Cumhuriyeti Savunacağız
Osmanlı aydınları başlangıçta Fransız Devrimi’ni görmezden geldiler. Devrime, Avrupa’nın kendi iç sorunuymuş gibi baktılar. Belki de onu bir karışıklık olarak görüp sevindiler. Daha sonra Osmanlı Devleti her alanda gerilemeye başlayınca, özellikle tıp ve askerlik alanında onlardan yardım istediler. Tanzimat’la birlikte, işbirliği adı altında Batı’nın müdahalesiyle karşılaştılar. Batı’nın müdahalesi aydınlar arasında tartışma yarattı. Kimisi Batı’ya karşı durmayı önerirken, kimisi onlarla işbirliğine gitmeyi savundu. Ama devletin gerilemesinin önüne geçemediler. Aydınların ve siyasetçilerin bütün çabası bu gerilemeyi durdurmaktı. Hepsinin kafasında devleti nasıl kurtaracağız sorusu vardı. Birinci Meşrutiyet, İkinci Meşrutiyet derken Birinci Dünya Savaşı’yla ve Kurtuluş Savaşı’yla karşılaştılar. Bu gelişmeler düşünce dünyasını büyük ölçüde etkiledi. Aydınların kafasındaki soru da değişti. Devleti nasıl kurtaracağız sorusunun yerini, milleti nasıl kurtaracağız sorusu aldı.
Tanzimat’tan beri Avrupa’ya karşı ikircikli bir tavır vardı. Avrupa’nın vatanımıza ve milletimize karşı fiili saldırısı aydınları uyandırdı. Bir avuç hainin dışında bütün aydınlar Mustafa Kemal’in çevresinde birleştiler. Vatan ve millet işte böyle kurtulur dediler. Yeni bir devlet kurdular. Adını da Türkiye Cumhuriyeti koydular.
Cumhuriyetin kuruluşu bir devrimdir, bir Türk devrimidir. Bazı aydınlar, Mustafa Kemal ve arkadaşlarını Tanzimatçıların, Jön Türklerin ve İttihatçıların düşüncelerini hayata geçiren Osmanlı aydınları olarak göstermeye çalışıyor.
Oysa ki onlar düşünce ve eylem olarak öncekilerle bağlarını devleti nasıl kurtaralım yerine, milleti ve vatanı nasıl kurtaralım sorusunu sordukları anda koparmışlardı. Çünkü onlar Osmanlı Devleti’ni kurtarmak düşüncesinde değil, yeni bir devlet kurma düşüncesindeydiler. Onun için Türkiye Cumhuriyeti, Osmanlı Devleti’nin bir devamı değil yeni bir devlettir. Devrimle kurulmuş yeni bir devlettir.
Cumhuriyet, Tanzimat’tan beri modernizmle gelenekçilik arasında sıkışıp kalan Türk toplumuna net bir hedef göstermiştir: Çağdaş uygarlık düzeyinin üzerine çıkmak. Batılı aydınlar ve bizim Avrupa merkezci aydınlarımız, çağdaşlaşmamızın Batı’nın müdahalesiyle gerçekleşeceğini söylemektedirler. Söz gelimi Bernard Lewis, Ortadoğu adlı eserinde “Modern çağlarda çoğu Ortadoğulunun bilinçlenmesinde hâkim unsur Avrupa’nın etkisi ve bunun getirdiği değişim olmuştur. Bölgenin modern tarihi hızlı ve metazori bir değişim, yabancı bir dünyanın ve değişik durumların tehdidi, çeşitli etkiler, retler ve tepkilerden ibarettir” diyor.
Bir başka Batılı yazar Larner, Türkiye’nin modernleşmemesini ve Batı toplumlarının seviyesine ulaşamamasını yenileşmeye gereksinim duymayan bir zihniyet yapısı ile açıklamaktadır. Afganistan ve Irak’ın işgali sırasında bizim bazı yazarlarımız, oralara bu yolla uygarlık geleceğini yazmıştı. Avrupa’nın dışındaki milletleri ancak Avrupalılar zorla adam edebilir görüşü dünyanın en tehlikeli görüşüdür.
Mustafa Kemal’in görüşleri bu görüşlere hiç uymamaktadır. Toplumda ilerlemek için gizli bir güç olduğunu, bu gücü ‘eşhas devletinin’ bastırdığını söyler. İzmir’in, Manisa’nın, Aydın’ın işgali sırasında milletin umursamazlığını da buna bağlar. Milletteki gizli gücü harekete geçirmek için durmadan onu uyarmak gerektiğini söyler.
Aydınların millete küsmemesi gerektiğini ısrarla dile getirir. Atatürk’ün bu tutumu, son zamanlarda AKP iktidarına itiraz etmeyen, ısrarla AKP’ye oy veren halka kızan aydınlar için de bir uyarıdır.
Türkiye Cumhuriyeti, Osmanlı Devleti’nin devamıdır, Cumhuriyet şanlı Türk tarihinden sapmadır, Cumhuriyet Avrupa’ya komşu tek faşist devlettir gibi görüşleri temizleye temizleye bugüne geldik. Cumhuriyeti korumaya, savunmaya devam edeceğiz. Onu hiç kimsenin koruması ve kollamasına bırakmayacak, halkımızın içindeki gücü harekete geçirerek halkımızla birlikte koruyacağız.
İbrahim BAYAR /Emekli Öğretmen
En Çok Okunan Haberler
- Kepez Belediyesi'nde yeni başkan belli oldu
- ‘Haddini bilsin, tepemin tasını attırmasın’
- AKP'li isimden istifa çağrısı!
- Merkez Bankası faiz kararını açıkladı
- Dilan ve Engin Polat çiftinin yargılandığı davada karar
- 'Kapıdan içeri sokmayın'
- Evlilikte şanslı olan 4 burç!
- Soylu geri mi dönüyor?
- Öğrenilmesi en zor dili açıkladı
- Milletvekili sayısı artacak