Medya: Yalan, Uydurma Haber, Otosansür

18 Haziran 2018 Pazartesi

İlgi duyanlar gördü, duydu, üzerinde konuştu tartıştı. Oxford Üniversitesi Reuters Enstitüsü her yıl olduğu gibi bu yıl da dijital medyanın durumunu haberde doğruluk açısından ele aldı. Önce bu haberin duyuruluşu ile ilgili bir yanlış anlamayı düzeltelim. Araştırmanın “Türkiye’de haberlerin yüzde 49’u uydurma” şeklinde sunulması yanıltıcı olabilir. Reuters Enstitüsü’nün araştırmasının Türkiye konusundaki bulguları Türkiye’den araştırmaya katılan dijital medya izleyicilerinin düşüncelerini yansıtıyor. Bu veri, Türkiye’de uydurma haber sayısının yüzde 49’dan çok daha yüksek olduğunun kanıtıdır.
Araştırmanın net ve acı sonucu şöyle: “Geçen hafta içinde aşağıdakilerden hangileriyle bizzat karşılaştınız” sorusunu Türkiye’den katılımcıların yüzde 49’u “Siyasi veya ticari sebeplerle tamamen uydurma haberler” diye yanıtlamış. Katılımcıların yalnızca yüzde 38’i haberlere güveniyor. Öyleyse durum vahimdir.
Daha da vahim sonuçlar var: Katılımcıların yüzde 65’i iktidar sahipleriyle sorun yaşamamak için internette siyasi görüşlerini açıklamaktan kaçınıyor. “İnternette siyasi görüşlerimi açık bir şekilde ifade etme konusunda dikkatli düşünme eğilimindeyim, çünkü bu durum yetkililerle sorun yaşamama sebep olabilir” seçeneğine Türkiye’den anketi cevaplandıranların yüzde 65’i katılıyor. Bu da gösteriyor ki otosansür konusu gazetecilerin baskı karşısında gerilemesi olmakla kalmıyor, okuru, izleyiciyi de otosansüre zorluyor. Bu konuda da Türkiye lider.
Raporun genel sonucunda da Türkiye, medyanın durumuna ilişkin pek çok konuda üst sıralarda yer alıyor. İzleyicilerin güven duydukları medya kuruluşları sıralamasında Cumhuriyet dördüncü sırada. Yandaş medya ise alt sıraları paylaşıyor.
Özeti, seçimlere bir haftadan az bir zaman kaldı, bizim bulgularımız, uydurma haber konusunda Oxford Üniversitesi Reuters Enstitüsü’nün bulduğu sonuçların epeyce geride kaldığı yönündedir. Gelişmeler oranların çok daha yüksek olması gerektiğini gösteriyor.
Yalnızca Suruç olayı ile ilgili iktidar kanadının dezenformasyonunun medyada karşı görüşlere tek bir satır bile tanınmadan, daha da renklendirilerek, uydurma katsayısını iyice yükselterek verildiğine tanık olduk. Şaşırmadık ama utandık...

Bu kitabı edinmeyi, okumayı unutmayın
Hürriyet Gazetesi Okur Temsilcisi - Ombudsmanı değerli dostum Faruk Bildirici deneyimlerini “Günahlarımızda Yıkandık” başlığı altında hep el altında tutulması gereken bir kitapta topladı. Ayrıntı Yayınları’nın özenli ve hızlı çalışmasıyla eser bize ulaştı. Yalnız gazetecilerin değil, basılı olsun, dijital olsun medya izleyicilerinin kitabı edinmesinde ve okumasında büyük yarar var.
Meslektaşımı kutluyor, okurlarımı da çalışmayı okumaya çağırıyorum.

Bağımsız bir sisteme gereksinim var
Eski bir Cumhuriyet okuru ve abonesiyim ve Cumhuriyet gazetesini desteklemek gerektiği bir dönemde yaşadığımız için, nedeni malum uzun bir aradan sonra bugün aboneliğimi yeniledim. Ne var ki Cumhuriyet okumak için big brother’ın sağ kolu Google ve Adobe Flash Player abonesi de olmak gerektiğini fark ettim. Biraz hayal kırıklığı! Cumhuriyet’e yakışır bağımsız bir yazılım sistemi üzerinde düşünmeye başlasanız derim. Saygılar... Faruk Timuroğlu

KISA KISA
Uçakta sigara içmek ve düşünce özgürlüğü!
Cumhuriyet’in düzenli takipçisi ve destekçisi olarak yanlış olanları söylemeyi kendimde bir hak olarak görüyorum. Aşağıda linkini verdiğim haber, internet sitenizde yer aldı. Maalesef “el insaf” demek durumunda kaldım. Ben de dahil çok büyük bir kitle mevcut düzenin ortadan kalkmasını ve Türkiye’nin tekrar olması gereken çizgiye dönmesini istiyor. Ama bunu ne pahasına olursa olsun mantığıyla yapamayız.
Kibirli bir ekran şahsiyeti, kendisinin de çok iyi bilmesi gereken ve her uçuşta hatırlatılan bir kuralı hiçe sayıyor, sigara içiyor, yok efendim “bir kere çektim, hatırladım, söndürdüm” gibi belki çocukları inandırabilecek bir argüman geliştirip bir de görevini yapan personelin fikirlerinden dolayı (herhalde elinde insanların fikirlerini beyinden okuyan bir röntgen cihazı taşıyor yanında bu zat!) kendisini böyle bir muameleye tabi tuttuklarını iddia ediyor.
Bu beyefendi kendini savunmak için böylesi çarpık bir teorinin ardına sığınma ihtiyacı duyabilir. Ancak Cumhuriyet buna alet olmamalı. Sevgiler... Serdar Köse

Bir karar verelim artık
Gazetemizin yazarı Sayın Ceyda Karan Suriye’nin Menbiç kasabasının adını “Menbiç” olarak, Sayın Duygu Güvenç bu kasabanın adını “Mınbiç” yazmış. Bir kasabanın adı bu kadar mı değişik yazılır. Hangisi doğruysa Türkçede nasıl denilecekse bulalım, bilelim, biz de öyle okuyalım. Teşekkür ederim. Ali Durmaz

İlgi çeksin diye saçma başlık atılır mı?
Sevgili Cumhuriyet gazetesi, her gün işe başladığımda “GAZETEMİ- ZİN” web sitesini açıp gündelik olaylara, spora, yaşama vb. haberlere siteden ulaşıyorum.. Ayrıca Twitter üzerinden de takip etmekteydim.. bıraktım. Sebebini örnekle açıklayacağım; “63 yaşındaki kadın mürekkepbalığından hamile kaldı” gibi sığ başlık atıp içeriğine saçma sperm döllenme gibi haber koyarsanız sizi okumamaya karar vereceğim. Özellikle bu maili atmamın nedeni “Lütfen bu ilgi çekici diye attığınız başlıkların altındaki haberleri başka ilgi çekici başlıklar ile sunun”. Sabit bir kitleniz var web üzerinden sizleri okuyan... Saçma başlıklarla insanları uzaklaştırmayın. Başlık: Mürekkepbalığı kadının ağzında döllendi! buyrun ilgi çekici başlık.. dikkate alın almayın.. benim şikâyetim bu, cevap verecekseniz başlığı değiştirerek ilk adımı atabilirsiniz... İyi günler. Murat Özçelik

Müşterilerime Cumhuriyet sunmalıyım
Merhaba, öncelikle yayın hayatınızda başarılar diler, bu güzel gazete için ekibinize teşekkür ederim. İşyerinde müşteriler için her gün gazete alan biriyim. Her gün farklı bir gazeteyi karışık olarak almaktayım. Size müşterimin istediği gazeteyi tarif etmek isterim. Bu gerçekleşirse işyerine sadece bir gazete alırım, o da Cumhuriyet olur. Dolu bir haber gazetesi olmasına rağmen magazin kısmı pek az, renkli sayfalarına iki adet de magazin ayrılsa, iki sayfa kadar da çözülmesi orta düzeyde bir büyük bir küçük kare bulmaca, sudoku, 7 farkı bulunuz gibi basit, gençleri ve çocukları da işin içine katacak iki sayfalık günlük bulmaca eki eklense, birçok insanın okuduğu o üçüncü sayfaya da yer ayırırsanız seviniriz. Görmek istediğimiz, günlük hayat sıkıntısından bir anlık sıyrılmamızı sağlayacak günlük güzel haberlerden bir iki haber de 2 ya da 3. sayfada paylaşılırsa güzel olmaz mı? Ne dersiniz? Saygı ve sevgilerimle... Özgür Güreş



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Sondan Bir Önceki 7 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları