüyle kişisel sen-ben düzeysizliğiyle yapılıyor. Toplumun sorunları, dünyada olan bitenler; kültür, sanat, yazın konuları; işsizlik, eğitim ve çevre.. konularında yazma ve konuşma “olanağı bulanlar”, bu olanağı, başkalarını karalayarak birilerine ekonomik ve siyasi getiri sağlamak amacıyla kullanıyor! Toplum da sorunlar karşısında duyarlılığını kaybediyor.
Siyaset- basın yayın kavgası sırasında, “açılımlar” da oluyor. Eskiden, hükümetin pek çok yanlış uygulaması, salt iktidara yaranmak amacıyla “haber değeri” yok sayılarak basın tarafından kamuoyuna açıklanmıyordu. Şimdilerde “meğer neler oluyormuş” dedirtecek bilgiler açıklanıyor. Ancak bu dolaylı olumlu sonuç, kavga ortamı nedeniyle sorunları çözüme götürmüyor.
***
Gençler derslerinde, basın-yayının, demokrasilerde, yasama, yürütme ve yargının yanında, bir “dördüncü güç” olduğunu öğreniyorlar. Ama görmekte oldukları, hem iktidardaki siyaset gücünün hem de basın-yayın gücünün, alabildiğince “kişisel çıkar amaçlı” kullanılmasıdır.
Günlerdir tanıklık ediyorlar ki; yayın-siyaset ilişkilerini, çıkar kavgası alanı olmaktan çıkarıp, demokratik hukuk kurallarına bağlamak ve bu kuralların uygulanmasını sağlamak amacıyla hiçbir şey yapılmıyor ve görünür gelecekte de yapılmayacaktır.
Buna bağlı olarak, basın-yayın alanında “sermaye sahipliği” ile, örneğin enerji, konut vb. gibi alanlardaki sermaye sahipliğinin ayrı özellikler taşıması gerektiği; basın-yayın sermayesinin girebileceği diğer alanların demokratik bir ülkede olması gerektiği gibi sınırlandırılması gereği de bu ortamda gündeme bile gelmeyecektir.
Çok önemli bir nokta daha var. Sürekli olarak, hak, hukuk ve demokrasi vurgusu yapılıyor. Ancak basın yayın “çalışanlarının durumu”; iş güvenliği, çalışma koşulları, ücretleri; sendikal haklarının olup olmadığı konuşulmuyor. İletişim devrimi sonucu daha fazla genci kendine çeken mesleğe yeni girenlerin aylarca hiçbir hak tanınmadan çalıştırıldıkları gözardı ediliyor. Bunun gibi, patronları tarafından “işlerine son verilen köşe yazarları” konusu da basının gündemine girmiyor. “Toplumun haklarını” arayacağı varsayılanların “kendi hakları”, tartışma konusu bile olmuyor.
***
Yine de bu gençler, her gün toprakları yağmalanan, yaz boyu ormanları yakılan; her tarafında suları ya kurutulan ya da kirletilen; sürekli olarak denizleri ve havası karartılan bu ülkeyi sevecekler; ülke insanlarının gönenci için ellerinden geleni yapacaklardır.
Çünkü, kendilerinden öncekilerin “kirlenerek başkalaşmasının” yıkıcı sonuçlarını her gün acı ile yaşıyorlar. Gençler, girecekleri iş dünyasında doğruluk, dürüstlük ve erdemin egemen olmasını ve ahlak değerlerini savunanlara “oralarda” yaşam hakkı tanınmasını sağlayacaktır.
***
Bayramınızı kutlarım.
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Rus basını yazdı: Esad ailesini Rusya'da neler bekliyor?
- Esad'a ikinci darbe
- Türkiye'nin 'konumu' hakkında açıklama
- İmamoğlu'ndan Erdoğan'a sert çıkış!
- Çanakkale'de korkutan deprem!
- Naci Görür'den korkutan uyarı
- Kurum, şişeyi elinin tersiyle fırlattı
- Kalın Colani'nin yolcusu!
- 6 asker şehit olmuştu
- Erdoğan'a kendi sözleriyle yanıt verdi