Hikmet Çetinkaya

Tescilli Atatürk düşmanı!..

09 Mayıs 2015 Cumartesi

Cumhuriyet, demokrasi, laik düzen, temel hak ve özgürlükler...
Tüm bunlar çiğneniyor, din ve inanç sömürüsü yapılıyor.
Bunu yapan AKP!
Bir dönem demokrasi ve özgürlük için yola çıkanlar, 13 yıl sonra yeniden din odaklı siyaseti öne çıkardılar.
Baktılar ki durum 12 Haziran 2011 seçimleri öncesine hiç benzemiyor, hızlı bir dönüşle “çözüm süreci”ni masada bırakıp eskiye döndüler.
Kimileri “Milli Görüş” kimliğini giymiş, farklı yollara düşmüş, Erdoğan-Davutoğlu ikilisi farklı dille seçmene seslenir olmuş...
Hepsi AKP’nin bir seçim taktiği...
Karadeniz ve İç Anadolu’da AKP’nin seçmen tabanında MHP’ye bir kayış olduğu, HDP’nin sahil kesimi olan Ege ve Akdeniz’de oylarını artıracağı, büyük olasılıkla yüzde 10 seçim engelini geçeceği dillendiriliyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın her sabah televizyon ekranlarında karşımıza çıkması, ardından Davutoğlu’nun miting ve toplantıları bunun en somut örneği.
AKP, Türk-İslam ve Kürt-İslam sentezi bir siyaset anlayışı “kurtarıcı” olarak gördüğü için, kendine özgü din eksenli milliyetçiliği seçim silahı olarak kullanıyor.
AKP dinsel değerleri çiğniyor, inanç sömürüsü yapıyor...
Bir insanın AKP’nin yaptıklarını görmemesi için “ahmak” olması gerekir...

***

Türkiye’nin geleceği, barış, kardeşlik!
Hukuk devleti düzeni, laiklik, Cumhuriyet!
Dengelerin altüst olduğu bir süreçten geçerken, din odaklı siyaset topluma egemen olurken, Türkiye’de demokrasi ve özgürlükler gerçekten bir yaşam biçimi olabilir mi?
Bir yandan etnisite öte yandan din ayrımcılığı!
Bu nereye dek sürecek!
İnsanları ayrıştırarak siyaset yapılmaz...
Aynı hastalık kendilerini ulusalcı, solcu olarak gören kesimin sözcülüğünü yapan partilerde de var...
Atatürkçü onlar, laik onlar, cumhuriyetçi onlar!
Onlar da toplumu belirli kesimini ötekileştirerek, ayrıştırarak siyaset yapıyorlar ve hedeflerinde Atatürk’ün kurduğu CHP var...
Sicilleri oldukça bozuktur...
Bir dönem Mustafa Kemal’i şeriatçılarla birlikte yerden yere vu-ran “Kemalist diktatörlüğün, işçileri ve köylüleri ezen burjuva karakteri” olduğunu söyleyenler, bugün utanmadan, sıkılmadan “Atatürk’ün partisi biziz” diyorlar...

***

Vatan onların, Cumhuriyet onların, Nutuk onların...
Kemalist onlar!
AKP’den hiçbir farkları yok...
Zaman çabuk geçerken, onlar yaptıkları savunmayı bile unutuyorlar...
Nasılsa unutkan bir toplum var karşılarında...
Daha dün gibi anımsıyorum Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yücel Aşkın’ı nasıl suçladıklarını, Türkan Saylan’a yaptıklarını... Hangi birini anlatayım...
14 Haziran 1974 Savunması’nı mı?
Bir bölümünü daha aktarıyorum bakın neler söylemiş:
Biz, Kemalist diktatörlük tarafından demokrasi isteği ve teşkilatlanması zorbalıkla bastırılan işçi sınıfının ve bütün Türkiye halkının, kurşunlanan işçilerin, insafsızca sömürülen köylülerin, defalarca katledilen Kürt milliyetinden halkın temsilcileriyiz.
Bütün bunları uygulayan, burjuvazinin sınıf diktatörlüğünün başındaki ATATÜRK’e karşıyız.”

***

Elimde Prof. Dr. Bülent Tanör’ün “Kurtuluş” ve “Kuruluş” kitabı var...
Türkiye o kara günlerde, işgalci emperyalist güçlere karşı bağımsızlık savaşını nasıl vermişti?
1923 yılında Cumhuriyet kuruldu... Atatürk 10 Kasım 1938’de 57 yaşında öldü...
Ne yaptıysa 15 yıl içinde yaptı bu ülkede... Laik Cumhuriyetin temelini attı, Aydınlanma Devrimi’ni bu süreçte gerçekleştirmeye çalıştı...
Mustafa Kemal’i dün diktatörlükle suçlayanlar, vatanı kurtarmaya çıkmışlar...
Aslında yok AKP’den farkları...
Dikkat edin, kullanılma tarihi çoktan geçmiştir, bu sahte Atatürkçülerin...
Aman ha!
Kapı aralığından bile dalarlar içeriye, kirletirler her yeri!
Dikkatli olun CHP’li seçmenler, gerçek Atatürkçüler, laikler, yurtseverler, Cumhuriyetçiler!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Aşklar ve sevinçler... 9 Eylül 2018
Hoşça kal hüzün... 6 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları