Venezüella Büyükelçisi: Atatürk Türkiyesi model ülke

Venezüella’nın Ankara Büyükelçisi Jose Gregorio Bracho Reyes, Juan Guaido’nun kendisini “geçici devlet başkanı” ilan etmesinin ardından ülkenin yaşadığı siyasi krizde Türkiye’den gördükleri desteğe minnettar olduklarını vurgularken 1923’te Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde kurulan Türkiye Cumhuriyeti’nin kendileri için “model ülke” olduğunu söyledi.

Yayınlanma: 18.03.2019 - 22:19
Abone Ol google-news

Büyükelçi Bracho Reyes, Cumhuriyet’e verdiği söyleşide ülkesinde yaşanan krizin uluslararası yansımaları ve Türkiye’den gördükleri desteği değerlendirdi.

Venezüella’da Guaido’nun kendisini devlet başkanı ilan etmesi ve ABD’nin bunu tanımasına Türkiye’de toplumun tüm kesimleri tepki göstermişti. Türkiye’den gördükleri destekten dolayı Türk halkına minnettar olduklarını söyleyen Bracho Reyes şu görüşlerini dile getirdi: “Türkiye’nin modern tarihine baktığımızda kendi küllerinden doğmuş bir ülke görüyoruz. Bağımsızlıkçı ve ulusal egemenliğe dayalı bir anlayışla doğmuş, Avrupalı emperyalistlerin projelerine karşı çıkmış bir ülkeden söz ediyoruz. Türkiye, ekonomik yaptırımlar konusunda da oldukça fazla tecrübeye sahip. Gelişmekte olan ülkeler liginde çok iyi durumda. Bu tecrübelerden yola çıkarak buraya geldi. Bunun da ötesinde Türkiye öyle bir halka sahip ki bu halk direnmeyi çok iyi biliyor. Eğer emperyalizme teslim olmuş olsaydı Türkiye zaten var olmazdı. Çok uzun bir süre öncesinden bahsetmiyorum; 1923’te emperyalist saldırılarla mücadele ederek doğmuş bir ülkeden bahsediyoruz. Biz tabii ki Türk halkının sağ-sol ayrımı olmaksızın bize gösterdiği destekten dolayı minnettarız. Tabii bu bağdan çok memnunuz. Aslında diyebiliriz ki iki ülke halkları arasında bir iletişim köprüsü oluşturabildik. Bu konuda da son 10 yılda çok yol katettik. Venezüelalıların kalbinde Türkiye çok özel bir yere sahip.”

‘Altın karşılığı ticaret yapmıyoruz’
Büyükelçi Bracho Reyes’e ABD başta olmak üzere kimi batı kaynaklarınca gündeme getirilen Venezüella altını, ticaretine ilişkin iddiaları da sorduk. Bracho Reyes, altınların yurtdışında işlendiğini ancak Venezüella’nın altın karşılığı ticaret yapmadığını belirtti. “Dünyada ikinci en büyük altın rezervi Venezüella’da bulunuyor. Ama bu altının işlenmesi ve sertifikalandırılması hiçbir zaman Venezüella’da yapılmadı, hep yurtdışında yapıldı. En büyük altın rezervimiz İngiltere’deydi, o altınlarımızın başına geleni biliyorsunuz, el koydular, kelimenin tam anlamıyla çalındı diyebiliriz. Fakat Venezüella kesinlikle altın karşılığı bir ticaret yapmıyor. Altın satıp karşılığında gıda, tıbbi malzeme aldığı yönündeki haberler doğru değil. Bu iddialar yalan” ifadesini kullandı. Türk şirketlerin ABD baskısıyla altınlarını işlemekten vazgeçtiği yönünde haberlerle ilgili ise “Bu konuya dair bir bilgim yok” yanıtını verdi.

‘Diplomatik alanda başaramadılar’
ABD’nin başını çektiği ve aralarında Almanya, İngiltere ve Fransa ile Brezilya ve Arjantin gibi Latin Amerika ülkeleri Guaido’yu tanırken Çin ve Rusya ile İtalya, Yunanistan ve Türkiye Nicolas Maduro hükümetini meşru devlet başkanı olarak tanımayı sürdürüyor. ABD’nin başını çektiği Batılı ülkelerin diplomatik alanda hedefine ulaşamadığını, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde ve Amerikan Devletleri Örgütü’nde (OAS) Venezüella’ya yaptırım kararı çıkartamadıklarını söyleyen Bracho Reyes, krizin uluslararası yansımalarıyla ilgili şöyle konuştu:

“Dünyanın halen büyük bir çoğunluğu meşru devlet başkanı olarak Maduro’yu tanıyor, bu bahsettiğim azınlıkta kalan grup ülke ise paralel bir devlet başkanı ve hükümetini tanıyarak hata yaptılar. Washington ve bazı Avrupalı ülkelerin baskısına rağmen diplomatik alanda da başarıya ulaşamadılar. Mesela AB içinde de bir çatlak var, İtalya ve Yunanistan başta olmak üzere birçok AB üyesi ülke Maduro’yu meşru devlet başkanı olarak tanımayı sürdürüyor. Almanya Federal Meclisi’nde oluşturulan bir komisyon da Alman hükümetini yabancı bir ülkenin iç işlerine müdahale etmekle suçluyor. Yani kendi içlerinde de Venezüella konusunda muhalefet var.”

‘Beklentimiz diyalog masası’
Venezüella’da tüm yaşananlara karşın diyalog masasının kurulmasının halen mümkün olduğunu, muhalefetin Guaido’nun temsil ettiği hareketten ibaret olmadığını söyleyen Bracho Reyes, “Maalesef Guaido’nun önderliğini yaptığı muhalefet anlayışı, çok uzun zaman önce diyalog köprüsünü yıktı” ifadesini kullandı.

Büyükelçi şu görüşlerini dile getirdi: “Mesela 2017’de Dominik Cumhuriyeti’nde muhalefetle Maduro hükümetinin uzlaşması için bir diyalog masası kurulmuştu. Muhalefet bu diyalog masasında başkanlık seçimlerinin öne alınmasını istemişti. Maduro’nun ikinci döneminin başladığı seçimlerin geçen yıl mayıs ayında yapılmasını da muhalefet istemişti, normalde seçim Aralık 2018’de yapılacaktı. Üzülerek söylüyorum, genel olarak muhalefetin Venezüalla için bir projesi yok. Sadece dışarıdan talimat alarak çalışan bir mekanizması var. Ben bunu daha çok görünür olan muhalefet için söylüyorum. Muhalefet sadece Guaido’nun temsil ettiği bir muhalefetten ibaret değil. Fakat görünür olmayan muhalefetin içinde Venezüella için projesi olan, çok daha ciddi insanlar da mevcut. Bizim şu anda hükümet ve Venezülla halkı olarak beklentimiz bu diyalog masasının kurulmasıdır. Çünkü ülke bunu hak ediyor ve halkın barış dolu gelecek için buna ihtiyacı var.”

‘Çözüm ekonomiyi çeşitlendirmede’

Büyükelçi Bracho Reyes, ülke ekonomisinin en büyük sorununun petrol gelirine bağımlılık olduğunu kaydetti. “Bu tarihsel krizden çıkışın yolu büyük oranda ekonomiyi çeşitlendirmekten geçiyor. Belki de Bolivarcı Devrimin aşil topuğu, üretime dayalı sanayileşmeye bir türlü geçememesi, ülke ekonomisini çeşitlendirememesi ve petrol satışına bağımlı bir ekonomiden kurtulamaması şeklinde özetleyebiliriz. Ben tabii planlamadan sorumlu bakan değilim, sadece bir diplomatım. Fakat ülkem üzerine düşününce böyle bir sonuca varıyorum, petrol gelirlerine bağlı bir ekonomi sürdürülebilir değil. Sonuç olarak çözüm, ekonomiyi çeşitlendirmeden geçiyor” diye konuştu. 

 

 

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler