Alışılmışın dışında bir yer: Güney Kore

İstanbul’da yaklaşık 10 yıldır faaliyet gösteren Kore Turizm Ofisi, bıçak gibi kesilen seyahatleri yeniden artırmayı hedefliyor. Tarihi, tapınakları, harika doğası ve gelişmiş şehir yaşamıyla Güney Kore, Uzakdoğu’nun en sıra dışı ve keyifli ülkelerinden biri olarak tanımlanıyor.

Yayınlanma: 10.08.2021 - 13:23
Abone Ol google-news

Songdo Beach, Busan

Aslında başkentleri Seul, dünyada en çok ziyaret edilen 10 kent arasında. Ama ziyaretçilerin üçte birini Çin’den giden turistler oluşturuyor. Geri kalanlar da ağırlıklı olarak Japonya ve Tayvan’dan. Bu nedenle yelpazeyi genişletmek isteyen Kore Cumhuriyeti, Türkiye dahil Avrupa ve Akdeniz çanağından turist çekmek üzere kolları sıvamış durumda.

Ülkenin 1962 yılında kurulmuş bir turizm organisazyonu var. Kore Turizm Organizasyonu İstanbul Ofisi Direktörü Soyoung Park’tan öğreniyoruz ki söz konusu ofis aslında İsrail, Yunanistan, Bulgaristan, Slovenya, Azerbaycan ve Malta’nın da aralarında yer aldığı 20 ülkeye yapılan turizm tanıtımı ve pazarlamanın üssü konumunda.

Park, Kore’nin tanıtımını yapmak ve seyahat çözümlerinin geliştirilmesine destek olmak amacıyla turistlerden seyahat acentelerine kadar tüm tarafların ortak kazanımını sağlayacak dürüstlük, açıklık ve ileri görüşlülük ilkeleriyle çalıştığını vurguluyor.

Kore Turizm Organizasyonu İstanbul Ofisi Direktörü Soyoung Park

TARİHİ BAĞ

İstanbul ofisinin merkez olarak tercih edilmesinin nedenini sorunca “Türkiye ve Kore arasındaki köklü diplomatik ve kültürel bağlar bizler için önemli bir motivasyon kaynağı ve bu bağ, bölge ofisinin İstanbul’da faaliyet gösteriyor olmasının da en önemli nedeni” diyor.

Park, Acentelere Kore tur programlarını geliştirmeleri konusunda yardımcı olduklarını, Kore seyahatlerinin satışlarını desteklemek amacıyla reklam ve tanıtım faaliyetlerinden ülkeler arasındaki bağları pekiştirecek etkinliklere kadar birçok alanda destek sunduklarını dile getiriyor:

“Türkiye, nüfusuyla bizim bölgemizdeki en büyük potansiyele sahip ülke diyebilirim. Aynı zamanda aramızdaki tarihi bağ da Türkiyeli turistleri kendi ülkemizde daha fazla görmek istememizi sağlıyor. İki ülke arasındaki ilişkiyi daha da geliştirmeyi planlıyoruz çünkü Türkiye sadece iş yapmak istediğimiz bir ülke değil, tarihi bir geçmişimiz var. Zor zamanlara dayanan köklü bir dostluğumuz var.”

2019’dan bu yana İstanbul’da görev yapan Park, pandemi nedeniyle İstanbul’u ve Türkiye’yi istediği gibi keşfedememiş ama kendisini evinde gibi hissettiğini söylüyor.

Beomeosa Tapınağı, Busan

TAPINAKLAR ŞEHRİ

2010 yılında UNESCO tasarım şehri ödülüne layık görülen Seul, Kore denince ilk akla gelen nokta. Gelenekselin ve modernin birleştiği büyük bir metropol olan kent yüksek teknolojiye sahip metroların, modern gökdelenlerin, ara sokak pazarlarının yanı sıra pop kültürünün, sarayların ve tapınakların şehri olarak tanımlanıyor. Ülkenin ikinci büyük şehri Busan hem deniz turizmi açısından önemli bir destinasyon hem de Türkiye’den giden turistler için Kore Savaşı sonrasında inşa edilen Türk Şehitliği’nin burada olması ile de önemli bir şehir. Park’ın Cumhuriyet Pazar okurları için seçtiği üçüncü nokta ise Jeju Adası. Jeju Adası, bir biyosfer rezervi, Dünya Doğal Mirası ve Küresel Jeopark’ı unvanlarını alarak UNESCO’nun imrenilen Üçlü Taç’ını (Triple Crown) elde etti.

Jeju Adası

GÖR VE DENE!

“Kore’nin en büyük özelliği modern yaşamı geleneksel alışkanlıklarla bir arada sunan bir ülke olması” diyor Park ve şöyle devam ediyor:

“Seul’de yer alan 600 yıllık geleneksel Bukchon Hanok Köyü, hemen başınızı çevirdiğinizde ülkenin modern yüzünü de size sunan bir konumda. Türkiye’den bir turisti düşünürsek Busan Türk Şehitliği de mutlaka görmek isteyecekleri bir yer olacak. Kimchi, Kore’nin en ünlü yiyeceklerinden biri ve hatta milli yiyeceğidir, diyebiliriz. Koreliler genellikle her öğünde lahanadan yapılan bir tür turşu olan kimchi yerler. Bu nedenle de bulgogi, japchae, bibimbap, hotteok gibi birçok Kore yemeği ile beraber kimchi’yi de mutlaka denemelerini tavsiye ederim.” 

TÜRKLERE VİZE YOK

“Güney Kore, seyahat etmek için Uzakdoğu’nun en sıra dışı ve keyifli ülkelerinden biri konumunda. Antik tarihi ve tapınakları, harika doğası, güzel plajları ve gelişmiş şehir yaşamı ile oldukça ilgi çekici bir ülke. Bulguksa gibi antik dağ zirvesi Budist tapınaklarından, Lotte World Tower gibi Seul’ün ultra-modern gökdelenlerine kadar zengin bir gezi yelpazesi sunuyor. Güney Kore’de 21. yüzyılın başlarında yükselen TV dizisi, film ve müziği kapsayan Kore Dalgası (Hallyu), aynı zamanda eğlence dolu farklı bir dünyanın da kapılarını aralıyor. Kore’nin sahip olduğu tarihi, coğrafi, kültürel zenginlikleri, modern bir uyum içinde Türkiyeli turistler için vizesiz seyahat imkânıyla sunması önemli. Covid-19 salgını nedeniyle alınan tedbirler çerçevesinde vize muafiyeti 13 Nisan 2020 tarihinden itibaren geçici bir süreliğine askıya alındı. Ancak bu, pandemiyle mücadele kapsamında alınmış geçici bir önlem ve salgının dünyada da hızını kaybetmesiyle birlikte normale dönecektir. Biz de KTO İstanbul Ofisi olarak, seyahat etmeyi özleyen ve bekleyen herkesi Kore’de ağırlamayı sabırsızlıkla bekliyoruz.”

Tripadvisor’a göre Seul’e gidiş ve 1 gecelik otel ücreti kişi başı 7 bin TL, Busan’a 8 bin 400 TL ve Jeju’ya 6 bin 600 TL’den başlıyor. 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler