Zeynep Oral
Zeynep Oral zeynep@zeyneporal.com Son Yazısı / Tüm Yazıları

Hapishanede Özgür Olmak!

15 Mart 2012 Perşembe
\n

\n

Bakırköy Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda tutuklu bulunan Büşra Ersanlı ve Ayşe Berktayı ziyaret talebi hususundaki ilgili dilekçeniz incelendi ve…”

\n

Elimizde kapı gibi izin kâğıdımız, doğru Bakırköy hapishanesine PEN Yönetim Kurulu adına başkan Tarık Günersel, sayman Tülin Dursun ve ben Duygu Asena Ödülünü kazanan iki yazar, iki bilim insanı, iki araştırmacıyaİzin, 8 Marta yetişemedi. Gecikmeli ziyaret

\n

Dev bir yapılanma. Bakımlı, soğuk. Tekdüze renkte, demir parmaklıklar. Görevliler aşırı nazik, kibar. Kütüphane muhteşem (orada görüşeceğiz). Gelin görün ki kapasitesi 600 olan hapishanede şu anda 1100 kişi kalıyor! Bu bir vahşet değil midir! Hapishane tarihinde asla bu kadar çok insan tıkılmamış buraya! (Görevlilerden öğreniyorum bunları!) 12’şer kişilik koğuşlar, aralara ranzalar eklenerek 24 kişiliğe çıkarılmış. Ama kiminde 28 kişi kalıyor. Yani kimi yatakta iki kişi! 6 koğuş siyasilere ayrılmış Oysa 170 siyasi mahkûm var… (İmdaaat!)

\n

Bekliyoruz Sonunda Büşra Ersanlı geldi. Kocaman gözlükleri, kocaman gülümsemesi, elinde defteri, küçük dev kadın geldi. Kucaklaştık. Ayşe Berktay, o gün hastaneye kontrole gitmiş. Onunla bugün değil bir başka gün görüşeceğiz (Seni merak ediyoruz Ayşe!)

\n

Büşra hastalanmamaya kararlı, çünkü hastaneye gitmeyecek. Çünkü hastaneye eller kelepçeli, asker eşliğinde götürülüyor Neredeyse 40 yıl önce yaşadıklarını yeniden yaşayamaz!

\n

‘Üzülemeyecek denli saçma’

\n

Büşra Ersanlı keyifli neşeli, cıvıl cıvıldı.

\n

Baştan söyleyeyim. Bir saat kadar sohbetimiz sonunda şuna karar verdim: Hapishane olayını aşmış. Mağdur olan o değil, onu oraya sokanlar! Suçlanan o değil, onu 6 aydır orada tutanlar!

\n

Akademik kariyerinin büyük bir bölümünde, siyaset, tarih ve kimlik algılamaları üzerine çalışmış olan Prof. Ersanlının hapishanedeki kimliği terör örgütü üyesi”…

\n

Bu üzülemeyecek denli saçma -absürd- bir durum diyor gülerek... 39 yıl önce lise sondaki hapishane deneyimimde ülkede antikomünist yasalar vardı, eh ben de buna karşı geliyordum Ama bugün?

\n

Yani anlayacağınız masumiyetiyle, kendine güveniyle, çalışmalarıyla, taviz vermeyen duruşuyla, ilkelerine, düşüncelerine ve vicdanına sahip çıkarak hapishanede alabildiğine özgür Büşra Ersanlı.

\n

Henüz ortada iddianame yok. Tuttuğu notlar sakıncalıymış! Oysa insanın düşünceleri notlardan değil, yazdığı makaleden anlaşılır. Açıp baksınlar yüzlerce makalesine ya da 2011 Şubattaki JSEE (Journal of South East Europe) dergisine!

\n

Akademik özerklik ve özgürlük

\n

Elbet bilgisayar verilmemesi çalışmasını engelliyor. Sebze yiyememek sağlık açısından zorİki günde bir banyo olanağı (gittiğimiz gün kazan patlamıştı, su yoktu iyi mi!) Su kalitesinin kötülüğü, gençlerde deri hastalığının çoğalması Günler bol bol okuyup yazmakla ve derslerle geçiyor: Kürtçe dersi alıyor, siyaset bilimi (siyasi tarih, kültür ve kadın) dersi veriyor.

\n

Ablası Sırmanın sağladığı örtü”, yeğeni ressam Zeynep Perinçekin her hafta yolladığı resimlerle sanat galerisine çevirdiği duvarı ve annesinden aldığı her olayıoyuna çevirmek, dalga geçebilmek yeteneğiyle şöyle diyor: Hapishane geçicidir. 10 yıl, 20 yıl yatsan da geçicidir. Önemli olan bu ülkedeki akademik özerklik, bilimsel özgürlük Acı olan bunları yitirmek!

\n

Dünyanın dört bir yanından yerli yabancı akademisyenlerden destek ve dayanışma mesajları alıyor. Birlikte çalıştığı, düşünceleri uymasa bile omuz omuza uğraş verdiği Ahmet Hoca dediği Ahmet Davutoğlu, Marmara Üniversitesi Rektörü Zafer Gül, YÖK Başkanı Gökhan Çetinsayadan ise tısss Bayılırım ben böyle anlı şanlı akademisyenlere!

\n

Haklısın Büşra! Gerekirse 10 yıl da, 20 yıl da yatılır! Yeter ki kararmasın sol memenin altındaki cevahir!

\n

Ben Büşraya moral vermeye gidiyorum sanmıştım Yanılmışım, bana moral veren o oldu

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları