Hangisi daha sürdürülebilir: Gerçek yılbaşı ağacı mı yoksa plastik mi?
Yılbaşı çamı ülkemizde siyasi bir tartışma konusuna dönüştü. Oysa bu ağacın simgelediği değerler doğaya, bize sunduklarına karşılık duyulan saygı ve minnet göstergesine dayanıyor. Bu yüzden yılbaşında ağaç süsleme etkinliği öncesinde seçeneklerin çıkaracağı karbon ayak izine de bakmalıyız.
Yılbaşı yaklaşırken bu konu ile ilgili her yıl ülkemizde gündem olan bazı başlıklar vardır. Kutlanmalı, kutlanmamalı. Kutlanacaksa şöyle kutlanmalı derken matruşka gibi iç içe geçen birçok sorun ortaya dökülür. Tektanrılı olsun olmasın birçok öğretide yeni bir yılın başlaması ya da eski yılın bitişi belli seremonilerle kutlanır. Bu seremonilerin başında yılbaşı çamı olarak bilinen ağaç süslemesi yer alır.
Köknar başta olmak üzere ladin, porsuk gibi çeşitli ağaçlardan esin alınarak insanların yaşamlarına dahil olan seremoninin özüne inersek basit bir açıklaması da mevcuttur. Mevsimlerden bağımsız hep yeşil kalan ve bizlere oksijen dahil birçok kaynağı sağlayan bu ağaçların ölümsüzlüğü simgelediğine inanılır. O yüzden yeri geldiğinde de kutsal kabul ettiklerini doğanın bu kadim türleri ile eşlerler. Müslümanlık öncesi Türklerin örf ve âdetlerinden Hıristiyanlıkta karşımıza çıkan Mesih İsa’ya kadar birçok yerde yılbaşı çamını görmek mümkündür.
“Peki küresel kaynama çağı başlamışken yılbaşı çamı konusunda nasıl davranmak gerekir” diye bu aralar kendine ve etrafıma sıkça sordum. İllaki bir yılbaşı çamı edinilecek ise plastik yılbaşı çamları, gerçek yılbaşı çamları ve yılbaşı çamını andıran alternatif yöntemlerle edilinen çamlar olmak üzere üçe ayrılan bir yaklaşım mevcut. Her birinin çevresel etkilerini ise kısaca açıklamak isterim.
NE KADAR KARBON AYAK İZİ?
Yaklaşık iki metrelik bir yılbaşı çamı düşünün. Plastikten yapılma bir ağaç satın aldıysanız atılması durumunda 40 kilogram karbon ayak izi olacak. Gerçek ve kesilmiş bir ağaç satın alırsanız yakılması durumunda 3.5 kilogram karbon ayak izi çöpe atılması durumunda 16 kilogram ayak izi olacak. Plastik ağaç aynı zamanda çevre ve insan sağlığı için zararlı maddeleri barındırmasından imalatı sırasındaki karbon ayak izine kadar olan süreci göz önüne alındığında gerçek ve kesilmiş olanı daha çevre dostu bulanlar var. Ancak plastik iki metrelik bir ağacı yaklaşık 12 yıl kullanabilirseniz gerçek ve kesilmiş olanla karbon ayak izi eşitlenmiş oluyor. Eğer yıllara yayılan bir kullanım söz konusu ise plastik çam ağacını da çevre dostu bulanlar var.
Bir ağacı kesmek ne olursa olsun korkunç diye düşünüyor olabilirsiniz. Öte yandan özel çiftliklerde yılbaşı için kesilmek üzere üretilen ağaçlar var. Bir örnekle açıklayacak olursam gül bahçeleri ve oradan toplanan güllerle benzeşen bir durum. Yani hasat için ekilen bitkiler kategorisine giriyor. Aynı zamanda büyüme döneminde atmosferdeki karbondioksiti alıp oksijene çevirmesi ve bulunduğu bölgenin ekolojik dengesine desteğini de düşünmek gerek. Bu söz ettiğim durumlardan dolayı ve iyi ormancılık kapsamında özellikle ABD’deki araştırmalarında gerçek yılbaşı çamı yer yer daha çevre dostu olarak ifade ediliyor. Yalnız burada bir parantez açmakta fayda var, bu tarz çiftliklerde tarım ilaçları da sıkça kullanılabiliyor.
ÜÇÜNCÜ BİR SEÇENEK
Plastik mi yoksa özel bir çiftlikte kesilmek için üretilen yılbaşı çamı mı ikiliğinin yanında üçüncü alternatif sürdürülebilir yöntemlerle kendi ağacınızı kendinizin yapması. Evdeki kitapları üst üste koymaktan tutun da canlı bir bitkinize ona zarar vermeyecek şekilde takacağınız kırmızı bir kurdele veya bahçeniz varsa yeni yıla yeni bir niyetle başlarken yapılacak en güzel şeylerden biri olan ağaç dikmek. Çünkü tüm bu ağaç süsleme geleneğinin ardında doğaya bize sundukları için saygı ve minnet duymak var.
Sürdürülebilirlik Haberleri
- Mobilyada sürdürülebilirlik zamanı
- Değişen ekonomik modeller ve etkin atık yönetimi
- Başkan Aras: Su kaynakları ranta kurban edilmemeli
- Fethiye Belediyesi’nden “İki Teker Sıfır Karbon” projesi
- Kadına, hayvana, doğaya saygı!
- Sürdürülebilirlik için setlerde hangi adımlar atılmalı?
- Bornova’da iklim mücadelesinde dev adım
- Temiz enerjiye ‘İzmir’ yön verecek
- Teknoloji dünyaya düşman olmasın
- Kara rapor: Nüfusun yüzde 92’si 'kirli hava' soluyor