Erkan Baş'tan Erdoğan'a: Bunu kötü bir espri olarak görüyoruz

<video:1146349>

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, TBMM'de basın toplantısı düzenledi. Salı günleri artık TİP adına açıklamalarda bulunacağını belirterek sözlerine başlayan Baş, bugün Dünya Çocuk Hakları Günü olduğu hatırlatarak, "Özellikle kız çocuklarımız küçük yaşta okuldan alınıyor. Sadece geçtiğimiz 10 yılda en az 62 çocuğumuz iş cinayetlerinde yaşamını yitirmiş durumda. Son 10 yılda çocuklara yönelik cinsel istismar 7 kat artmış, Türkiye çocuklarını koruyamaz hale gelmiştir. Üstüne basarak söylemek istiyoruz ki: Çocuktan anne olmaz, çocuktan işçi olmaz." dedi.

"BUNU KÖTÜ BİR ESPRİ OLARAK GÖRÜYORUZ"

Gezi Parkı direnişinin yeniden gündeme geldiğine değinen Baş, Gezi Parkı'nın hukuk dışı yıkımına karşı başlayan direnişin bir halk hareketi olduğunu vurguladı. Baş, Erdoğan'ın eline geçen her fırsatta Gezi Direnişini hedef aldığını kaydederek şunları söyledi:

Bu bir tesadüf değil. AKP Türkiye'yi, milyonlarca işçiyi teslim almaya çalışan bir siyasi hareket. Gezi Direnişi ise teslim olmayan bir halk iradesinin yansımasıydı. Geçtiğimiz günlerde Erdoğan yine Gezicileri hedef aldı. "Geziciler çevreciliği görsünler" ifadesini kullandı. Biz bunu kötü bir espri olarak görüyoruz. AKP dönemi, şehirlerimizin beton yığınına dönüştüğü bir dönem olarak tarihe geçmiş durumda. Gezi Direnişi tarih önünde haklı çıkmış bir direniştir. Gezi iktidarını her istediğini yapamayacağını gösteren tarihsel bir direniştir.

"BİR MUHBİR, BENİ VE ARKADAŞLARIMI İHBAR ETMİŞ"

Gezi Parkı Direnişi'nin yeniden gündeme getirilmesiyle çok boyutlu bir planın ortaya konulduğunu tespit ettiklerini aktaran Baş şöyle devam etti:

2016 yılında bir muhbir, aralarında benim ve yoldaşlarımın da bulunduğu bir grup sosyalisti emniyet binasına giderek ihbar etmiş. Gezi Direnişi'ne yönelik süren bu kampanya FETÖ'den bildiğimiz yöntemlerle ve daha vahimi onların hazırladığı dosyalarla ile sürdürülüyor olması. Bu muhbirin bizi de dahil ettiği ihbarın tarihi önemlidir. 15 Temmuz darbe girişiminden yaklaşık 3-4 ay önce oraya gidiyor ve cemaatçi polislerin aldığı bir ifade söz konusu. Sürece ilişkin soruşturmayı başlatan savcı FETÖ'den aranan firari bir şahıs. AKP iktidarının, bu FETÖ komplolarına sarılmasına, savcıların bir meczubun iddialarının peşine takılmasına gerek yoktur. Bizler kandırıldık diyen bir anlayışın parçası olmadık. Gezi Direnişi dahil, parçası olduğumuz binlerce eylemi tereddütsüz bir biçimde sahipleniyoruz.

"BU REJİMİ YIKMAK İSTİYORUZ"

Gezi Direnişi'nin başlatıcısı olmaktan gurur duyacaklarını belirten Baş, "Ancak bu, Gezi Direnişi'nin başından itibaren emek verenlere saygısızlık olur. Biz kitleselleştirmeye, yaygınlaştırmaya çalıştık. Bu direnişin yaygınlaştırılmasında bizim de emeğimiz var. Polis şiddetine direndik. Yargılandık ve beraat ettik. Katledilen arkadaşlarımızı unutturmayacağız. Biz halk düşmanı saray rejiminin tam karşısındayız. Bu rejimi yıkmak istiyoruz. Bu suçsa seve seve kabul ediyoruz." ifadelerini kullandı.

"PARTİMİZİ KURMAK İÇİN ABD'DEN İCAZET ALMADIK"

Partilerini kurmak için ABD'den icazet almadıklanın altını çizen Baş, "Sorosla, Kavala ile hiçbir bağlantım olmadı. Osman Kavala ile tanışmış da olabilirdim. Bu ne onları, ne de beni değiştirirdi. İktidar faşisttir. Bu faşizme direneceğiz. Kimler bu ihbarcı ile kimler çıkar ortaklığı kurduysa, kimler bu ihbarcının siyasi iddialarını besleyip onunla birlikte sosyalistlere karşı konum aldıysa, her kim Gezi'yi dış güçlerin oyunu olarak yaftalamaya çalıştıysa, onların da soysalistlere karşı düzenlenen komplonun parçası olduğunu görüyoruz ve mücadele etmeye devam edeceğiz. Eserleriyle övünsünler. "Bu daha başlangıç, mücadeye devam" sözünü dillendirmeye devam edeceğiz.

AİHM'İN DEMİRTAŞ KARARI

AİHM'nin tutuklu eski HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkındaki kararını da değerlendiren Baş, "Haksız ve hukuksuz uygulama sonucu cezaevinde tutulan sevgili Selahattin Demirtaş'ı yürekten selamlıyorum. AİHM kararıyla da tescillenen bu hukuksuzluğa derhal son verilmeli. Tüm siyasi tutsaklar serbest bırakılmalı" dedi.