Unakıtan'dan uyarı

Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, 2009 bütçesi hazırlık çalışmalarının aşağı yukarı sona erdiğini belirterek bütçeyi TBMM'ye sunacaklarını ifade etti. Unakıtan, "Fon mu getireceksiniz, yatırım mı? Ne getireceksen buraya getir. Sakın ha 'Avrupa'ya mı gidelim bilmem ne diye' düşünmeyin" dedi.

Yayınlanma: 15.10.2008 - 11:34
Abone Ol google-news

Maliye Bakanı Kemal Unakıtan 2009 yılı bütçesini 17 Ekim'de TBMM'ye sunacaklarını belirterek, "Bütçe açığı 1,5'in altında... Yatırımlarımızı da kısmayacağız" dedi.
Funds World 2008 Konferansında, 2003 yılından bu yana yaptıkları özelleştirme miktarının 50 milyar doları aştığını, bunun 32 milyar dolarının Özelleştirme İdaresi Başkanlığı, diğer kısmının da TMSF, Ulaştırma Bakanlığı ve diğer kuruluşlara ait olduğunu bildirdi.

2009 bütçesi hazırlık çalışmalarının aşağı yukarı sona erdiğini belirten Unakıtan "17 Ekim'de bütçemizi TBMM'ye sunacağız. Bütçemizde göreceğiniz en önemli husus, disipline riayet ediliyor. Bütçe açığı 1,5'in altında ve bunlara aynen riayet edeceğiz. Yatırımlarımızı da kısmayacağız" dedi.

AB hedefinin olmazsa olmazlardan biri olduğunu, AB yasalarını da en acil şekilde ve TBMM'nin gündemine uygun çıkarmaya devam edeceklerini kaydeden Unakıtan, artık denetime standart ve gözetim getirdiklerini söyledi.

Bankaların gayet dikkatli bir şekilde işlerine devam ettiğini anlatan Unakıtan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Yalnız bu arada bazıları olur da bir paniğe kapılır 'Eyvah, ben ileride bulursam, bulmazsam' diye... Sakın ha kredilerini geri çağırmasın. Bu iş alemini en fazla etkileyen konudur. Ben bankalarımızla toplantı da yapacağım. Onlarla detayları da görüşeceğiz. Onların bizden istekleri olabilir. Onlarla bir uyum içerisinde şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da çalışmalarımız devam edecek. Biz bankacılarımıza güveniyoruz. Bir kredi geri çağırması yapmasınlar, adam almıştır, ona göre yapıyor, ediyor falan... 'Şimdi getir krediyi' ...'Benim krediye daha 6 ay, bir yıl var...' 'Olsun ben istiyorum' altına da yazmışlar karınca duası gibi bir şey yazıyorlar. 'At buraya imzayı' atıyorlar. Orada her şey yazıyor. İstediği an geri alır diye.
Reel sektörümüzü sıkıntıya sokmasınlar, reel sektörsüz bankacılık, bankasız da reel sektör olmaz. İkisi de birbirine muhtaç, biz de ortada hakem gibi hükümet. Sakın ha yapmasınlar bunları... Kendilerinden özellikle istiyorum. Bunun ne demek olduğunu onlar iyi bilirler. Birbirimize sıkıntı yapmayalım. Çok şükür güven bunalımı, likidite sıkıntımız yok."


"Avrupa'nın önemli markalarını almaya başlayacağız"

Kemal Unakıtan, Türkiye'nin geleceğinin parlak ve ufkunun geniş olduğunu ifade ederek, "Göreceksiniz yarın Avrupa'nın önemli markalarını almaya başlayacağız. Dünyanın bir Çin'i var ama Avrupa'nın Çin'i biziz. Biz şimdi gidip orada en önemli markayı, parayı bastıracağız ve satın alacağız. Dünyanın en iyi tekstil, makine ve başka markalarını alacağız. Avrupalılar da korkmasın" diye konuştu.

Unakıtan, Türkiye'nin önünün açık olduğunu ve cazip ülkeler arasında yer aldığını ifade ederek, "Fon mu getireceksiniz, yatırım mı? Ne getireceksen buraya getir. Sakın ha 'Avrupa'ya mı gidelim bilmem ne diye' düşünmeyin, yazık olur paralara... Beni iyi dinleyin sonra da gelirsiniz bana bir teşekkür edersiniz. Bana teşekkürü de unutmayın" dedi.

 

Petrol fiyatlarındaki düşüş

Bakan Unakıtan, Türkiye'nin en fazla petrol ithal eden ülkelerden biri olduğunu, petrol faturasının 50 milyar doları aştığını hatırlatarak şunları kaydetti: "Şimdi petroldeki azalış (fiyatları) bize fevkalade memnun ediyor. Petrol diye ödediğimiz, enerji ham maddelerine ödediğimiz fatura Türkiye'de şimdi oralardan 45 milyarlara ve altına düşmeye başladı. Son hadiselerden sonra Türk Lirası yabancı paralara karşı değer yitirdi, bu değer yetirmesinden dolayı ihracatımızda önemli bir artış sağladık."

Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, Türkiye'de yakında tek haneli enflasyona tekrar kavuşulacağını, enflasyon düştüğü takdirde faizlerin ineceğini ve bundan hiç kimsenin şüphe etmemesi gerektiğini kaydetti.

Unakıtan, Funds World 2008 Konferansında yaptığı konuşmada, mali krizden herkesin etkilendiğini, Türkiye'nin ABD'deki gibi bir olguyla, Avrupa'daki son sıkıntılarla karşı karşıya bulunmadığını ifade etti.

Türkiye'nin kendine has, ayrı birtakım önlemleri almasının gerekli olduğunu kaydeden Unakıtan, Türkiye'de batan bir banka, sigorta şirketi bulunmadığını, likidite sıkıntısı çekilmediğini ve güven bunalımının da olmadığını söyledi.

Bankacıların "nefesini bile kontrol ettiklerinin" altını çizen Unakıtan, Türkiye'de reformların devam ettiğini, bu ay veya önümüzdeki ay Türk Ticaret Kanununu kanunlaştıracaklarını, mali disipline çok büyük önem verdiklerini vurguladı.

Şu anda bütçe açığının yüzde 1,5 olduğunu hatırlatan Unakıtan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bu yıl yüzde 1,5'ten daha az bir şekilde bir performans sağlayacağımızı ümit ediyorum. Mali disiplinden hiçbir şekilde taviz vermeyeceğiz. Mali disipline çok sıkı sarıldığımızdan dolayı borçlarımızda da hızlı düşüş oldu. Mali disipline devam ederken hiçbir zaman popülizme sapmadık. Aklımızın ucuna bile getirmedik. Seçimler geldi. Bize birçok şey söylediler. Ama biz, hiçbir zaman mali disiplini gevşetmedik ve gevşetmeye de niyetimiz yok. Bunun neticesini başarılı bir şekilde aldık. Bununla da yetinmeyeceğiz. Yakında bir de mali kural getireceğiz, bu işi kanunlaştıracağız. Diyeceğiz ki; bütçe açıkları, borçlanma şundan fazla olamaz, asla çıkarılamaz, şu olamaz, bu olamaz... Bunları arka arkaya mali kural halinde koyacağız."


"Türkiye'nin artık kendi çıpasını koyma zamanı gelmiştir"

Kemal Unakıtan, Türkiye ile IMF arasında son iki stand-by anlaşmasının başarılı bir şekilde sonuçlandırıldığı, bu anlaşmalardan öncekilerin başarısız olduğu görüşünü dile getirerek, "Türkiye'nin artık kendi çıpasını kendisinin koyma zamanı gelmiştir. Kendi çıpasını koyup, kendi çıpasına da uyması lazım" dedi.

Global krize de işaret eden Unakıtan, şöyle konuştu: "Eğer biz bu tedbirleri almasaydık, bu kadar bozulan piyasalarda, mali yapıda Türkiye olarak bugün o mali kriz rüzgarının önünde savrulup giderdik. Şimdi evelallah bir şey olmaz. (Biz etkilenmeyeceğiz, hamdolsun durumumuz çok iyi dedi Başbakan... Ondan dolayı da hiç aldırmıyor hükümet...) Böyle saçma laf mı olur arkadaşlar... Emin olun sabahlara, gece yarılarına kadar çalışıyoruz. Ekonomi idaresi olarak birlikte çalışıyoruz. Kimse öyle oturduğu yerden, karnından konuşmasın. Her türlü tedbiri alıyoruz, almaya devam ediyoruz."

 

"Ekonomideki büyüme etkisi gibi olmayacak"

Bakan Unakıtan, global krizin Türkiye'yi ne şekilde etkileyeceğine ilişkin değerlendirmede bulunurken, "Borçlanmalar biraz daha darlaşacak ve bunun neticesi faizler biraz yükselecek. Ekonomideki büyüme eskisi gibi olmayacak. Bu dezavantajlara karşın avantajlarımız da var" diye konuştu.

İşçilik maliyetlerini düşürmek suretiyle ara malı ithalatını düşürmeye başlayıp bunun Türkiye'de imal edilmesine başlanacağını ifade eden Unakıtan, Türkiye'nin önüne böyle bir fırsat çıktığını, ülkenin bu fırsattan istifade edeceğine inandığını ve ülkenin tekrar yatırımların arttığı bir ülke haline geleceğini söyledi.

Krizin reel sektöre etkilerine de dikkati çeken Unakıtan, en fazla sıkıntıya düşecek kesimin KOBİ'ler olacağını, KOBİ'lerin finansman yapısını güçlendirmek istediklerini, bu nedenle 2009 bütçesine yeteri kadar ödenek koyduklarını ve KOBİ'lere ucuz kredi sağlayacaklarını kaydetti.
Türk vatandaşlarının yurt dışındaki mevduatını ülkeye çekmek için bir kanun çıkaracaklarını anımsatan Unakıtan, bu kanunu bugün Maliye Bakanlığı'nda tamamlayıp, bu akşam veya yarın sabah hükümete sunacaklarını bildirdi.

Maliye Bakanı Unakıtan, "Vatandaşların yurt dışında elde ettiği kazançları Türkiye'ye getirdikleri zaman inşaat şirketleri ve gemicilerden vergi alınmıyordu. Bunu genişleteceğiz. Türkiye dışında kazancı olan herkes buyursun getirsin. Vergi mergi, geriye dönük bir şey yok. Böylece kendi paramıza sahip çıkacağız" şeklinde konuştu.


"Türkiye enflasyon ithal ediyordu, şimdi tersine dönemye başladı"

Türkiye'de petrol ürünleri ve enerji fiyatlarının yükselmesi nedeniyle enflasyonun "acayip" şekilde arttığını, ham maddelerin artışından dolayı da enflasyonun yükseldiğini belirten Unakıtan, şöyle devam etti: "Türkiye bir nevi dışarıdan enflasyon ithal ediyordu, şimdi tersine dönmeye başladı. Petrol ne kadar böyle gider, kimsenin bilmesi mümkün değil. Ama bir tersine dönüş başladı. Bu, Türkiye'de enflasyonu da düşürecek. Göreceksiniz Türkiye'de yakında tek haneli enflasyona tekrar kavuşacağız. Enflasyon düştüğü takdirde faizler düşecek. Bundan hiç kimse şüphe etmesin. Türkiye'nin, tedbirler alınmaya başlandığı, herkes kendi hesabını yaptığı takdirde bu problemleri fırsata çevirme imkanı var."

Özel sektörün borcunun fazla olduğu yönündeki değerlendirmelere de işaret eden Unakıtan, dövize endeksli kısa vadeli borçların kamuda yüzde 2-3 seviyesinde bulunduğunu, bunun kendileri için problem yaratmadığını, özel sektörün borcunun dörtte üçünün uzun vade, dörtte birinin kısa vadeli olması nedeniyle de bir sıkıntının söz konusu olmadığını söyledi.
Kemal Unakıtan, Türk milletine seslenmek istediğini dile getirerek, "Sakın ha enseyi karartmayın. Türkiye'nin önü açıktır. Türkiye tedbirli ve hesaplı gittiği müddetçe daha önemli yerlere gelecektir" dedi.

Geçtiğimiz yıl Türkiye'ye gelen yabancı sermaye miktarının 22 milyar dolara çıktığını hatırlatan Unakıtan, krizden dolayı 2008'de bu rakama çıkamayacaklarını, Ağustos sonu itibarıyla ülkeye gelen doğrudan sermayenin 11,1 milyar dolar olduğunu, yıl sonunda 15 milyar dolara ulaşılacağını tahmin ettiklerini kaydetti.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler