Ahbap-çavuş kapitalizminin başkan yaptığı adam: Baba Bush

ABD’nin 41. Başkanı George H. W. Bush 94 yaşında hayatını kaybetti. 1989-1993 yılları arasında sürdürdüğü Başkanlık görevine seçildiği gün, çok büyük bir ABD efsanesinin bir palavradan ibaret olduğunun anlaşıldığı gündür.

Yayınlanma: 01.12.2018 - 22:12
Abone Ol google-news

 

ABD’de “en iyiler ile en başarılıların” zirveye çıkmasını sağlayan sistem dedikleri Meritokrasi bu zatın seçilmesiyle gerçekten çökmüştü. Çünkü ne kendisinin ne de mensubu olduğu son derece karanlık Bush Hanedanı’nın “en iyi” ya da “başarılı” sayılacak bir tarafı yoktu. (Neredeyse tüm Bush ailesini incelemiş olan David Zirin’in ABD’nin en ciddi ve de saygın dergisi Nation’daki yazılarını okumanızı öneririm). Özetle belirtelim, Bush’ların sistem içinde yükselmeleri “ahbap – çavuş kapitalizmi” nin (Crony Capitalism) bir azizliğidir. Bu da bir “başarı” sayılabilir kimilerince ama entelektüel birikim, incelmiş zevk vs gibi ABD’liliğin olmazsa olmazları sayılan/sanılan özelliklere bu ailenin tek bir bireyin de bile rastlanmamıştır. Petrol  sanayii ile askeriyenin doğurduğu hanedan Bushlar, soylarını İngiliz Kraliyet ailesine kadar götürmekten pek hoşlanırlardı ama büyük bir palavradır bu  da. Hanedan ana tarafından büyük büyük dede George H. Walker ile başlamıştır.

Servetin kaynağı...

Wall Street merkezli W.A. Harriman & Co.’nun başkanıydı bu Walker. Birinci Dünya Savaşı sırasında İngiltere ve Fransa’nın silahlanmasına meşhur Morgan House’la para karşılığı tabii, yardım ederek yaptı büyük servetini. 1920’lerde Bakû petrol sahalarının yeniden inşasını da üstelendi ki, ne para kazandırmıştır bu iş ona.

Şu ölen Bush’un diğer büyük büyük babası olan Samuel Bush da yine Birinci Dünya Savaşı sırasında servetini küçük silahlar için malzemeler üreterek yaptı. Bir de Pescoot Bush vardır ki hanedanda, yaptığı onca karanlık işin arasında en bilineni Hitler Almanyası’na yaptığı mali destektir. Bu adamın atom bombasının üretilmesinde de payı var derler. Son derece “hümanist” aile belli ki. Walker’la, Bush’ların evlilik yoluyla kurdukları bir hanedandır bu.
İşte bu ölen Bush böyle bir ailede doğdu. Özel okulllarda okudu tama ticarette asıl voleyi her zaman ilişkili olduğu petrol sanayiinden kazandı. Kesmedi tabii. Siyasette de olması lazımdı. Reagan’ın Yardımcılığı’na gelmeden önce girdiği bir çok seçimi kaybetmişti. O dönemlerde hatırlanan siyasi faaliyeti(!) Kongre’deki oturumlarda, tartışmalarda partisine (Cumhuriyetçi Parti, tabii ki) bağış yapanlara notlar yazmasıydı.

‘Bağdat kasabı’

CIA Başkanlığı döneminde Reagan’ın Irak’taki Saddam rejimine dolarlar akıtmasını sağladı. İran ile anlaşmazlığında Irak’ı İran’a savaş açması konusunda teşvik etti. Nikaragua’daki solcu Sandinista hükümetini devirmek için eli kanlı Kontraları bu kurdurup, destekledi.  ABD’nin kontralara yasadışı silah satmasındaki uğursuz parmak onundu. Irak’ın sonradan ABD tarafından yok edilmesi gereken bir güce dönüşmesi de onun marifetidir. Reagan’ın yardımcısı olduğu dönemde istihbarat desteği, askeri malzeme ve hatta gelişmiş kimyasal / biyolojik silahlar verdiği Saddam Hüseyin, Kuveyt’i işgal edip “Ortadoğu petrolünün akışını tehdit eder” hale gelince, Başkan olduktan kısa bir süre sonra Irak’a saldırarak başlattığı Körfez Savaşı’nda 200 bin Iraklının ölümüne yol açtı. “Bağdat Kasabı” diye adlandırılmasının nedeni budur.

Bush, yedi haftalık savaş sırasında onca insanı öldürdükten sonra bu kez Irak halkını rejime karşı çıkmaya çağırdı. Fakat Kürtler ve Şiiler başkaldırdığında, Bush birden Saddam’la ilişkileri geliştirdi. Saddam isyanı bastırdı. Kürt ve Şiilerin mezar kazıcısı da bu adamdı. Dayansın ehli kubur.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler