Rusya ile İdlib gerilimi büyüyor

Ankara, İdlib’de Rusya-İran destekli Suriye ordusunun muhalifleri, sivilleri hedef almasına yönelik tonunu yükseltti. Rusya-İran elçileri dışişlerine çağrıldı. Çavuşoğlu, ‘Bunlar olacaksa Astana’yı niye başlattık’ dedi.

Yayınlanma: 10.01.2018 - 22:37
Abone Ol google-news

Suriye’deki krizin çözümü için gerçekleştirilen, “gerilimi azaltma bölgeleri” uzlaşısının varıldığı Astana görüşmelerinin garantör ülkeleri Rusya, İran ile Türkiye arasındaki İdlib gerginliği büyüyor. Dışişleri Bakanlığı Suriye ordusunun ateşkes bölgesindeki sınırı ihlal ettiği, sivil ölümlere neden olunduğu gerekçesiyle önceki gün ve dün Rusya ve İran büyükelçilerini bakanlığa çağırdı. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun dün Astana sürecini sorgulayan ifadeleri de dikkat çekti. Çavuşoğlu, Aralık 2016’da başlatılan süreç için “Bunlar olacaksa Astana’yı neden başlattık?” dedi. Önceki gün Bakanlığa çağrılan Rusya’nın Ankara Büyükelçisi’nin ardından dün de İran Büyükelçisi’ne Ortadoğu Genel Müdürü Kerem Kıratlı Türkiye’nin kaygılarını aktardı. İran Büyükelçisi Muhammed İbrahim Fard’ın yaklaşık bir saat süren görüşmede, Ankara’nın aksine, Astana sürecinin kendi mecrasında aynen devam ettiği mesajını verdiği öğrenildi. Ankara, 6 Ocak’taki saldırılardan bu yana Rusya ve İran’ı hem diplomatik hem de askeri kanaldan uyarmış ve rejimin ihlallerinin sona erdirilmesini istemişti.

‘Niyet farklı’

Çavuşoğlu, yaptığı açıklamada “İran ve Rusya sorumluluklarını yerine getirmeli. Garantör olduysanız ki, oldular, rejimi durdursunlar. Bu, basit bir hava saldırısı da değil. Rejim ilerliyor İdlib içinde. Burada niyet farklı” derken, üçlü mutabakattaki sorunu demiryolu mutabakatının işlemediğini belirterek aktardı. “Tren yolunun doğusunda kalan terör örgütlerinin batı İdlib’e, demir yolunun batısına geçmesi de sağlandı” diyen Çavuşoğlu bu sözlerle, Nusracıların bir bölgeye toplandığının işaretini verdi. Onların yanı sıra Türkiye’nin desteklediği Suriyeli muhaliflerin vurulmasından duyduğu rahatsızlığı “Buradaki Nusra ya da HTŞ dediğimiz grupların mevcudiyetini bahane olarak kullanıp sivillere ve ılımlı muhalefete saldırılıyor” sözleriyle dile getirdi. Çavuşoğlu, Türkiye’nin muhalifler adına; İran ve Rusya’nın da rejim adına garantör olduklarını anımsatarak “İhlallere bakıyorsunuz yüzde 95’i rejim veya onu destekleyen gruplardan. Amaç ne? Rejimin ılımlı muhalefeti, sivilleri yok etmesi mi?” dedi.

Soçi resti

Rusya’nın Soçi kentinde 29 Ocak’ta yapılacak, Suriye’deki tarafları bir araya getirecek toplantı öncesinde 40 kadar muhalif grup katılmayacağını açıklarken Çavuşoğlu da “Saldırılar sürerken muhaliflerin Soçi’ye gitmeleri zorlaşır” diye konuştu. Dışişleri Komisyonu’nda PYD’nin bu toplantıya katılmaması için girişimlerin sürdüğünü ve katılmaları durumunda Soçi’de olmayacaklarını yineledi. Soçi’ye giden süreçte üç ülkenin Gerginliği Azaltma Bölgeleri (GAB) oluşturma kararında ilerleme sağlanamıyor. Her ülkenin 12 GAB bölgesi oluşturma kararına karşın Türkiye bugüne kadar sadece 3 bölge oluşturdu.

Göç kaygısı

İdlib’de Suriye güçlerinin devam eden bombardımanıyla Ankara’nın kaygılarından biri de Türkiye sınırına bir göç hareketinin başlaması. İdlib merkezine yoğunlaşan göç hareketinin ardından, ordunun Rusya desteğinde merkezi hedef almasından endişe ediliyor.

Dikkatler Afrin'de

Ankara için Suriye’de Afrin kritik önem taşıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Fırat Kalkanı Harekâtı’yla attığımız adımı Afrin ve Mınbiç’te devam ettirerek ardından da tüm sınır boylarını güvene ve huzura kavuşturarak bu süreci inşallah tamamlayacağız” diyerek, operasyon sinyalini tekrarlarken Moskova-Ankara arasındaki devam eden görüş ayrılığının da işaretini verdi. ÖSO içinde izinlerin kaldırıldığı haberleri de gündeme yansıdı.

Rusya'dan Ankara'ya: Ilımlılarını kontrol et

Ilımlılarını kontrol et Ankara’nın İdlib’deki gelişmelere yönelik tepkisine Rusya’dan yanıt gecikmedi. Kremlin’den Rusya’nın, Suriye’deki Hmeymim ve Tartus askeri üslerine insansız hava araçları (İHA) ile düzenlenen saldırıların TSK konuşlanmasının olduğu İdlib’deki “ılımlı muhalifler” tarafından gerçekleştirildiği, “Türkiye’nin sorumluluklarını yerine getirmesi gerektiği” çıkışı yükseldi.

Akar ve Fidan’a mektup

Rusya Savunma Bakanlığı’nın resmi yayın organı olan Krasnaya Zvezda gazetesinin haberinde Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ve Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Müsteşarı Hakan Fidan’a birer mektup gönderildiği belirtildi. Haberde, Tartus ve Hmeymim’e 6 Ocak’ta düzenlenen saldırıda kullanılan İHA’ların İdlib’deki “ılımlı” olarak sınıflandırılan silahlı militanların kontrolünde olan Muazara mahallesinden havalandıkları öne sürüldü. Haberde, Rus Savunma Bakanlığı’nın Akar ve Fidan’a gönderdiği mektuplarda, “Türkiye’nin, kontrolündeki silahlı grupların çatışmasızlık rejimine uymasını sağlamak konusundaki yükümlülüklerini yerine getirmesi, herhangi bir hedefe karşı İHA saldırılarının önlenmesi için İdlib’e gözlem noktalarının kurulması yönündeki adımların yoğunlaştırılması gerektiğinin” vurgulandığı aktarıldı. İdlib, Astana süreci kapsamında Suriye’de kurulan dört çatışmasızlık bölgesinden birisi. Bu bölgedeki kontrol ve gözlem noktalarında hem Rus hem de Türk güçlerinin görev yapmasına karar verilmişti. Rusya Savunma Bakanlığı geçen hafta Hmeymim ve Tartus’taki askeri tesislerine toplam 13 İHA ile saldırı girişiminde bulunulduğunu, İHA’ların 7’sinin yok edildiğini, 6’sının da ele geçirildiğini açıklamıştı. Pravda gazetesinde yer verilen bir analizde ise Rus üslerine yapılan İHA saldırılarının “İHA’ların terörist saldırılar için kullanılabileceği durumlar için tehlikeli bir emsal oluşturduğu” görüşüne yer verildi.

Lavrov-Zarif buluşması

Öte yandan İran resmi haber ajansı IRNA, İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif’in Rus mevkidaşı Sergey Lavrov ile biraraya geleceğini duyurdu. Kremlin Sözcüsü Dimitri Peskov bu ay sonunda Soçi’de gerçekleştirilmesi planlanan Suriye Ulusal Diyalog Kongresi’nden önce Rusya, Türkiye ve İran liderlerinin, Suriye’de çözüm arayışı için üçlü olarak yeniden bir araya gelmesinin planlanmadığını söyledi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler