Yerel Seçimin Düşündürdükleri!

02 Nisan 2019 Salı

Pazar günkü yerel seçimler, AKP’de “metal yorgunluğunu”, bu kez daha iyi ortaya koydu!
AKP Reis-i Umumisi de son konuşmasında bu gerçeği şu sözlerle kabul etti:
“Bazı yerlerde kaybetmiş olmamızın sebebini, kendimizi yeterince anlatamamış, gönüllere girememiş olmamıza bağlıyorum...
Eksiklerimiz varsa, bunları düzeltmek, bizim boynumuzun borcu. Bu durumun sebebini halkımızda değil, kendimizde arayacağız. Yarın sabahtan itibaren eksiklerimizi tespit ve telafi çalışmalarına başlıyoruz. Yüksek Seçim Kurulu seçim sonuçlarını açıklayıncaya kadar itirazımızı da yapacağız. Netice alsak da almasak da...
‘Biz böyle bir sonuç beklemiyorduk!’ diye bir şey yok. Yüzde 52 oy almış bir partimiz var. Bu seçimin birinci partisi AK Partidir...” (Yüzde 52 mi, yüzde 44 mü?)
İstanbul hakkında ise “büyük ikramiyeyi” değil, “amortiyi” kazandığını şöyle açıkladı:
Halkımız, büyükşehiri belediye başkanı olarak verse dahi, ilçeleri yine ne yapmış? AK Parti’ye vermiş...

***

“Reis-i Cumhur” unvanını seçimlerde unutup muhalif halka “zillet, illet” diyen AKP Reis-i Umumisi anayasanın 103. maddesindeki şu andını çiğnedi:
(...) üzerime aldığım görevi tarafsızlıkla yerine getirmek için bütün gücümle çalışacağıma Büyük Türk Milleti ve tarih huzurunda, namusum ve şerefim üzerine ant içerim. (...)
Ancak, seçimden 2 gün önce “andını” anımsayıp “82 milyonun cumhurbaşkanıyım!” demek zorunda kaldı.

***

Seçim meydanlarında kül bırakmadığı konuşmalarında dinleyenlerine yönelttiği, “AKP’ye oy verecek misiniz” sorusuna, çığlıklarla karışık, “Evet!” yanıtını alınca, “Peki, Kuran’a el basar mısınız” diye ikinci bir soru soruyordu.
Oysa anayasanın aynı maddesindeki andı şöyleydi: (...) laik Cumhuriyet ilkesine bağlı kalacağıma (...)
Bolca anayasa ihlallerinin, yargı makamlarınca neden dikkate alınmadığını doğrusu anlayamadık!

***

Cumartesi günkü Cumhuriyet’te “İşte ekonomide Türkiye gerçekleri” başlıklı kıyaslamada şu veriler vardı:
• 1988-2002 arasında işsizlik yüzde 8 iken, 2008’de yüzde 10.7 olmuştu. İşsiz sayısı 4.3 milyon idi... (Merak ediyorum bu işsizler acaba hangi partiye verdiler?)
 Borç 1 trilyon 120 milyon liraydı ve dış borç ise milli gelire oranla yüzde 56.7 ile rekor kırmıştı.
 2002’de dolar 1.52 TL iken, 6.90 TL’ye bile çıkmıştı.
 Gıdada enflasyon 6.2 iken, geçen yıl sonunda yüzde 24.5’e çıktı...
AKP Reis-i Umumisi, geçen hafta “Ben de ekonomistim! Enflasyonu, döviz kuru istikrarını sağlamaya kararlıyız...” dedi. Peki, 17 yıldır “ekonomistliğini” neden uygulamadı?
İstanbul İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi’nin 1981 tarihli “geçici” belgesinde AKP Reis-i Umumisinin “orta” derece ile “mezuniyeti” belirtiliyor. AKP Reis-i Umumisinin “ekonomistliğinin” derecesine göre Türk ekonomisinin durumu daha iyi anlaşılmıyor mu? İnşallah diplomasının aslını da almıştır!

***

Bu seçimlerde olan MHP’ye oldu! Devlet Bahçeli, 3 Haziran 2015’te Kahramanmaraş’ta veryansın ettiği AKP Reis-i Umumisine pazar günü “Cumhur İttifakı” şemsiyesi altında baston rolü oynayıp destek verdi.
Ancak 2014 seçiminde yüzde 17.68 oranında oy alırken, pazar günü yüzde 7.31’de kaldı. MHP’den doğan İYİ Parti ise 7.45 oranı ile önüne geçti... Anlaşılan MHP’ye tarih sayfalarında yol görünüyor!

YSK’ye Okur Soruları!
İki okurumdan gelen ve YSK’yi de ilgilendiren sorular içeren iletileri birleştirerek şöyle sunuyorum:
“Cumhurun (halkın) başı günümüzde AKP’nin reisi rolü seçim konuşmaları için bir kentten bir kente uçup durdu. Kullandığı uçaklar ve taşıt araçları, Cumhurbaşkanlı’ğının mı, AKP’nin mi? Masrafları, devletin cebinden mi, AKP’nin cebinden mi, halkın cebinden mi çıktı? Belgeleri açıklanabilir mi?
TV’lere ve basına verilen reklamların faturalarının bedelleri Cumhurbaşkanlığı örtülü ödeneğinden mi, AKP’den mi ödendi? Yoksa yandaş medya patronlarının hediyeleri mi?
Konuşmalar sonrasında ‘kenevirli torbada dağıtılan sürpriz çaylarının’ faturasını kim ödedi?”  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları