Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
‘Teslimiyet’
Yazının başlığını oluşturan bu Arapça sözü, R.T. Erdoğan’ın ne denkli “zevkle” kullandığını bilmem ki anımsar mısınız değerli dostlar?
Erdoğan, partisi AKP’nin, İstanbul İl Başkanı değişimi töreninde yaptığı konuşmada üstüne basa basa kullandı bu “Teslimiyet” sözünü.
Şöyle dedi: “...bu devir teslimden sonraki süreç, yerel seçim, parlamento ve Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ile ilgili seçimler. Bunlar için her şeyden önce, ‘sadakat’ ve ‘teslimiyet’ ”...
Demek hem “sadık” olunacak, hem de “teslim”...
Ve bu “teslimiyet”in nasıl olacağını da, “Hasbi (karşılıksız) olarak!” diye vurgulayıp sürdürdü: “Ben değil, biz olmaya mecburuz (...) bütün işlerinizde ‘istişare’ edin!”
Çok iyi, pek güzel; ne ki, bakın nasıl bağlıyor: “İstişarenin nihai (son) kararını verecek olan ‘merci’ de bu toplantının lideri kim ise, odur!”
Kuşkusuz “Erdoğan!”.
AKP’nin Düzce Milletvekili’nin dediği gibi, “Allah’ın bütün vasıflarını taşıyan Erdoğan!” (14.1.2014)
Öte yanda, Arapça “teslim”den türetilen “teslimiyet”in sözlük anlamına gelince, şunlar sıralanmış: “Baş eğme, dayanamayıp pes etme, kabul etme, razı olma ve boyun eğme”...
Ve değerli dostlar, halktan tüm bunları içeren bir “Teslimiyet” isteyen Erdoğan’ın, bunu istemekte ne denli “haklı olduğunu (!)” da, bir iki örnekle anımsayalım diyorum.
“Sağlık Bakanlığı’nın tespitine göre sağlık çalışanları, atamalarının ‘liyakat ve yeterlik’ esası yerine, ‘politik ve siyasi tercihler’e göre yapıldığına inanıyor”muş... Üstelik bu konu -ya da sorun-“ücret sorunu”nun hemen ardında yer alıyormuş. Peki, “Teslimiyet” bu soruna çözüm getirebilir mi? “Siyasi tercih”, bu “Teslimiyet”in temelini oluşturduğu bilindiğine göre... Ne dersiniz?
Anımsanacağı gibi, işsizleri korumak amacıyla kurulan, “İşsizlik Sigortası Fonu”nun, bu yılın ilk sekiz ayındaki birikiminin -uygulama gereği-“yüzde 43’ü”, işverenlere yapılan teşvikler, “yüzde 28”i, işbaşı eğitimi için ayrıldıktan sonra, işsizlere ödenecek miktar “yüzde 27” seviyesinde kalmış... Bu da böyle bir ‘Teslimiyet’ uygulaması mı?
Ne var ki değerli dostlar, “teslimiyet”in en özgün olanı da, Diyanet İşleri Başkanımızdan geldi: “Medrese ile Akademi birlikte hareket etmelidir!..” diyerek.
Bu nasıl olacak derseniz yanıt şöyle: “Medrese ve akademik ilim birlikte hareket etmelidir. Bilgiye ulaşmak ve aralarında yakınlaşmak, birbirlerinden istifade etmeleri çok faydalı olur. Yani medrese akademiden, akademi de medreseden istifade etsin. Bu şekilde ilmi faaliyetlere adım atılmış olsun!..”
İnsan bunları duyunca, okuyunca Batı’da dört yüzyıl süren “Aydınlanma” dönemini, bilimin, “değişmez, değişemez kurallar”dan bağımsızlığı için verilen savaşın, savaşımın anlamını daha iyi anlıyor; kuşkusuz, Doğu’nun İslam Dünyası’na, “1923 Anadolu Aydınlanması” ile sunulanları da... Ve savaşımın sürdüğünü de...
Ne ki yılmak yok!
Öyle değil mi değerli dostlar?
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Özel'den '1 Mayıs' açıklaması
- Tuncer Bakırhan'dan Saraçhane'de '1 Mayıs' mesajı
- Taksim'de 1 Mayıs ablukası
- Ekrem İmamoğlu'ndan 1 Mayıs mesajı...
- Bir süredir kendinizi kötü mü hissediyorsunuz? Depresyon
- Türkiye'deki sağlık sistemi ne durumda? Mersin Tabip Oda
- Çorlu tren faciası davasında 6 yıl sonra karar çıktı!
- Beslenme çantalarının içi boş kaldı...
- Böylesi görülmedi: Tavuk mu horoz mu?
- Özel yeni üye kampanyasını başlattı
En Çok Okunan Haberler
- 'Asgari ücrete zam yapılmadığı takdirde...'
- Otopsi görüntüleri ortaya çıktı
- DİSK ve KESK Taksim'den vazgeçti
- İstanbul Valisi Gül'den 'gözdağı'
- Kıdem tazminatı için yeni formül
- Melih Gökçek'ten miras kaldı
- Eylemcilere polis müdahalesi!
- Erkan Baş'tan polise: 'Bağırma'
- Dünya'nın ikizi bulundu!
- Özgür Özel, polislere çağrı yaptı!