Prof. Dr. İştar Gözaydın ilk duruşmasına çıktı: Dava benim için işkenceye dönüştü

"Terör örgütü üyeliği" iddiasıyla yargılanan Prof. Dr. İştar Gözaydın, ilk duruşmasına katıldı. Kapatılan üniversiteden sadece kendisinin açığa alındığını söyleyen Gözaydın, "Tek açığa alınan öğretim üyesinin şahsım olmasını ironik hatta manidar buluyorum" dedi.

Yayınlanma: 12.09.2017 - 22:23
Abone Ol google-news


Açığa alınan ve 3.5 ay tutuklu kalan Prof. Dr. İştar Gözaydın Savaşır, mahkemeye çıktı. Kapatılan Gediz Üniversitesi’nde görev yaptığını hatırlatan Gözaydın, “FETÖ olarak adlandırılan yapılanmanın finansmanı ile yürütülmekte olduğu iddia edilen bir üniversitenin tek açığa alınan öğretim üyesinin şahsım olmasını ironik hatta manidar buluyorum. Bu hukuksuz işleme dair idari dava açtım” dedi.

İstanbul 27’nci Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki ilk duruşmaya, 15 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan Prof. Dr. İştar Gözaydın ve avukatları katıldı. Savunmasına akademik çalışmalarını anlatarak başlayan Gözaydın, Türkiye’deki ve dünyadaki çeşitli dinsel yapılanmalarla akademik çalışmaları nedeniyle irtibat halinde olduğunu belirtti.

‘BYLOCK’U HABERLERDEN DUYDUM’

2015 yılında Samanyolu TV’de bir dizi tartışma programına konuk akademisyen olduğunu ifade eden Gözaydın, bu programlarda ödenen telif ücretinin gıyabında Bank Asya’ya yatırıldığını, bu hesapta hiçbir hareket olmadığını söyledi.
Gözaydın, “ByLock olarak adlandırılan programı basındaki haberlerden duydum. Daha önce böyle bir programın varlığından bile bihaberdim. Telefonumda böyle bir program bulunmadı. Ama konuştuğum kişilerde bu program bulunup bulunmadığı hakkında elbette hiçbir bilgi sahibi olmam da mümkün değildir” dedi.

‘AÇIĞA ALINMAMI İRONİK BULUYORUM’

İştar Gözaydın, CHP’den gelen milletvekilliği teklifi nedeniyle 2015 yılının Şubat ayında, Doğuş Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi’ndeki dekanlığından istifa ettiğini, milletvekili adayı olarak gösterilmeyince akademik teklifleri değerlendirdiğini aktardı. Gözaydın, İzmir Gediz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Seyfullah Çevik’in teklifiyle göreve başladığını belirtti.
21 Ağustos 2016’da açığa alındığını dile getirene Gözaydın, “FETÖ olarak adlandırılan yapılanmanın finansmanı ile yürütülmekte olduğu iddia edilen bir üniversitenin, tek açığa alınan öğretim üyesinin şahsım olmasını ironik hatta manidar buluyorum. Bu hukuksuz işleme dair idari dava açtım” diye konuştu.

‘DAVA BENİM İÇİN İŞKENCEYE DÖNÜŞTÜ’

Ekim 2016’da Avrupa Birliği bünyesinde yürütülmekte olan bir proje toplantısına giderken havaalanında hakkında seyahat yasağı konulduğunu öğrendiğini kaydeden Gözaydın, soruşturma nedeniyle 3,5 ay tutuklu kaldığını daha sonra tahliye edildiğini hatırlattı. Gözaydın, “Benim için bir işkenceye dönmüş bu davada öncelikle beraatime karar verilmesini, yurt dışı yasağımın kaldırılmasını ve el konulan bilgisayar, telefon ve elektronik aygıtlarımın tarafıma iadesini talep ediyorum” dedi.
Mahkeme heyeti, 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname uyarınca pasaport iptali yönündeki kararın kaldırılmasına yer olmadığına, dijital deliller üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar vererek duruşmayı erteledi.




Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler