Adnan Dinçer

Failleri Belli!

18 Aralık 2013 Çarşamba

Haftalar önce söyledim, “Bu karşılaşma öncesi ve sonrası çok dikkatli olunmalı. Herhangi bir oyuna gelmeden Beşiktaşlı futbolcular ile seyirciler kazanmayı, centilmence, özgüvenlerini yitirmeden kazanmayı bilmelidirler” diye... Ve gördük ki kimse etkilenmemiş! Şimdi ortada bir futbol faciası var! Birkaç gün önce Juventus’u eleyen G.Saray’ın başarısına gölge düşüren sahanın temizlenme ilkelliği ve görüntüsüne, UEFA da dahil hakkımızda konuşulanlara artık aldırmaz olduk! Şikeden başlayan, UEFA kulüp cezalarına gelen, başkanların kavgasına dönüşen ve oradan da tribüne sıçrayan kirliliklerin futbolumuza vurduğu darbeler yetmiyor gibi, şimdi de birkaç sezondur Beşiktaş’ın içine düşürüldüğü durum artık faillerinin belli olduğunu kanıtlayan önceki günkü saldırı ve ona neden olan hakemlik kurallarına ihanetle düdük çalanın elinde somutlaştı. Aylardır takımda sorun gibi duran Fernandes gitmek için altı ay öncesinden başlayan tavrı ile takıma ve arkadaşlarına zararlı olurken, bir türlü ağırlık koyamayan disiplinsiz teknik yönetim zaafı da ayrıca Beşiktaşlı futbolcuların iş ahlakını zedelemektedir.
Beşiktaş formasıyla sahaya giren kişinin kim olduğunu anlamak zor değildir! O her türlü Beşiktaş karşıtlığının içinde yer almış bir maşadır. Asıl olan cesaretle yönetimimizin ne olup bittiğini, stadı yokken kendilerine oynama izni verene vefanın gösterilmediği süreçte Kasımpaşa sahasında oynadıkları, cezanın bittiği ilk karşılaşmada başına gelenler, Olimpiyat Stadı’nda 74 bin seyirciyle tarihe geçecek bir tribün başarısının hazin sonucu ve olayları daha sonra da gereksiz yere kendi siyasi görüşünü ortaya koyan Bilic’in hatalı açıklaması ve belki de yıllardır alttan alttan üçüncü büyük olmayı dahi içine sindiremeyenlerin heveslerine son verilmelidir.
Beşiktaş şimdi bir başka durumla karşı karşıyadır. Bunu elbirliği ve azimle sahada sadece futbol oynayarak çözmelidir. Karşılaşmayı tekrar ettiren gerçeği sağlamak şarttır. Donk’un o saçma görüntüsü ve devamıyla ortaya konulan saçmalık ona ve görmeyen hakeme ceza getirmelidir. Maç tekrar edilmelidir. Atılan oyuncuların arkadaşlarını koruma refleksi ciddiye alınmalıdır. Yoksa herkes tribünden sahaya iner. Kimse sahaya inen seyirciye “Hoş geldin” diyemez! Bu durum tehlikeli bir futbol ortamına neden olur. Ceza ve haklılık açıkça topluma anlatılmalı, işin içine puan hesabı değil ahlak ve kurallar girmelidir. Tabii zeki, çevik olmak yetmez, ahlak da yerini almalıdır. Bunu 90 yıl önce söyleyen Atatürk’ün neden söylediğini geç olsa da anlamalıyız. Bize bu yakışır.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Tek çare 24 Nisan 2024
Nihayet 20 Nisan 2024
Beşiktaş’a benzemek! 14 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları