'Hem AKP hem AB samimi değil'

SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın, Avrupa'daki sosyal demokrat ağırlıklı 18 vakıf ve 15 siyasi partinin birleşerek oluşturduğu Avrupa Forumu'nca Hilton Otel'de düzenlenen ''AB Üyeliği Yolunda Türkiye'' başlıklı yuvarlık masa toplantısında konuşma yaptı. Karayalçın, Türkiye'nin çok önemli bir seçim sürecine girdiğini, kendilerinin de Ankara'da sonuç alıcı bir arayışın içinde olduklarını ifade etti ve ''İnşallah bunu başarıyla sonuçlandıracağız. Ankara 15 yılda maalesef çok ihmal edildi, iddialarını maalesef çok büyük ölçüde yitirdi. Tüm hemşehrilerimizin bunu dikkate alacaklarını düşünüyorum. Ankara'da yeni bir dönemin başlaması için, Ankara'nın yeniden atılım yapabilen, iddialı bir kent durumuna gelmesi için 'Ankara Birliği' diye adlandırdığım bir birlikteliği inşa etmeye çalışıyorum. Bunun SHP'si, DSP'si, CHP'si yok. Bu işin ANAVATAN'ı, MHP'si, AKP'de de yok. Zaten bu işin partisi de yok. Bütün Ankaralıları, AKP'li hemşehrilerim de dahil başkentte kurduğumuz bu Ankara birlikteliğine davet ediyorum. Bu çağrıma olumlu yanıtlar da aldım. Ankara'da yeni bir dönem başlatacağız.'' dedi.

Türkiye - AB İlişkileri

Karayalçın, toplantıda gündeme gelen AB-Türkiye ilişkileriyle ilgili olarak, SHP'nin Türkiye'nin AB üyeliğini desteklediğini, bu konuda Dışişleri Bakanlığı döneminde çok önemli çalışmalar yaptığını anlattı.

Ancak Türkiye'nin AB üyeliğinin eşit koşullar altında olması gerektiğini vurgulayan Karayalçın, SHP olarak Türkiye'nin AB üyeliğinde hiçbir kısıtlamayı, çifte standardı kabul etmediklerini belirtti.

Karayalçın, şöyle konuştu: ''Biz, ayrıca Türkiye'ye AB üyeliği dışında başka seçeneklerin gösterilmesini de kesin olarak reddetmekteyiz. Ben içinde bulunduğumuz aşamada hem AB'yi hem AKP Hükümetini işten uzak bir tavır içerisinde görüyorum. AB, Türkiye'yi AB üyesi yapacakmış gibi, AKP de sanki reformları yapıyormuş gibi görünüyor. AB, Türkiye'nin üyeliğini tarih vererek açıkça dile getirmeli. AKP Hükümeti de Avrupa norm ve standartlarının yakalanması için ilerlemeleri kesin olarak yapmalı.''

TBMM'de sadece iki parti isteniyor

SHP Genel Başkanı Murat Karayalçın da Türk demokrasisinin önündeki en büyük engelin seçim barajı olduğunu ifade ederek, 12 Eylül Anayasası'nın Türkiye'de ''grup tekeline dayalı bir siyaset'' oluşturduğunu söyledi.

Karayalçın, ''Seçim barajıyla TBMM'de sadece iki parti isteniyor. Bu da siyasetin önünde büyük bir engel oluşturuyor'' dedi.

''SHP olarak hem Cumhuriyetçi hem de sosyal demokrat damarımız var'' diyen Karayalçın, bu bağlamda Kürt sorununu çok önemsediklerini ve PKK sorunundan ayrı tuttuklarını kaydetti.

Karayalçın, ''Güneydoğu Anadolu ve Doğu Anadolu sorunu bir Kürt sorunu değil, kalkınma sorunudur. PKK ise bir terör örgütüdür. Bu iki konu birbirine karıştırılmamalıdır. Kürt sorunu vardır ve çözülmesi gereken bir sorundur'' şeklinde konuştu.

SHP olarak her zaman ifade özgürlüğünün önündeki engellerin kaldırılmasından yana olduklarını belirten Karayalçın, 301. maddenin kaldırılması gerektiğini söyledi.

Gürbüz Çapan'ın tutukluluk hali

Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklu bulunan eski Esenyurt Belediye Başkanı Gürbüz Çapan'ın ailesini ve dostlarını dün ziyaret ettiğini hatırlatan Karayalçın, ''Tabii ki yargıya saygılıyız. Biz SHP olarak Ergenekon davasında bir yan tutmanın doğru olmadığını düşünüyoruz. Yargıya inanıyoruz, yargıçlarımıza güveniyoruz. Ancak Çapan ile ilgili yargılamaya itirazımız olmamakla birlikte, tutukluluk halinin kaldırılmasını da içtenlikle diliyoruz'' diye konuştu.

Ortada Çapan'ın tutukluluk halinin sürmesini gerektiren bir neden bulunmadığını savunan Karayalçın, ''Bu arkadaşımızın sağlık durumunu da dikkate alarak bunu ifade ediyoruz. Umarım bu doğrultuda bir gelişme olur'' dedi.

Karayalçın, Çapan'ın Avrupa'dan gelen arkadaşlarına, onun sağlık durumuyla ilgili bilgi verdiğini kaydetti.

Onur Öymen

Yuvarlak masa toplantısında konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, Avrupa'daki sosyal demokrat partilerin Türkiye'nin AB üyeliğini desteklediğini, Hristiyan demokrat partilerin ise buna soğuk baktığını kaydetti.

Almanya'da yaptırdıkları bir araştırmada, Hristiyan demokratlara, 'Neden Türkiye'nin adaylığına karşısınız?' diye sorulduğunu ifade eden Öymen, ''Araştırmadan şu sonuç ortaya çıkmıştır; Hristiyan demokratların Türkiye'nin AB üyeliğine soğuk bakmalarının tek nedeni vardır, o da din farkıdır'' diye konuştu.

Türkiye'de gazetecilerin, bir terör örgütünün üyesi oldukları gerekçesiyle gözaltına alındığını, hatta Başbakan'ın bir medya patronuyla kavgaya girerek, o grubun gazetelerine boykot çağrısı yaptığını dile getiren Öymen, Avrupalı sosyalistlerin bu haksız tutum karşısında tepkisiz kaldıklarını kaydetti. Öymen, ''10 yıl önce sosyal demokratlar olarak birbirimize daha bağlıydık. Bu iletişimi tekrar kurmalıyız'' dedi.

Kürt meselesi ile terörizmin aynı şey olmadığını söyleyen Öymen, ''Kürt vatandaşlarımızı terörle suçlayamayız. 30 bin kişi öldü, bunların büyük bir bölümü sivil ve Kürt kökenli idi'' diye konuştu.

Hükümeti eleştiren Öymen, ''AKP'nin çok yoksul, çok dindar ve çok eğitimsiz insanlar üzerinden siyaset yaptığını'' ifade etti.

Öymen, AKP'nin ''özellikle yoksulluğu çok iyi kullandığını, yasak olmasına rağmen halka kömür ve küçük altın dağıttığını'' söyledi.

Türkiye'deki seçim barajına da işaret eden Öymen, ''Geçmişte hiç baraj yoktu, ama bu sorunu çözmedi. İrili ufaklı bir sürü parti Meclise girdi, ama bir türlü hükümet kurulamadı. O yüzden yüzde 10 barajı konuldu, ama bu çok yüksek bir oran. Bu konuyu Türkiye olarak kendi aramızda tartışmalıyız'' şeklinde konuştu.