Laboratuvarda yetiştirilen etler için beklenmeyen gelişme

Laboratuvarda yetiştirilen etlerin çevre kirliliği sorununu çözmesi bekleniyor. Ancak yeni bir çalışma işlerin çok da öyle olmadığını ortaya koyuyor.

Yayınlanma: 29.05.2023 - 11:41
Laboratuvarda yetiştirilen etler için beklenmeyen gelişme
Abone Ol google-news

Henüz hakem denetiminden geçmemiş makalede ayrıntılı olarak açıklandığı üzere, geleneksel ete alternatif olacağı varsayılan laboratuvarda yetiştirilen etlerin çevresel etkilerinin en azından mevcut üretim yöntemlerine göre, marketten satın alabileceğiniz perakende sığır etinden -ki kendisi çevreye oldukça zarar veren bir gıda maddesidir- "büyüklük sırasına göre" daha yüksek olduğu görüldü.

Araştırmanın doğrulanması halinde, uzun zamandır hayvan kesimi içermeyen et ürünlerine daha çevreci bir alternatif olarak görülen laboratuvarda yetiştirilmiş etin, yerine geçmeye çalıştığı ürünlerden daha fazla çevreye zarar verebileceği söylenebilir. UC Davis'te doçent olan yazar Edward Spang yaptığı açıklamada, "Bulgularımız, kültür etinin çevre için geleneksel sığır etinden daha iyi olmadığını gösteriyor. Yani her derde deva değil."

Araştırmacılar, uzun vadede bu karbon ayak izini önemli ölçüde azaltmanın etkili yolları olabileceğini, yani laboratuvarda yetiştirilen et için henüz oyunun bitmediğini öne sürüyor.

YAPAY ETLER İÇİN SON DEĞİL 

DonanımHaber'de yer alan çalışmada geleneksel sığır etine kıyasla laboratuvarda yetiştirilen etin üretiminin tüm aşamalarında ihtiyaç duyulan enerji döngüsünü ve sera gazı emisyonlarını değerlendiren araştırmacılar, laboratuvarda yetiştirilen etin küresel ısınma potansiyelinin (kilogram CO2 emisyonu cinsinden ölçülen çevresel bir metrik) mağazalarda satılan sığır eti ürünlerinin ortalamasından dört ila 25 kat daha fazla olduğunu tespit etti.

Araştırmacılara göre en büyük dezavantajlardan biri, hücrelerin laboratuvar ortamında çoğalmasını sağlayan kültürlerin yüksek oranda rafine edilmiş büyüme ortamlarına ihtiyaç duyması. Araştırmanın başyazarı Derrick Risner yaptığı açıklamada, "Eğer şirketler büyüme ortamını farmasötik seviyelere kadar saflaştırmak zorunda kalıyorsa, bu daha fazla kaynak kullanılmasına neden oluyor ve bu da küresel ısınma potansiyelini artırıyor" dedi.

Yapılan açıklamalarda yapay et üretiminin, “ilaç” üretimine benzetilmeye çalışılması çevre için daha kötü sonuçlar doğurabilir. Araştırmacılar bu tip yaklaşımın hem çevre için daha kötü hem de geleneksel sığır eti üretiminden daha pahalı olacağını belirtiyor.

Öte yandan ABD Gıda ve İlaç İdaresi (FDA) ülke genelinde yetiştirilmiş kültür etlerinin satışını onaylamış durumda. Mart ayında FDA, kültür et şirketi Good Meat tarafından üretilen kültür tavuğu ürününü tüketmek için güvenli buldu, yani ürünü satmaya başlamak için sadece Tarım Bakanlığı'ndan onay alması gerekecek.

Rakamlar, laboratuvarda yetiştirilen et endüstrisinin mevcut durumu hakkında kötü bir tablo çizse de, araştırmacılar ve kültür et şirketleri henüz havlu atmaya niyetli değil. Ancak ticari ölçekte kültür eti üretiminin geleneksel hayvan tarımından daha sürdürülebilir, verimli ve gezegen için daha sağlıklı olacağı bir gelecek için aşılması gereken adımlar bulunuyor. Bunlar arasında üretim maliyetleri, gerekli ilaç sınıfı bileşen bağımlılığı ve ticari üretim kapasitesi bulunuyor.


İlgili Haberler

Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler