Meriç Velidedeoğlu

‘İslam’da Değişime Çağrı mı?

16 Ocak 2015 Cuma

“Her sabah dünyanın yeniden kurulduğu doğru ama, her sabah ‘İslam’ dünyası için yeni bir acıdır, yeni bir kaostur; yeni bir sorundur (...) Bugün gördüğümüz vahşet, hepimizin yüreğini yakan İslam dünyasında -ki başka bir yerde bunlar yaşanmıyor- ne kadar ‘melanet’ varsa, günümüzde bunun adına ‘terör’ diyebiliriz, ‘hepsi İslam dünyasında...” Hürriyet (11.12.2014)
Bu söylem, “IŞİD”in Ayn-el Arap’ta “İslam” adına yaptığı vahşeti kınayan TBMM Başkanı “Cemil Çiçek”e ait...
“İslam’ın yüzlerce yıldır yerleşmiş, ancak Müslüman dünyada bir nevi ‘yıkım kaynağı’ haline gelen bazı uygulamalarında, ‘reform’a gidebilmek gerekir!” diyen Mısır Cumhurbaşkanı Sisi, ardından da “Dinde ‘devrim’e ihtiyacımız var!” seslenişiyle İslam dünyasına tarihsel bir “çağrı” yapar; “Charlie Hebbo”ya yapılan saldırıdan sonra. Cumhuriyet, (10.1.2015)
Ayrıca Cumhurbaşkanı “Sisi” bu çağrısında, “İslam”ın temel dayanaklarından biri olan “Cihat”ın da gözden geçirilmesini ister.
TBMM Başkanı “Cemil Çiçek” de konuşmasını: “Konserve çeşidinden fazla Müslümanlık çeşidi çıktı. Şimdi bunun bir ‘kalitesi’, bir ‘standardı’ olması gerekmez mi” sorusuyla noktalar.
Herhalde “C. Çiçek”, ortaya dökülen onca Müslümanlık çeşidinin değil, “İslam” dininin bir niteliğinden, bir standardından söz ediyor.
Kendisinin de bildiği gibi, kuşkusuz İslam dinini de belirleyen “nitelikler” var; Cumhurbaşkanı Sisi’nin yeniden gözden geçirilmesini istediği “Cihat” bunlardan biri. “Cihat”ın anlamının “savaş” olduğu, ama “din uğruna” yapılan savaşı içerdiği, “kâfirler”e -İslamı tanımayanlara- karşı yapıldığı, ayrıca “şehitlik mertebesi”ne ulaşmanın yolu olduğu da bilinir.
“Cihat” ve “Cihat”ın nasıl yapılacağı, düşmana ne ceza verileceği en ince ayrıntılarıyla başta “Kutsal Kitap” olmak üzere “Sünnet” (Peygamberin söyledikleri, yaptıkları) ve “Hadis”lerde yer alır.
Dindeki bu tür düzenlemelerden yararlanan “Batı ve emperyalist” güçlerin, “İslam”ı “inanç” boylamından ayırıp “şiddet”in ve “terör”ün kucağına atmakta hiç de “zorluk” çekmedikleri ortada.
Bütün bunların bilinmesine karşın, Mısır’daki “El Ezher Üniversitesi”nin, “Charlie Hebdo”ya yapılan saldırı sonrası, “İslamın her türlü şiddeti reddettiğini” bildirmesinin, Suudi Arabistan’ın, Katar’ın, “gerçek İslam bu değil” diyen kınamaları, birbiri ardınca dünya kamuoyuna duyurmaları, İngiltere’de yaşayan “Müslüman” aktivist “Anjem Choudary”nin yaptığı açıklama ile -bir bakıma- sıfırlandı.
İngiltere’deki “Müslüman Avukatlar Birliği”nin eski başkanı da olan “A. Choudary”, yayımladığı açık mektubunda: “Yaygın kanının aksine ‘İslam barış demek değildir!’, yalnızca ‘Allah’ın emirlerine uymaktır. Dolayısıyla Müslümanlar, ‘ifade özgürlüğü’ kavramına inanmıyor; Müslümanların söz ve eylemleri ‘kutsal değerler’ tarafından belirleniyor ve ‘halk’ın isteklerine dayanmıyor” diyerek görüşünü açıklamakta gecikmedi. Cumhuriyet, (10.1.2015)
Ne var ki bu söyleme “yanıt” gibi bir görüş de, hakkında “ölüm” fetvası olan ünlü yazar “Salman Rüşdi”den geldi.
“Her fikir gibi dinler de bizim eleştirilerimizi, hicvimizi ve evet, korkusuz saygısızlığımızı hak ediyor!” dedi “S. Rüşdi” hiç çekinmeden...
S. Rüşdi’nin “21. yy”da, yaşamının tehdit edilmesine neden olan bu görüşünün, “18. yy”da, özellikle “Fransız” aydınlarınca -daha önce de bir “Reform” yaşamış olan- “Hıristiyan” dini hakkında alabildiğine uygulanması, “1789 Devrimi”nin yolunu açmış ve böylece de Batı’yı “laiklik” ilkesine, “laik yaşam”a ulaştırmıştı.
Bu aşamaları yaşamamış olan “1400 yıllık” İslamın, “ümmet” toplumunu yaratan ve yaşatan “dogmaları”nın, “21. yy”ın iyice küreselleşen dünyasında “zorlanma”sı da kaçınılmaz gibi.
Çünkü bu vahşet boyutundaki saldırılarda -gitgide evrenselleşmesi önlenemeyen- bu “zorlama”nın etkisi olduğunu artık görmemek olanaksızdır.

Tıpkı çözümün, artık “90 yıllık” olan “1923 Devrimi”yle ortaya konduğunu görmemesinin olanaksızlaştığı gibi; bilmem katılır mısınız?
Yarın Beşiktaş’ta, “Sessiz Çığlık” eyleminde buluşmak üzere.

 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Erasmus 19 Mart 2021
‘12 Mart 1921’ 12 Mart 2021
‘Manifesto!’ 5 Mart 2021

Günün Köşe Yazıları