Gazeteciler adalet için yürüdü

“Gazetecilik için ayağa kalk” etkinliği kapsamında dün GÖP’ün çağrısıyla gazeteciler Galatasaray Lisesi önünde biraraya geldi. “Adalete yürüyoruz”,“Halkın haber alma ve bilgi edinmek için özgür basın”,“Tek sesli değil, çok sesli basın”,“Tek tip gazeteciliğe hayır” yazılı pankart ve dövizler taşıyan gazeteciler,“Baskılar bizi yıldıramaz”,“Özgür basın susturulamaz”,“AKP elini medyadan çek”sloganları attı.

FOTOGALERİ İÇİN TIKLAYINIZ

Burada basın açıklamasını okuyan GÖP Dönem Başkanı ve Çağdaş Gazeteciler Derneği Genel Başkanı Ahmet Abakay, 5 Kasım’ın Avrupa’da ve Türkiye’de “Gazeteciler için ayağa kalk” günü olarak kabul edildiğini ve gün boyu mesleki taleplerin dile getirildiğini söyledi. “Demokrasi” ve “demokrasi paketi”gibi kavramların çok konuşulduğu ülkemizde basın, düşünce ve ifade özgürlüğünün ağır baskı altında olduğunu belirten Abakay, “Türkiye’de gazeteciler, yazarlar, aydınlar iktidar uygulamalarının ağır baskısı altında bulunuyor. 62 gazeteci yıllardır ve hala haksız ve hukuksuz şekilde cezaevlerinde bulunuyor.Yargıda bu konuda verilen kararlar adalete değil iktidarın isteklerine göre şekilleniyor. Hem yasal hem iktidarın fiili baskıları gazeteciler için Türkiye’yi yaşanmaz hale sokmuştur”dedi. Terörle Mücadele Kanunu’nun (TMK) en iyimser, en doğal yazı, haber, eleştirileri bile “terör örgütü üyeliği”ve “terör propagandası” kapsamına soktuğunu kaydeden Ahmet Abakay,“Başta Başbakanı ve iktidarın temsilcilerini , basın, düşünce ve ifade özgürlüğünü sağlamaya,baskıları ve otosansür iklimini ortadan kaldırmaya davet ediyoruz. Haksız ve hukuksuz şekilde ailelerinden ve mesleklerinden uzaklaştırılan cezaevlerindeki gazetecilerin özgürlüklerine kavuşmasını sağlamaya çağırıyoruz”diye konuştu.

“Haber yaptığımız için cezaevine atıldık”

Oda TV davasında tutuksuz yargılanan gazeteci Soner Yalçın ise mahkemelerin gazetecileri yaptığı haberden dolayı yargıladığını savunarak özetle şunları söyledi:

“Sizi haber yaptığınız için cezaevine atıyorlarsa orada ne adalet arayın ne de gazetecilik. Şimdi bizim başımıza gelen udur. Biz haber yaptıımız için, gerçeği yazdığımız için cezaevine atıldık. Bir hak aramak, gerçeği haykırmak istiyoruz diye bağırmak bu ülkede suç haline geldi. Gazetecinin bir tek görevi vardır oda gerçeği yazmak hangi siyasal iktidar olursa olsun gazetecinin tek bildiği doğru yol hakikate olan aşıklığıdır. Gerçeği görmek istemiyorsanız, gerçeği çarpıtıyorsanız siz gazeteci değilsiniz.”

“Terörist değil, gazeteciyiz”

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Genel Sekreteri Sibel Güneş ise gazetecilerin terörist olmadığını göstermek için toplandıklarını belirterek,“Hiç bir şey bu ülkede 62 gazetecinin tutuklu olduğunu, 200 gazetecinin cezaevine girip çıktığı gerçeğini ortadan kaldırmaz. Meslektaşlarımızın serbest bırakılmasını, gazetecileri terörist yapan yasaların düzeltilmesini istiyoruz”dedi. Türkiye Gazeteciler Federasyonu Başkanı Atilla Sertel de Türkiye’nin demokrasi, insan hakları, gazetecilerin tutuklanma istemi, düşünce ve ifade özgürlüğü açısından vahim yıllar yaşadığını söyledi. DİSK Basın-İş adına yapılan açıklamada ise “Neyin haber olup olmadığına hakim ve savcılar karar veriyor. Buradan Adalet Bakanlığı’na diyoruz ki; bir habercilik semineri açın ve gelip sizin hakim, savcılarınıza habercilik dersi verelim”diye konuştu.

Fotoğraf: Uğur Demir