Kılıçdaroğlu'ndan Fırat'a yanıt

CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat'ın iddialarına yanıt vererek, ''Biz şüphe edilecek delil değil, alnınıza Danıştay kararını yapıştırıyoruz. Bunu çivilememiz mi gerekiyor, Sayın Fırat?'' dedi. Kılıçdaroğlu, Fırat'ın ''Sülün Osman'' benzetmesine ''Sayın Fırat'ın ailesinden aldığı terbiye beni ilgilendirmiyor. Ben kendisine aldığım terbiyeye uygun olarak hitap ediyorum'' dedi.

Yayınlanma: 27.09.2008 - 15:34
Abone Ol google-news

CHP Grup Başkanvekili Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat'ın bugünkü açıklamalarına yanıt verdi.

Fırat'ın bir dönem ortak olduğu Menas şirketiyle ilgili ''kırmızı hat'' tartışması konusunda Kılıçdaroğlu, ''Belki Sayın Fırat şunu söyleyebilir, 'ben şirket ortağı olduğum için adımı kullanmışlardır'. İyi de o zaman adama sorarlar, peki diğer ortakların adını niçin kullanmadılar, sadece sizin adınızı kullandılar'' diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, gümrüklerle ilgili genel uygulamadan söz ederek, bir denetim elemanının yazdığı kaçakçılık ya da hayali ihracat raporunun otomatik olarak Risk Analizleri Şubesi'ne gittiğini, buna göre ilgili firmanın kırmızı, yeşil ya da sarı hatta yerini aldığını anlattı.

Fırat'ın Danıştay kararının hayali ihracatla ilgili olmadığını ifade ettiğini anımsatan Kılıçdaroğlu, Mersin İdare Mahkemesi'nin kararını okuyarak, ''Menas'ın gerçekte ihracat işlemleri yapmadan para transferleri suretiyle haksız DFİF primi elde ettiğinin sabit olduğuna'' hükmedildiğini ifade etti.

 

''Hayali ihracat"

Kılıçdaroğlu, ''Mahkeme, çok açık ve net bir şekilde diyor ki, 'gerçekte ihracat işlemlerine konu olmayan...' Ne demektir gerçekte ihracat işlemlerine konu olmayan? Yani hayali ihracat. Gerçek dışı ihracatın halk nezdindeki söylemi hayali ihracattır'' diye konuştu.
Bu kararın Danıştay tarafından Dengir Mir Mehmet Fırat'ın AKP Genel Başkan Yardımcısı olduğu dönemde onandığını anlatan Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: ''Sayın Fırat ne diyordu? 'İspata da lüzum yok. Ama şüphe uyandıracak bir delil bulursanız namusum ve şerefim üzerine yemin ediyorum ki milletvekilliğinden istifa edeceğim ve siyasetin adını ağzıma almayacağım.' Biz Fırat'a bu sözlerini bir kez daha milletin önünde hatırlatıyoruz. Biz şüphe edilecek delil değil, sizin alnınıza Danıştay kararını yapıştırıyoruz. Bunu çivilememiz mi gerekiyor Sayın Fırat? Biz Ukrayna'ya değil, İngiltere'ye yapıldığı söylenen ve Fırat'ın da Menas yönetim kurulu ikinci başkanı olduğu dönemde yapılan ihracattan söz ediyoruz. Bunu Fırat ısrarla gözardı etmek istiyor.''

Fırat'ın raporu düzenleyen bir müfettişin kendisini arayarak, ''vicdan azabı çektiğini ve bayram sonrası raporu vereceğini'' söylediğine ilişkin açıklamasını hatırlatan Kılıçdaroğlu, ''Sayın Fırat o raporu açıklayın ki, ben de o müfettişin niçin ve hangi gerekçelerle vicdan azabı çektiğini kamuoyuna açıklayayım'' dedi.

Kılıçdaroğlu, 1 Eylül 2007 tarihinde şirket yönetiminden hisse devriyle ayrıldığını açıklayan Fırat'ın hesabına yatan 300 bin doların karşılığında hisse devir bedeli yazılmamasının nedenini ve bu paranın 200 bin dolarının hangi tarihte bankaya yattığını sordu.

Menas Firması'nın ''kırmızı hat''tan çıkarılmasına ilişkin yazının firmanın bir tırında eroin yakalanmasından önce yazıldığını belirten Kılıçdaroğlu, yazıda Fırat'ın isminin hangi gerekçeyle yer aldığının sorulması gerektiğini söyledi. Fırat'ın şirketin yönetiminde olmamasına rağmen isminin yazıda yer almasının tek nedeninin ''gümrük bürokratlarına baskı yapmak'' olduğunu öne süren Kılıçdaroğlu, bunun çok açık bir şekilde ''nüfuz suiistimali'' anlamına geldiğini savundu.

Fırat'ın Ukrayna'daki ihracattan söz ettiğini hatırlatan Kılıçdaroğlu, ''Sayın Fırat, Amerikan Raiges firmasını tanıyor musunuz? Bu firmadan Menas'a para geldi mi?'' dedi.

 

Mal varlığı iddiaları

Kılıçdaroğlu, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın mal varlığıyla ilgili iddialara ilişkin olarak da Baykal'ın net bir teklifte bulunarak, kendisinin ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın dokunulmazlıklarının kaldırılması teklifinde bulunduğunu söyledi.

''Her iki lider gidip yargılansın. Biz CHP olarak hodri meydan diyoruz'' diyen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: ''Sayın Fırat sizin, AKP grubunun, Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın bunu yapmaya cesareti, yüreği var mı? Biz CHP olarak bunu taahhüt ediyoruz. Siz de bunu taahhüt ediyor musunuz? Söylediğimiz her sözün arkasında duruyoruz. Kimseye iftira atmıyoruz. Kimseye yalan söylemiyoruz. Açıkladığımız her şeyin belgesini ortaya koyuyoruz. Sayın Fırat, siz de kürsüye çıkıp 'Erdoğan'ın dokunulmazlığını Sayın Baykal'ın dokunulmazlığıyla beraber eş zamanlı kaldıracağız. Yolsuzluğu kim yaparsa yapsın üstüne gideceğiz' diyebiliyor musunuz? Her iki lider de yargılansın aklanan gelsin. Eğer buna cesaretiniz yoksa, sadece Sayın Baykal'ın dokunulmazlığını kaldırın. Recep Tayyip Erdoğan'ı koruyalım yine, yolsuzluklarıyla, geçmişte hesabını veremediği konularla baş başa bırakalım. Kaldırın Baykal'ın dokunulmazlığını, gidip yargılanıp hesap versin ki, Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın neyin arkasına saklandığını daha net görelim.''

Baykal ve Erdoğan'ın hem kişisel konumlarını hem de Türkiye'deki yolsuzlukları gazeteci Uğur Dündar'ın yöneteceği bir programda tartışması teklifinde bulunan Kılıçdaroğlu, CHP'nin AKP'ye, Başbakan Erdoğan'a, Fırat'a ve AKP'nin tüm kadrolarına ''hodri meydan'' dediğini kaydetti.


Sorular

Kılıçdaroğlu, bir gazetecinin, Fırat'ın basın toplantısında ''Sülün Osman'' benzetmesinde bulunduğunu hatırlatması üzerine, ''Sayın Fırat'ın ailesinden aldığı terbiye beni ilgilendirmiyor. Ben kendisine aldığım terbiyeye uygun olarak hitap ediyorum'' dedi.
Fırat'ın, sunulan belgelerin sahte olduğu yönündeki iddialarının hatırlatılması üzerine de Kılıçdaroğlu, ''Hangi belge sahte, onu söylerse ben de mutlu olurum. Bunu söyleyen adamın 'şu belge sahte' demesi lazım. Ben onun sözlerine güvenmiyorum ki. Ciddiye almadığınız bir adamın iddialarına ne diyeceksiniz'' diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, Baykal'ın tek başına dokunulmazlığının kaldırılmasını isteyip istemeyeceğinin sorulması üzerine de Baykal'ın ve tüm CHP milletvekillerinin daha önce dokunulmazlıklarının kaldırılmasına yönelik dilekçeleri TBMM Adalet Komisyonu'na verdiklerini hatırlattı.
Kemal Kılıçdaroğlu, ''CHP milletvekilleri yargılanarak aklanmak istiyor. Ama AKP milletvekilleri yargılanmak ve aklanmak istemediği için, arkasında karanlık dosyalar olduğu için bizim de dokunulmazlığımızı kaldırmak istemiyorlar. Dokunulmazlık kalkarsa, kim kalpazanlık suçundan yargılanacak? Bunu Fırat'a sormak isterim. Kalpazanlık suçundan, sahte evrak düzenlemek suçundan kim yargılanacak? İngiltere'ye yapılan ihracat dolayısıyla Fırat'ın daha zaman aşımı süresi dolmadı. Onu da unutmasın'' diye konuştu.

 

Özyürek'in açıklaması

CHP Genel Saymanı ve Merkez Yönetim Kurulu (MYK) Sözcüsü Mustafa Özyürek de Fırat'ın basın toplantısıyla ilgili açıklamasında, CHP Genel Başkanı Baykal'ın mal varlığıyla ilgili konuların daha önce tartışıldığını hatırlattı.

Özyürek, ''Genel Başkanımız eşi Olcay Baykal'la birlikte yetkili mercilere zamanında mal bildiriminde bulunmuştur. Farklı farklı tarihte mal bildiriminde bulunulması söz konusu değildir'' dedi.

AKP'nin parlamento çoğunluğunu oluşturduğunu hatırlatan Özyürek, ''Bizim bu konuda açık tavrımız şudur; AKP Meclis'te dokunulmazlığını kaldırsın ve Genel Başkanımız yargıda bu iddialara cevap versin. Yargı yolunu açmak AKP'nin elindedir. Bunu yapmayıp sürekli dedikodu yapmak, kamuoyunu yanıltmaya, yıldırmaya dönük bir girişimdir'' görüşünü dile getirdi.

Özyürek, Genel Başkan Baykal'ın mal varlığı ve hise senedi alımıyla ilgili iddialara daha önce de yanıt verdiğini kaydederek, ''CHP Genel Başkanı, milletvekili olmadığı dönemdeki birikimlerinin İş Yatırım vasıtasıyla yönetilmesi sırasında hisse senedi, döviz, yatırım fonu alınmıştır. Hepsi şeffaf bir şekilde yapılmıştır ve kayıtlardadır. Hisse senedi almak suç değildir. İş Bankası'nın kayıtları açık, incelesinler'' dedi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler