Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Tek adam niçin yönetemez?
24 Haziran seçimlerinin kaygı verici sonucu, bu seçimleri bir liderin ya da bir partinin
kazanması veya kaybetmesi değildir...
Bu seçimlerin ülke açısından sorun yaratacak sonucu, Demokratik Parlamenter Rejimin sona erdirilmiş ve Tek Adam Rejimi’nin, (ucube de olsa) bir Anayasa’ya bağlı olarak yürürlüğe girmiş olmasıdır.
Çünkü Türkiye’nin önündeki sorunları, bir Tek Adam Rejimi ile aşabilmesi pek olanaklı görünmemektedir.
***
1) Türkiye bugün, Temel Hak ve Özgürlükleri askıya alınmış, medyasına, üniversitelerine el konmuş, çağ gerisi bir eğitime mahkûm edilmiş olarak, adına “Demokrasi” denilemeyecek bir rejim ve bu rejimin yarattığı siyasal bunalım ile karşı karşıyadır.
Bu bunalımı, ne kadar bilge olursa olsun, tek bir kişinin aşması olanaklı değildir.
Üstelik, bu bunalımı zaten, kendisi için Tek Adam Yönetimi üretilmiş olan lider yaratmıştır.
2) Ülke ekonomisi de, hem uluslararası eğilimlerden kaynaklanan hem de yanlış ekonomik politikaların sonucunda ortaya çıkan başka bir ciddi bunalımla karşı karşıyadır.
Bu bunalımı da tek bir kişinin kararlarıyla aşmak olanaklı görünmemektedir.
Üstelik, ülkeyi bu ekonomik çıkmaza da kendisi için Tek Adam Yönetimi modeli biçilen lider sokmuştur.
3) Dış politikada, gerek bölgesel sorunlar, gerekse bu sorunlar karşısında izlenen yanlış politikalar, Türkiye’yi çok ciddi uluslararası askeri ve siyasal çıkmazlarla karşı karşıya bırakmıştır.
Bu sorunların da tek bir kişinin kararlarıyla aşılması beklenemez.
Hele bu kişi zaten bu sorunları yaratan sürecin başındaki lider ise.
4) Üstelik ülke, kendisine Tek Adam Yönetimi tevdi edilen lider tarafından ortadan ikiyi bölünmüş, halk birbirine düşman edilmiş ve yönetime her kim gelirse gelsin, bir “milli mutabakat”, “ulusal uzlaşma” olasılığı ortadan kaldırılmıştır.
Yani Tek Adam Yönetimi’ni uygulayacak olan liderin arkasında yeterli bir destek yoktur.
5) Önemli bir nokta da, ülke yönetiminde, liyakatin bütünüyle ihmal edilerek bütün görevlere, layık olanların değil, “evet efendimci” militanların getirilmesinden dolayı, “Ortak aklın” veya “Devlet aklının” tahrip edilmiş olmasıdır.
6) Son bir nokta da, bütün Tek Adam Yönetimlerinin ortak hastalığının, liderin etrafının akıllı ve yetenekli değil, dalkavuk ve yeteneksiz kişilerce sarılmasının, bu yönetimde de ortaya çıktığı gerçeğidir.
***
Tek Adam Yönetimi, zaten büyük bir bölümünü kendisinin yarattığı ülke sorunlarını çözemeyecek, ama bedeli halk ödeyecektir.
Bu nedenle yılmadan usanmadan, Ortak Aklı, Hukuk Devletini ve Demokrasiyi savunmaya devam etmek gerekiyor:
DİREN ORTAK AKIL...
DİREN HUKUK DEVLETİ...
DİREN DEMOKRASİ!
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Türkiye'deki sağlık sistemi ne durumda? Mersin Tabip Oda
- Çorlu tren faciası davasında 6 yıl sonra karar çıktı!
- Beslenme çantalarının içi boş kaldı...
- Böylesi görülmedi: Tavuk mu horoz mu?
- Özel yeni üye kampanyasını başlattı
- Bugün 23 Nisan! Arşiv görüntüleriyle Meclis'in açılışı..
- Erdal Sağlam'dan ekonomi analizi!
- Belediye başkanı 'sıkıntı olmayan belediyemiz yok' dedi
- Özdağ'dan hükümete Dünya Bankası tepkisi
- Meclis'te gerilim
En Çok Okunan Haberler
- Kayyum rektörün paylaşımına tepki
- Kadınları 'çarşaf'a çağırdılar
- Taksim bombacısı için karar çıktı
- Metin Külünk'ten, Şimşek'e 'fotoğraflı' uyarı
- Altın fiyatları güne nasıl başladı?
- Mersin’de hasat başladı: 150 bin ton rekolte bekleniyor!
- Özgür Özel 'kırmızı motosiklet' sözünü tuttu
- Nihal Candan için yeni karar
- Mükemmel koca olan 4 burç
- Perinçek’in danışmanı Adanur tutuklandı