Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Yeryüzü Vatanım...
Bu ülke renkli bir yelpazeden nasıl bu noktaya geldi?
\nHoşgörü nereye uçtu?
\nHrant Dink olayı bizi bu soruları sormaya yöneltti.
\nAvrupa da aynı şeyi tartışıyor.
\nOrtadoğu’da da aynı durum...
\nKüreselleşiyoruz derken, insanlık “Bütün dinlerin ve kimliklerin bir arada yaşamasını nasıl sağlayacağız?” gibi temel bir soru ile her zamankinden daha fazla karşı karşıya kaldı.
\nOrtadoğu coğrafyasında siyasal İslam demokrasi sınavına giriyor. Mısır’da parlamentonun üçte ikisinde Müslüman Kardeşler ve Selefiler’in ağırlığı var. Kıptilere, Hıristiyanlara, kısacası farklı aidiyetlere ne kadar hoşgörü gösterilecek, bu yapı altında özgürlükler ne kadar tanınacak, belli değil.
\nAvrupa coğrafyasında da din ve kimlik tartışması var. Orada da aşırı sağcı ve ırkçı akımlar İslam ve cami düşmanlığı yapıyor. Sağ kanat İslam dininin Avrupa’da yayılacağı korkusu üzerinden taraftar toplamaya çalışıyor.
\nİngiltere’ye özgü bir başka durum dikkat çekiyor: BBC daha geçen hafta şeriat mahkemelerinin İngiltere’de nasıl yayıldığının haberini kullandı. Bu ülkede hukuk ve yargı özgürlüğü adı altında çeşitli cemaatlere haklar tanınıyor. Bazı radikal İslamcı cemaatler, kendi çaplarında şeriat hukuku uygulamaya çalışıyor. Kavga da bu nokta etrafında dönüyor.
\nİngiltere örneği kıta Avrupası’na yayılabilir mi?
\nTalep var. Avrupa’daki İslami cemaatler de aynı uygulamayı istiyor. Bu talebin sonucunda gettolaşmalar oluşuyor, toplum dışarıyla irtibatını koparmış küçük otonom bölgelere bölünüyor.
\nAlmanya ise Neonazi cinayet şebekeleriyle yüzleşmek zorunda kaldı. Alman derin devleti diye bilinen Anayasa Koruma Örgütü ile bu şebekelerin bağlantısı ortaya çıktı. Tıpkı Türkiye’deki Hrant Dink cinayetinde kilit rol oynayan “derin ağabey” Erhan Tuncel gibi, Almanya’daki örgütte de derin devlet ajanlarının “döner cinayetleri”nde kilit rol oynadığını Alman medyası ortaya çıkardı.
\nBu arada dil, düşünceyi ele verdi. Medyanın diline pelesenk olan “döner cinayetleri” kavramının olayı küçümseyici ve hafifletici bir anlam taşıdığı öne sürülmeye başlandı.
\n***
\nGünümüzde bu kadar küreselleşmeye rağmen ulus devletlerde azalması beklenen milliyetçi duygular tam tersine daha da şiddetleniyor. Milliyetçilik körüklendikçe de ulus devletler içinde farklı kimliklere tahammül azalıyor, yerini sindirme ve dışlama politikaları alıyor.
\nBu karşıtlık bütün dünyada ciddi bir sorun. Küresel paradoks denilen şey işte bu...
\nHrant Dink cinayetinde Türkiye’nin önüne çıkan sorun da aynı çerçevede yerini alıyor. Yargı boyutuyla, medya boyutuyla küresel paradoksu yaşatıyor... “Hepimiz Ermeniyiz” gibi bir dayanışma söyleminin sosyal medyada yarattığı tepkiye bakın, ne dediğim daha iyi anlaşılabilir.
\nKüresel paradoks 20. yüzyılın son çeyreğinden başlayarak giderek şiddetlenen bir olgu. Buna karşı insani temelde yeni paradigmalar oluşturmak gerekiyor.
\nOrtak paradigmanın ne olabileceği sorusuna kendi topraklarımızdan verilmiş eski bir yanıt var aslında: Vatanım rui zemin, milletim nevi beşer (vatanım yeryüzü, ulusum insanlık) demişti Tevfik Fikret...
\n\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Asgari ücret artarsa verimlilik artar
- Yankı Bağcıoğlu'ndan Suriye uyarısı:
- CHP'li Günaydın'dan Bakan Tekin'e tepki!
- Yeni Doğan çetesi davasında çarpıcı itiraflar
- Canlı tarih müzesi Hisart 10. yılında!
- Teğmenler Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk ediliyor
- Tarihçi Yusuf Halaçoğlu'ndan şok iddialar
- TBMM'de 'Etki Ajanlığı' düzenlemesi tartışılacak: Amaç m
- Pera Palas'ta Atatürk Müze Odası
- İmamoğlu’ndan 10 Kasım paylaşımı!
En Çok Okunan Haberler
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Suriye'yi nasıl terk ettiğinin ayrıntıları ortaya çıktı!
- Petlas'tan o yönetici hakkında açıklama
- Colani’nin arabası
- Nevşin Mengü hakkında karar
- 3 zincir market şubesi mühürlendi
- Geri dönüş gerçekten 'akın akın' mı?
- Komutanları olumsuz görüş vermedi, görevlerinden oldu
- 148 bin metrekarelik alan daha!
- Müge Anlı'nın eşine yeni görev