Mine Sirmen: Direngen bir sevgi yumağı

Yaşama sevinci, direngenliğin gücüyle örülen sevgi yumağı..

Yayınlanma: 19.08.2019 - 20:58
Abone Ol google-news

12 Mart’ın Cumhuriyet gazetesi odaklı operasyonlarının sıcak günlerinde, başına bir şeyler gelenlerinden, öncelik sıralamasında yaşananlar arasında, ilk “Marko Paşa” ile başlayan İlhan Selçuk, Oktay Kurtböke tutuklamalarından galiba, kendiliğinden oluşan kadınlar arası aile dayanışmasının sıcak günlerinde.. Bir Handan Selçuk, bir Gufran Kurtböke’nin evlerinde başlayan gece buluşmalarından, gazete içi yönetim darbesinin ürünü Nadir Nadi’nin istifası ile, Berin Nadi’nin sofralarına sıçramada çok hızlı geçiş yaşanmıştı..

Arkası soluksuz İlhan Selçuk, Turhan Selçuk’u hedef alan işkenceli sorgulamalar, bir bölümü İstanbul Maltepe, çoğunluğu Ankara Mamak kışla içindeki Madanoğlu davası tutuklamaları, perşembe Maltepe’de yatanlar, pazar Mamak Kışlası’ndaki ziyaretlerin gerekleri.. Mine Sirmen, Mübeccel Ertem (Raif Ertem’in çiçeği burnunda eşi), bendenize en pratik, ortak, kuşetli tren yolculuğu düşmüştü.

Şen şakrak...

Zekâ fışkıran gözler, eksilmeyen gülüş, kabına sığmayan enerjiye, sevgiyi, toplumsal sorumlulukları abartmadan katma becerisiyle Mine Sirmen vazgeçilemez yoldaş oluvermişti. Mübeccel ile kapı komşu evlerde olmanın, birlikte hazırlanıp çıkabilmenin kolaycılığı da vardı. Aslında İstanbul’dan Anadolu yakasından aynı yolun yolcularıyla sayılarımız katlansa da, ortak alınan biletlerle hep yan yana kuşet yatakları paylaşan üçlü olmuştuk.

Mine, koskoca bir şirketin müdürlüğüne yükselmiş kıdemli hukukçu olarak, en ciddimiz olması gerekirken şen şakrak, muziplikleri ile Ali Sirmen’in daha yakından tanıdığım yapısıyla da uyumlu çıkışları, ağır yüklerle sıcakta yürümek zorunda kaldığımız yolların zorluklarını bile hafifletiyordu. Akraba olmadıkları için içeriye giremeden yükümüzü hafifletmede gönüllü iki sevgili dostu, İstanbul’dan Erol Toy ile Ankara’dan Uğur Mumcu’yu sevinçle karşılardık.

Mine Sirmen’in gerçek gücünü, direngenliği ile örülen sonsuz sevgi yumakları, ne yazık ki, sonraki yıllarda yaşananlarla, tanıklıklarımla katlanacaktı.. 12 Mart’ın bizleri de içine alan zorlu sınav günleri, Cumhuriyet gazetesi içinde yaşatılan bir yılı aşkın operasyon, 12 Mart’ın ürünü aile içi darbe, okurun direngenliği, zamanın ruhu ile at başı gelişmelerle, Madanoğlu davasının sonraki yıllarda düşmesi, Nadir Nadi’nin tekrar gazete yönetiminin başına geçmesi.. süreçleriyle olumlu bir dönüşümü üretecekti. Uğur Mumcu da aramıza katılmış olarak daha direngen, güçlü Cumhuriyet gazetesi ailesi, yazarları, çalışanları buluşması gerçekleşecekti..

Hızla 12 Eylül’e yürünen süreçler, provokasyonlar gündeme girecekti.. Kanlı 1 Mayıs zirve provokasyon sayılırsa da, Uğur Mumcu’nun katledilmesi aile içi yediğimiz vurgunlar içinde son basamak.

Mine Sirmen’i, Ali Sirmen’in eşi olmanın çok ötesinde, her darbe ataklarındaki kadın duruşları ile daha bir saygıyla izliyordum. Özgür Mumcu, Devrim’den sonra ikinci gerçek oğlu gibi. Asıl yakın sevdiceklerini önce yakalayan sağlık sorunları içinde, hepsini birden kucaklamak için koştururken, kendisinin yaşadıkları.. Çok ağır sağlık sorunları ile yıllarca süren, inadına, güçlü, her biri diğerinden beterinde, daha da direngen, onurlu savaşımı vermesi.. Gözlerinin içindeki gülüşü yitirmeden bir daha bir daha ayağa kalkışı, sevdiceklerini moral gücü ile ayağa kaldırışı...

Sevdicekleri onu hep gülümsemeyle, özlemle, onurla, ışıklar içinde yaşatacaklar..

Mine Sirmen’i uğurluyoruz

Cumhuriyet Vakfı Başkan Vekili, Yayın Kurulu Başkan Yardımcısı, gazetemiz yazarı Ali Sirmen’in 54 yıllık eşi avukat Mine Sirmen (77), bugün son yolculuğuna uğurlanıyor. Önceki gün yitirdiğimiz Mine Sirmen’in cenazesi Bebek Camii’nde kılınacak öğle namazından sonra Aşiyan Mezarlığı’nda toprağa verilecek. Avukat Mine Sirmen, uzun süredir akciğer kanseri tedavisi görüyordu. Mine Sirmen, 12 Eylül döneminde Barış Derneği Davası’nda yargılanan eşi Ali Sirmen’in avukatlığını da yapmıştı. 

 

 

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler