Osman Paksüt: Gücün yetiyorsa Atatürk'ü de sildir

25 Mayıs 2011 Çarşamba
\n

Başbakanın katil dediği Ali Çetinkayanın torunundan sert yanıt

\n

\n\n\n

Başbakan Tayyip Erdoğan, aynı referandum sürecinde olduğu gibi seçim meydanlarında yaptığı konuşmalarda da siyasi rakibi CHPyi eleştirmek için bu partinin geçmişteki liderlerini ve politikalarını malzeme olarak kullanmayı seviyor.

\n

Örneğin, Kemal Kılıçdaroğlu liderliğindeki CHPnin Güneydoğu meselesinin çözümüne ilişkin yeni söylemlerini eleştirirken İsmet İnönü döneminde alınan yasaklama kararlarını gündeme getirebiliyor. AKP iktidarlarında atılan adımları, bundan 60-70 yıl önce henüz demokrasiye dahi geçilmemiş tek parti iktidarı döneminin uygulamaları ile karşılaştırmayı siyasi ahlaka uygun bulabiliyor Başbakan.

\n

Erdoğan, bu üslubunu geçen haftaki Çorum mitingi sırasında da sürdürerek bu kez İnönünün yanı sıra İstiklal Mahkemelerinin yargıcı ve eski bayındırlık bakanlarından Ali Çetinkayayı hedef aldı. Çetinkayanın Çorum kökenli İskilipli Atıf Hocanın idamına karar verdiğini anımsatan Erdoğan, katil ve Cellat Ali sıfatlarını kullanarak şunları söyledi:

\n

Bu Ali Çetinkaya nereden çıktı? Ankaradaki CHPli Yenimahalle Belediyesi 3 Mayıs 2011de bir karar aldı ve İskilipli Atıf Hocamızın katili bu Ali Çetinkayanın ismini bir parka verdi. AK Partili meclis üyelerinin bütün itirazlarına, mücadelelerine rağmen adeta İskilip ile, Çorum ile, ilimle, Türkiye ile alay edercesine bu çirkinliği yaptılardiye konuştu.

\n

Erdoğanın bu sözlerine ilk yanıtı CHP lideri Kılıçdaroğlu, Çetinkayanın memleketi Afyondan verererek, Tarihinden haberdar olmayan bir başbakan var. Bu ülkeyi kurtarmak için düşmana ilk kurşunu atan adama nasıl katil dersin dedi.

\n

Başbakan Erdoğana bir başka tepki de bugün devlet yapılanmamızın en üst noktalarında görev yapan bir isimden geldi.

\n

Çetinkayanın torunu olan Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Osman Paksüt, dün yaptığımız görüşmede Erdoğanın sözleriyle ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:

\n

Ali Çetinkayanın sadece torunu olarak değil ama bir vatandaş olarak da bir İstiklal Savaşı kahramanının böyle istismar edilmesinden üzüldüm. Başbakanı bu sözleri nedeniyle kınıyorum.

\n

‘Dedem işgale direnen kahramandı’

\n

Çetinkayanın Her şeyden önce Ayvalık direnişiyle ünlü bir kahramanolduğunu ve İstanbul hükümetinin direnmeyinyönündeki talimatlarına aldırmadan Ayvalıkta Yunan kuvvetlerine karşı askeri direnişi örgütleyen bir asker olduğunu anımsatan Paksüt sözlerini şöyle sürdürdü.

\n

Osmanlı Mebusanına seçildikten sonra Maltaya sürülmüş, oradan çıkıp Milli Mücadeleye ve Cumhuriyetin kuruluşuna ve kalkınma hamlesine hizmetleri olmuş bir insan. Bu nedenle de ismi Türkiyenin birçok şehrinde üniversite kampuslarına, caddelere, istasyonlara verilmiş. Cumhuriyet hükümetleri tarafından bugüne kadar saygı gösterilmiş, hayırla yâd edilmiş bir memleket hizmetkârıdır.

\n

‘Katil demek dine de insanlığa da sığmaz’

\n

Çetinkayanın bakanlık yaptığı dönemde de başta dört bin killometrelik demiryolu ağının kurulması olmak üzere sayısız hizmetleri bulunduğunu belirten Paksüt, Erdoğanın sözlerinden rahatsızlığını şu sert sözlerle dile getirdi:

\n

Hizmetleri, kadirşinas insanımız tarafından hayır duası ile anılan böyle bir ismi cellatve katildiye karalamak ne insanlığa ne de dine sığar. Cumhuriyet tarihi herkesin önünde açıktır. Yapılan hizmetler de, yapılan ihanet ve nankörlükler de milletimizce iyi bilinmektedir. Gücü yeten varsa, Ali Çetinkaya ismini Türkiyenin her yerindeki üniversitelerden, caddelerden ve parklardan sildirsin. Hatta bununla da yetinmesin, gücü yetiyorsa tarihimizi ve Atatürkü de sildirsin...

\n

***

\n

Başbakan Erdoğanın, siyasi rakipleriyle mücadelesini, bundan on yıllar önce ve bugünkünden farklı koşullar altında ülkeyi yöneten ve Türkiye Cumhuriyetinin demokrasi, kalkınma ve çağdaşlaşma yolculuğunda büyük payı olan tarihi isimlerin halk arasında beğenilmeyen bazı icraatlarını ısıtarak gündeme getirmesinin ne kendisine ne de Türkiyeye bir yararı olduğu kanaatindeyiz. Başta Başbakan olmak üzere tüm siyasetçilerin, kampanyalarını Cumhuriyetimizin kuruluşuyla hesaplaşmak yerine, onun daha da güçlendirilmesine dönük projeler üzerinden yürütmesinin, hepimizi bir arada tutan bağların daha da güçlendirilmesi açısından son derece büyük önemi vardır.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Büyü Bozuluyor 26 Ocak 2015

Günün Köşe Yazıları