Yargı Ağar’ı yine duruşmaya getiremedi... Beraat ettirin rahatlayın

1990’lı yıllardaki faili meçhul cinayetlere ilişkin davanın bir numaralı sanığı Mehmet Ağar, müşteki avukatlarının tüm itirazlarına karşın Ankara’daki duruşmaya gelmek yerine video konferans sistemiyle ifade verdi. Ağar, hakkındaki tüm suçlamaları reddetti.

Yayınlanma: 03.07.2015 - 22:48
Abone Ol google-news

1990’lı yıllarda işlenen fail meçhul cinayetlere ilişkin davanın bir numaralı sanığı dönemin Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar, duruşmaya gelmek yerine video konferans sistemiyle ifade verdi. Ankara 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davaya İstanbul’dan görüntülü ifade veren eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar için İstanbul’da duruşma salonunun kapıları kilitlendi.

Ağar, hakkındaki cinayet suçlamalarına “hayal ürünü” derken yasadışı hiçbir faaliyeti olmadığını söyledi. Duruşmada, “devlet-mafya-siyaset” kirli ilişkilerini ortaya çıkaran kazanın ardından Susurluk raporunu hazırlayan dönemin Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı Kutlu Savaş, tanık olarak ifade verdi. Savaş, o dönem yaşanan cinayetlere ilişkin “Herkesin bilgisi vardı herkes bir şeyleri takdir etti. En azında uygun gördü. En azından ses çıkarmadı” dedi. Ağar, ifade vermek üzere sabah saatlerinde korumalarıyla birlikte Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na geldi. Ağar, Ankara’da görülen duruşmaya Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı.

Ayrıcalığı nedir?

90’lı yıllarda öldürülen avukat Yusuf Ekinci’nin oğlu avukat Sertaç Ekinci, sanığın yargılama başından bu yana duruşma salonuna getirtilmediğine dikkat çekerek, “Bu sanığın ayrıcalığı nedir. Kenan Evren ve Süleyman Demirel’in cenaze törenlerine katıldığını gördük. Buraya niye getirilmiyor” dedi. Ağar, kimlik kontrolü sırasında emekli vali olduğunu ve üzerinde herhangi bir mal varlığı bulunmadığını sadece 6 bin lira geliri olduğunu, eşinin üzerinde bir ev ve arabası bulunduğunu açıkladı. Ağar, sıkıntılı bir dönemde Emniyet Genel Müdürü olarak görev yaptığını belirterek suçlamaları reddetti.

Kayıp silahlar sorusu

Kayıp Uzi silahlarıyla ilgili sorulara yanıt veren Ağar, “Ben lojistik sorumlusu değilim. Uzi silahlar alındı, kime verildiğini de ben bilmem” yanıtını verdi. Avukatların ısrarlı olarak “Uzi marka silahları Korkut Eken’e siz mi verdiniz” sorusuna da Ağar, “Bu konuyla ilgili tahkikatlar yapıldı. Gerekeni yaptılar ve sonuçlandı. Şahsıma yönelik hiçbir şey söz konusu değildir” karşılığını verdi. 19 faili meçhul cinayetle ilgili olarak suçlandığının hatırlatılması üzerine Ağar, “Bunların hepsi hayal mahsuludur. Şahsıma yönelik iftiradır” dedi. Duruşmada o dönemde Susurluk raporunu hazırlayan dönemin Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı Kutlu Savaş da tanık olarak dinlenildi.

Yeşil’in banka hesabı

Savaş, Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım’ın Ziraat Bankası’ndaki hesabına yüklü miktarda para havalesi olduğunu belirlediğini kaydederek “Kimin havale ettiğini bilmiyorum. Bu para Yeşil’de zannetmeyin değerlendirmesinde de bulunmuştum. Devletin gizli kayıtlarına bakılırsa devlet her şeyden haberdar” dedi.

 

‘Müda hille rin de katıldığı duruşmada ifade vermeliydi’

KESK’e bağlı Tüm Bel-Sen’in kurucusu ve Onursal Başkanı İkram Mihyaz’ın 22. ölüm yıldönümü bugün. Soruşturma, 20 yıllık zamanaşımı dolduğu gerekçesiyle kapatıldı. Suç delili olan kanlı gömlek ve boş kovanlar imha edildi. Ailenin avukatı Metin İriz, takipsizlik kararına itirazı reddedilince, Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. Mihyaz öldürüldüğünde, oğlu 3 yaşındaydı. Mehmet Ağar ise Emniyet Genel Müdürü olarak görev yapıyordu. Ankara’da görülen duruşma için Ağar’ın İstanbul’dan talimatla ifadesinin alınmasını eleştiren İriz, “Biz talimat yerine müdahillerin de katıldığı duruşmada ifadesinin alınmasını isterdik. İkram Mihyaz cinayeti de yasadışı olarak Tansu Çiller ve Mehmet Ağar’ın kurduğu iddia edilen Kamu Güvenliği Birimi’nin icraatlarından biri olarak gözüküyor” diye konuştu.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler