'Rapor bugün TETAŞ'a geri gönderilecek'

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Enerji Bakanlığı'nın Plan ve Bütçe Komisyonu öncesinde basının gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Gazetecilerin nükleer santrale ilişkin süreci hatırlatması üzerine Yıldız, şu anda bütünün hepsinin kurgusunu aktarmanın mümkün olmadığını belirterek, Danıştay'ın aldığı kararlara kayıtsız kalınmasının söz konusu olmadığını dile getirdi. Bu tip hukuki konuları daha seri geçebilecek, eğer doğruysa fikri hızlıca kabul edecek bir yapıya girilmesi gerektiğini ifade eden Yıldız, yanlış olması durumunda bunun temyizi olduğunu, karşı hukuki argümanların üretilebileceğini belirtti.
 

'Temyize gitmeyebiliriz'

Nükleer Santralle alakalı temyize gitmeyebileceklerini kaydeden Yıldız, ilgili yönetmelik maddesinde değişiklik yapılabileceğini söyledi. Bunun 24 Kasım'a kadar verilen ek süreye sığmayacağının altını çizen Yıldız, dolayısıyla nükleer santral ihalesi sonucuna ilişkin raporun bugün TETAŞ'a geri gönderilebileceğini açıkladı. 

Bunun adım adım olan bir süreç olduğunu anlatan Yıldız, ihale değerlendirme raporunu Bakanlar Kurulu'na göndermek yerine TETAŞ'a geri gönderdiklerine dikkat çekti. TETAŞ'ın gerekli açıklamayı yapacağını ifade eden Yıldız, 24 Kasım'a kadar verilen ek sürenin TETAŞ'ın açıklamasına bağlı olduğunu söyledi. Yıldız, TETAŞ'n Yönetim Kurulu'nun karar vereceğini ifade etti.

Bir gazetecinin "Sinop Nükleer Santral İhalesi'ne çıkmak ne kadar süre alır" sorusu üzerine Yıldız, 3-4 ay içerisinde hepsinin yapılması gerektiğini, her adımın kendine has sürecinin olduğunu söyledi. Yıldız, "Çıkartılacak model yapılabilir olacağını gösterecek inşallah" dedi.
 

'Teknik açıdan yazılmış bir yazı yok'

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun uranyumun depolanmasına ilişkin açıklamasının hatırlatılması üzerine Yıldız, uranyumu stoklama, yediemin gibi saklama kabiliyetinin olduğunu vurguladı. Teknik açıdan yazılmış bir yazının olmadığının altını çizen Yıldız, İran'dan sunulacak teklifte mutabık kalınması halinde stoklayabilme kabiliyetinin olunduğunu söyledi. Bunun, tehlikesinin ve riskinin olmadığını anlatan Yıldız, ışınıma girmiş herhangi bir işlem olmadığını, o açıdan bunun radyoaktifite tesirinin de olmadığını vurguladı. Yıldız, buna siyasi olarak da teknik olarak da açık olduğumuzu belirttiklerini kaydetti.

Milletvekilleri soru yağmuruna tuttu

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Plan ve Bütçe Komisyonu'nda milletvekillerinin sorularını yanıtladı. Milletvekilleri tarafından soru yağmuruna tutulan Bakan Yıldız'a 95'e yakın soru yöneltildi. Bakan Yıldız, Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne ait Başkent Doğalgaz'ın Botaş'a olan borçlarıyla ilgili üç ay önce masaya oturduklarını belirterek, Botaş'ın 7 yıldır Başkent doğalgazın yaptığı işlemler sonrasında bir finans kuruluşu olarak çalıştığını, bundan razı olmadıklarını ilettiklerini dile getirdi. Başkent Doğalgazdan ödeme planı istediklerini anlatan Yıldız, Botaş'tan iki kişinin Başkent Doğalgaz'ın yönetiminde yer aldığını anımsattı.
 

'Başkent Doğalgaz'ın Botaş'a borcu 95 milyon TL'ye düştü'

Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'nın iki üç ay içerisinde Başkent doğalgazın özelleştirilmesine ilişkin programı açıklayacağını belirten Yıldız, "Özelleştirmeden dolayı oluşan geliri öncelikle Botaş alacakları itibariyle alacak. Cari işlemlerle alakalı biz bu işe başladığımızda 677 milyon TL alacağımız vardı, dün itibariyle bu 95 milyon TL'ye düştü" dedi. Lisans alımlarında oluşan çantacılara da değinen Yıldız, bununla ilgili ortak endişe taşıdıklarını ifade etti. Yıldız, Yenilenebilir Enerji Kanunu'yla ilgili getirilecek kanun tasarında mutlaka bununla alakalı ön lisans kavramının getirileceğini dile getirdi.

'Fark yıllardan beri fiyatın içinde'

Azerbaycan ile yapılan görüşmeler hakkında da bilgi veren Yıldız, 2001 yılında Azerbaycan'la anlaşma yapıldığını, bu anlaşmada gazın 120 dolardan alınmasına karar verildiğini hatırlattı. Azerbaycan'ın 2007'nin Temmuz ayında Türkiye'ye ancak gaz vermeye başladığını belirten Yıldız, şöyle devam etti: "6 yıl içerisinde herhangi bir gaz alışverişi yok. İlk gaz akış 2007'nin Temmuz ayında başlıyor, şu ana kadar devam ediyor. Ama 2008'in Nisan ayında bir fiyat revizyon hakkı doğuyor. Yıllardan beri ucuz gaz almıyoruz. Toplam 10 ay almışız ucuz gazı. Kontratın dışında bir dolar artıramam. Hem ülkemin çıkarlarını düşüneceğim hem de makul hakkaniyet üzerinde bir fiyat belirleyeceğim. 2008'in Nisan ayından şu ana kadar müzakere yaptık. 13 toplantı yaptık. Bu aradaki vereceğimiz fiyat farkı bizim şu anda yeni düşünüp de, acaba bunlara kaç para vereceğiz, 600 milyon dolar mı, 900 milyon dolar mı hadi bunu tekrar vatandaşa yansıtalım diye bir fiyat değil. Nisan 2008'den itibaren hemen Mayıs ayında buradan gelecek farkı fiyatlara yaydığımız bir zamdır." Oradan gelecek fiyat farkının yıllardan beri zaten fiyatın içinde olduğunu, bunun yalnızca nakit akışını değiştireceğini ifade eden Yıldız, maliyetle alakalı değişişiklik getirmeyeceğini dile getirdi.
 

'Aynı fiyattan alınması doğru olmaz'

Yıldız, "Bizim derdimiz ne inciti olmak ne hak yemek ne de fiyatı kimse görmeden şuradan ucuz gaz alalım demek. Zaten böyle bir şey mümkün değil. Böyle bir şeyi ne biz yaparız ne de onlar yaparlar. Uluslararası arenada bunların oturmuş fiyatları var. Bizim bunları uygulamamız lazım. Şu anki Azerbaycan'dan alacağımız fiyat uluslararası fiyat mı olmalı. Tabi ki hayır. Uluslararası fiyatta olmamalı. Fiyatların her birinin gizlilik anlaşmaları var. Ama aynı fiyattan alınması gerektiğine inanmıyorum. Bu da doğru olmaz" diye konuştu. Türkiye'nin ikili ilişkilerin gelişmesi açısından o anda yüksek fiyattan doğalgaz aldığını dile getiren Yıldız, "Şu anda da Azeri kardeşlerimiz de bu hakkı yerine teslim ediyorlar ve tabi ki uluslararası fiyattan değil biraz düşük fiyattan verelim diyorlar. Onlar da bizim hakkımızı teslim ediyorlar. Onların bize, bizim de onlara ihtiyacımız var" dedi.