Zeynep Oral
Zeynep Oral zeynep@zeyneporal.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Bir Gün...

24 Kasım 2011 Perşembe
\n

\n

Önceki gündü Güneşli, aydınlık bir gün olacağa benziyordu Ama... (Kısa kes Zeynep, sadede gel.)

\n

Sabah: Adalet Sarayı

\n

Polisten geçilmiyor. Yapı sarılmış. İçeri girebilmek için uzayan kuyruklar. Sanırsınız birazdan eli kırbaçlı güçler, kırbaçları şaklatarak milleti dağıtacak (Karaçi ve Ciddede mahkemelerde görmüştüm.) Her nasılsa kendimi içeri atabiliyorumİkinci katta kitap yazanların, gazetecilerin yargılanacağı salonun önü. Ana baba günü. Yabancı gözlemcilere, yabancı basın kuruluşlarına öncelik tanıyoruz. Onlar geçiyor. Sonra, sonra Kötü şeyler oluyor Dört sıra polis barikatı, her polis kimlik görmek istiyor. İtişip kakışmalarGazetecilerle böyle konuşamazsınızsesleri boşuna yükseliyor Kimileri polisin kulağına bir şey fısıldayıp geçiyor O an oradaki polislerin insafındasınız Genç muhabirler daha atak, karşı saldırıya geçiyorlar. Haklılar. İşlerini yapacaklar. Derken bir başka polis elinde bir listeyle çıkageliyor. Şu gazeteden beş kişi girebilir, şundan iki Elindeki listeye bakıyorum. Cumhuriyetin adı yok listede Tanrım, ben niye polisin kulağına fısıldanacak sözcükleri 40 yıldır bir türlü öğrenemedim!.. Polislerle arbede yaşanıyor. Çünkü birinin Tamam sen geçdediğine, ve o iki adım, üç adım atmışken bir başkası Hayır sen geçemezsindiyor Kime göre, neye göre Gazeteciler Cemiyeti ve sendikanın yöneticileri bile duruşma salonuna giremiyor. Çünkü duruşma küçük salonda!

\n

Buranın adına utanmadan Adalet Sarayı demişler. Nah Saray! Bu faşist yöntemlerle adaletin çöplüğü bile olamaz!

\n

Aklımda sadece şu vardı: 12 Eylülün faşist yönetimi sırasında çok duruşma izledim. İnanın, gazeteciler işlerini yapmak için bunca eziyet çekmezdi!

\n

Gün boyu, Nasılsın?diyene, gözyaşlarıyla karışık Yok ol!diye yanıt verdim. (Sinirlerin iflası deniyor buna! Bardağı taşırmaya, bir damla yetiyor!)

\n

Akşam: Konser salonu

\n

Tanrım iyi ki yaşıyorum, iyi ki yaşıyorum, iyi ki yaşıyorum!..

\n

Sahnede bir mucize gerçekleşiyor.

\n

Sahnede yeryüzünün en muhteşem gitar ustası ve dostları benim çığlığımı, benim aşkımı, benim acımı, benim sevincimi, benim özlemlerimi, benim hasretimi yeryüzüne haykırıyor, dünyaya duyuruyor. Gelmiş geçmiş tüm yaralarımı sarıyor. Yeryüzüne dair, insanlığa dair yitirdiğim tüm umudumu bana geri veriyor.

\n

Benim şarkılarımdan yeryüzüne uzanıyoruz

\n

Benim, benimdediklerim, Zülfü Livanelinin besteleri. Yalan mı? ’70 sonrası, ’80 sonrası hepimiz o şarkılarla, türkülerle direnmedik mi yokluğa, baskıya, yalnızlığa!.. Onlarla çoğalmadık mı!

\n

Zülfü Livanelinin 40. sanat yılı konseri İş Sanattaydı. Amerikalı caz sanatçısı ve dünya müziği gitaristi Al Di Meola, 2. gitarda Kevin Seddiki, akordeonda Kuzey İtalyadan Fausto Beccalossi, davulda Norveçli Eter Kaszaz, ama hele hele tüm aranjmanları yapan gitarda Ferhat Livaneli ve klarinette mucizeler yükleyen Göksun Çavdar, vurmalılarda Emre Günay

\n

Sahnedekiler bana yalnız o muhteşem müziği, kendi ustalıklarını, yıllardır dilimden düşmeyen şarkıların binlerce farklı çeşitleme, yorumlama ve doğaçlamayla çoğaltılmış hallerini vermekle kalmıyor, bir de kulağımaBaşka bir dünya mümkün. Sakın yılma, sakın vazgeçmediyor. Gözyaşlarını sildiyor. Direndiyor. Daha güzel bir dünya mümkündiyor. Baskının, zorbalığın olmadığı bir dünya…” Beni Nâzımla, Lorcayla, Nerudayla ve hapishanelerdeki tüm arkadaşlarımla buluşturuyor.

\n

Sahnedekilerin birbirleriyle ilişkilerini görmeliydiniz ve duymalıydınız! Özgürlüklerini, doğaçlamalarını, coşkularını, birbirlerine müzikle sarılmalarını, seslerle diyaloğu”, soru-cevapları, tartışmaları, lafazanlığı, arayışları, gezintileri... Böyle bir kucaklaşmaya nasıl da hasret kalmışız!

\n

Benim şarkılarımdan cazın afacanlığına, bluesun hüznüne, klasik müziğin en modern haline, rockın dinamizmine ve yaratıcılığın sonsuzluğuna uzanıyoruz hep birlikte

\n

Bravo İş Sanata! Bravo gerçekleştirenlere...

\n

Konser çıkışında bir genç şöyle diyordu: Bu kirli Türkiyede ruhumuz yıkandı.”

\n

Aynen öyle!..

\n

\n\n



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları