Cüneyt Arcayürek

Özgürlüğün Bu Kadarına da!..

27 Kasım 2013 Çarşamba

Ekonomide 10 büyük devletten biri olacağız diye toplumun beynini yıkıyorlar ama bu övünmenin dışında pek çok alanda dünyada son sıralarda yer aldığımızı tabii söyleyemiyorlar...
Türkiye dışında kadına şiddetin her gün bir iki kanlı örneğini yaşayan Batılı bir ülke var mı Avrupa coğrafyasında?
Ama İslam dünyasında ikinci sınıf insan kabul edilen kadın; ya Suudi Arabistan’da olduğu gibi otomobil kullanması bile yasak ya da kocası tarafından hemen her gün dövülüyor.
Bizde hem dövülüyor hem de katlediliyor.

***

Bu hükümetin başındaki çok Müslüman kişi de ikide bir kadını oy nedeniyle övmek gerektiğinde; ya “Cennet kadının ayakları altındır” diyor ya da rahmetli annesinin ayağını öptüğünü söylüyor.
Fakat, 25 Kasım’da Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Dayanışma ve Mücadele Günü’nde; Diyarbakır’da bir çocuk sahibi gencecik, üstelik hamile kadını bir erkek; cennet ayaklarının altındadır demeden poşuyla…
…bir diğer erkek dedikleri başka bir hayvan; Balıkesir’de eşini çamaşır ipiyle boğarak öldürdü.
Eski kız arkadaşını, okulda sınıfa girerek arkadaşlarının, öğretmenin gözü önünde yüzünden bıçaklayan da bu ülkede kadına şiddetin en genç örneği!

***

Türkiye kadına şiddet olaylarında dünya sıralamasında üst sıralarda.
Kadın-erkek eşitliği sıralamasında 136 ülke arasında Türkiye 120’inci!
Dünyada Kadına Şiddete Karşı Dayanışma ve Mücadele Günü’nde ne Çankaya’dan
ne de Başbakanlık’tan kayda değer bir açıklama, bir mesaj geldi.
Zaten bu konuda her gün medyada eksik olmayan kanlı örnekler varken ne diyebilirlerdi ki…
Cennet kadının ayakları altında diyecek olsalar; bizde kadın bıçak altında!
Üstelik Başbakan, kadını çocuk üretme aracı gibi gören anlayış sergiliyor.
Güya nüfusu genç millet yaratma gerekçesiyle bir değil, iki değil, artık üçü de az buldu... Kadını dört çocuk yapmaya teşvik ediyor.

***

Bu iktidar geçmişe o denli önem veriyor ki; bir zamanlar sinemalarda, stadyumlarda isteyene limonata, isteyene gazoz diye bağırarak izleyiciler arasında gezen ayaklı büfelerin alıcı çağrılarını…
…kapatılan dershaneler ne olacak sorusunu yanıtlayan, ME Bakanı Nabi Avcı benzer biçimde yeniledi:
“İsteyene özel okul, isteyene açık lise!”

***

Kimi örnekler önümüzde dururken; 11 yıldır her alanda özgürlüğü tepe yepe kullandığımızı yadsıyamayız herhalde:
Baksanıza Başbakan’ı ile kimi önemli konularda ters düşerek dik durdu diye alkışlanan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç; ABD’de Türkiye’de basın özgürlüğünün alabildiğince geniş olduğunu, hapishanelerde gazetecilikten değil, üç beş kişi dışında kalan 100’e yakın gazetecinin terör suçundan hüküm giydiğini savunduğuna ve...
…kesin ihraç talebiyle haysiyet divanına gönderilen Kütahya milletvekili İdris Bal; ne demek ya? Biz sürü müyüz diyebildiğine ve de hâlâ AKP’li vekil olduğuna göre, iktidar partisinde parti içi demokrasi ve özgürlük olmadığı iddia edilemez elbette!
Özgürlüğün bu denli geniş kullanılmasından yakınan Başbakan RTE de; Rusya lideri Putin’le her buluşmasında; ikide bir “Bizi de Şanghay İşbirliği Örgütü’ne alın” diye ricacı oluyor.
Ülkemizdeki yarım yamalak özgürlükten çok ama çok sıkılmış olmalı ki…
…demokratik kuralların her alanda hasıraltı edildiği Şanghay İşbirliği Örgütü üyeleri arasında yer almaya hevesli görünüyor...
Yalçın Doğan’ın yazdığına göre Dünya Demokrasi Endeksi’ndeki 167 ülke arasında Rusya karma rejimle 102’nci, 138’inci sıradaki Çin başta üye diğer Asya ülkeleri otoriter rejim altında.

***

RTE’nin Putin’e Şanghay örgütüne üye olma talebini ikide bir yinelemesini siyaset ve medya dünyamız ciddiye almadı. Şaka şaka diye yorumladı. Hiç değinmiyor.
Oysa her şakanın altında gizlenen bir gerçek vardır!  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Viraj ustası 10 Mayıs 2015
Ya sen nesin? 9 Mayıs 2015
Anlamaz 8 Mayıs 2015

Günün Köşe Yazıları