Aydın Engin

Gel de Tırmık yaz

25 Kasım 2015 Çarşamba

İşe bakın siz.
Bugün okuyacağınız yazı için masa başına oturduğumda CHP’de “Hamamı değiştirmeden tellak değiştirme yarışı”nın partiyi düşürdüğü yürekler acısı durumu tırmıklamak niyetindeydim.
Derken yazıişlerinden “Abi saçmalama. Saat 11’de Başbakan Beştepe Sarayı’na çıkıp Bakanlar Kurulu listesini ‘büyük şef’e sunacak. Bu varken sen tutup CHP...” diye uyardılar. Yani uyarı kılıfında yumuşak bir fırça yedim.
Hak verip yazıyı değiştirirken haber patladı: Bir Rus savaş uçağı sınır çizgisinin hemen hemen tam üstünde vuruldu; uçak düştü. Pilotlar paraşütle atladı ama indikleri yerde IŞİD mi var, IŞİD benzeri İslamcı terör grupları mı, Suriye birlikleri mi, Bayırbucak Türkmenleri mi sorusu cevapsız.
Putin, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ni acil toplantıya çağırdı. Sözcüsü Peskov bunu yalanladı. O şunu dedi, bu bunu dedi. Ama besbelli kriz patladı. Boyutu ve genişleyebileceği yön de henüz belli değil.
Oturup sonucu beklesem, olup biten iyice belirginleştikten sonra Tırmık’a oturayım desem zalim saat tıkır tıkır işliyor. Birazdan “Abi saat kaç oldu farkında değilsin galiba” diye uyarı kılıflı fırça gelecek...
Yani...
Yani gel de Tırmık yaz!...

***

Ayrıntılar, birbiriyle çelişen haberler, birbirini yalanlayan resmi açıklamalar art arda geliyor. Ancak bir nokta kesin: Türkiye angajman kuralları denen uluslararası sözleşmeye dayanarak bir Rus uçağını vurdu, düşürdü.
Bu meslekte nice ulusal ve uluslararası krizlere, ürkütücü gerilimlere tanık oldum. Ancak Türkiye’nin bir Rus savaş uçağını düşürmesi bir ilk.
Bunu Ortadoğu denen barut fıçısında “belirleyici güç” olma sevdasına kapılan Erdoğan – Davutoğlu ikilisinin yol açtığı hatalar zincirinin bir halkası olarak tanımlamak hiç de yanlış değil.
Bu sonuçların ne olabileceği, hatta dünya çapında bir krize dönüşüp dönüşmeyeceği bu yazı yazılırken tahmin edilemeyecek, o yüzden de cevaplanamayacak kadar çapraşık bir soru. Yarın, bırakın yarını birkaç saat sonra neler olabileceğini kestirmek mümkün değil.
Yani...
Yani bu konuyu burada noktalayıp yazıişleri katına çıkıp gelişmeleri izlemekten öte yapılabilecek, yazılabilecek bir şey yok...

***

Nitekim yazıişleri katına çıktım.
Çıkmaz olaydım. Rus uçağı ikincil haber olmuş. Çünkü Davutoğlu, Bakanlar Kurulu listesini Erdoğan’a sunmuş, o da onaylamış.
Liste üstüne ağır siyasal analizleri Ankara gazetecilerine bırakalım. Ben sadece Içişleri’nin Efkan Ala’ya, Adalet Bakanlığı’nın 17/25 Aralık kahramanlarından Bekir Bozdağ’a, başbakan yardımcılıklarından birinin Tuğrul Türkeş’e verildiğini; internetteki bulut teknolojisiyle uğraşanların kafayı sıyıracağını (terim kendisine ait) ilan eden Binali Yıldırım’ın yine Ulaştırma ve Haberleşme Bakanlığı’na ve damadın da stajyerlik dönemini geçirmesi için herhangi bir bakanlığa getirildiğine dikkatinizi çekmekle yetineceğim.
Ben listeyi okuyunca, “Anneeeee” diye feryadı bastım.
Siz ne yaparsınız bilemeyeceğim...  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

25 ay 13 gün sonra 16 Ağustos 2018

Günün Köşe Yazıları