Atilla Yeşilada: OHAL kalkmadan ekonomi düzelmez

15 Temmuz darbe girişiminin üstünden bir yıl geçti. Ekonomideki etkileri sürüyor. Uzmanlara göre demokrasi standardına geri dönmeden ekonomiyi onarmak zor.

Yayınlanma: 10.07.2017 - 21:40
Abone Ol google-news

Geçen yıl 15 Temmuz’da yaşanan başarısız darbe girişiminin ekonomiye nasıl yansıyacağı, tüketici güveninin nasıl etkileneceği, el konulan şirketlerin akıbetinin ne olacağı gündemdeki yerini koruyor. 2016 boyunca darbe girişiminin de etkisiyle kredi derecelendirme kuruluşları Türkiye’nin notunu düşürürken, yabancı alım heyetleri Türkiye’ye gelmedi. Turizm dip yaparken, yüzlerce şirkete el konuldu, işsizlik çift haneye demirledi.

BBC Türkçe’ye konuşan GlobalSource Partners’dan analist Atilla Yeşilada, darbe girişiminin ekonomik etkilerinin kısa vadede çok ağır olduğunu belirterek, asıl olumsuz etkilerinin ise uzun vadede görüleceğini vurguladı. Yeşilada, “OHAL kalkmadan, baskıcı tutum değişmeden, yeniden uluslararası ilişkiler düzelmeden, az çok bir demokrasi standardına geri dönmeden ne ekonomiyi ne de sosyal düzeni tamir etmenin imkânı olduğunu düşünüyorum” ifadesini kullandı.

Yeşilada’ya göre Türkiye ekonomisi 2016’yı son yılların en düşük büyümesi ile bitirdi. 2017’de kamu teşvikleri ve kredi furyası sayesinde bir canlanma var ama bu sürdürülemez.

Bunun iki nedeni var: Darbe Türkiye’de OHAL (olağanüstü hal) vasıtasıyla şirketlere el konulması ve genel olarak hukukun askıya alınmasından bahsediyorum, iş dünyasında büyük bir belirsizlik yarattı. Sürdürülebilir kalkınmanın temeli olan sabit sermaye yatırımının büyümediğini vurgulayan Yeşilada, “Türkiye’ye artık kaliteli yabancı sermaye gelmiyor. Sıcak para akımları da geçmiş yıllara azalan çok düşük seviyede kalıyor. Vatandaşlarda ve kurumlarda güvensizlikten kaynaklanan bir döviz talebi oluştu” dedi.

Şirketlere kayyım

Diğer taraftan başarısız darbe girişiminin ekonomiye bir diğer önemli yansıması ise özel sektöre yapılan operasyonlar oldu. Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF), darbe girişiminin ardından 8 ay içinde 40.3 milyar değerinde 879 şirkete el kondu ya da kayyım atandı.

Darbe girişiminin yaşandığı gecenin ertesinde Borsa İstanbul 100 endeksi yüzde 7’lik sert bir düşüş yaşamış ve piyasaların siyasi belirsizlik karşısında tedirgin olduğu yorumları yapılmıştı.

Ekonomist Mustafa Sönmez, darbe girişimiyle Türkiye’nin risk priminin arttığını ve Türkiye’yi yabancı yatırımcının gözünde daha da riskli bir ülke haline getirdiğini ifade etti. Sönmez, özellikle kalkışmanın ardından kredi derecelendirme kuruluşlarının verdiği tepkinin buna işaret ettiği görüşünde.

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları Standard & Poor’s, Moody’s ve Fitch, darbe girişimini takip eden aylarda Türkiye’nin kredi notunda indirime gitmişti.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler