Mümtaz Soysal

Gölgeler ve Aynalar

08 Ocak 2014 Çarşamba

BİR ülkede adamlar adam sayılmayıp her taraf gölgeler ve aynalarla doldurulmuşsa o ülkeyi yönetmek çok zor, hatta olanaksızdır; sahici adamlar gelmeli ya da bulunmalı yahut yaratılmalıdır.
Ne demek ve nasıl?
Önce gölgeler. Aslında milat sonrasının yirminci yüzyılında yönetim sanatı ya da bilimi dolayısıyla ortaya çıkan akıllı bir buluştur gölge adamlık: Siyaset ustası İngilizler, hükümeti oluşturan her bakan için bir de “gölge bakan” atayıp hem olan biteni öğrenen hem de kendini geleceğin bakanlığına hazırlayan çıraklar yetiştirmeyi hayli yararlı bulmuşlardı. Herhalde bu buluş ortalıkta gölge gibi dolaşıp kendi gölgesinden bile korkan pısırık politikacılar da üretmiştir.
Peki, aynalar? Sık sık aynaya bakıp kendini beğenenlerin onulmaz hastalığı kendinden başka kimseyi beğenmemektir ve onlarla ortaklaşa uyumlu ve tutarlı yönetim sistemi kurulmaz. Ama, aksi gibi ülke yönetmeye kalkışanların çoğunluğunu bu tip insanlar oluşturur. Hele iyi yetişmiş insan kıtlığı çekilen toplumlarda birazcık bir şeyler öğrenmekle kendini allame olmuş sananlar kendi niteliklerinin ve yeteneklerinin çok üstünde işler yapmaya heves edince onların bilgisizlikleriyle görgüsüzlüklerinin asıl vebalini o tür ülkelerin hep gariban ahalisi çeker.
O halde? Evet, o halde bütün özveriyi, emekleri ve gerekli süreleri göze alıp ezelden beri hep söyleneni, yazılanı, önerileni, tavsiye edileni yapmaktan başka çare yok, insan gibi insan, adam gibi adam yetiştirmek, eğitmek; bütün kaynakları her şeyden önce bunun için seferber etmek, en iyi okulları, öğretmenleri, bilimcileri, üniversiteleri bu hedefe yöneltmek.
Evet, çok tekrarcı, ama kimsenin aksini söyleyemeyeceği kadar doğru, vazgeçilmez, bütün safsataları bir yana iterek sonuna kadar bezmeden, yorulmadan izlenmesi gereken bir hedef.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Çelişki Korkusu 19 Mart 2014
Acı 14 Mart 2014

Günün Köşe Yazıları