Server Tanilli

Yıl Biterken Kısa Notlar...

20 Aralık 2008 Cumartesi

Her yılın sonunda, kimi olaylar dikkatleri toplar ve bir süreci özetler.

Sizin aklınıza takılanlar neler oldu?

Herhalde, birkaç ay önce, Birleşik Amerika’da patlak veren ve dünyaya yayılan iktisadi bunalımdır: Dev şirketlerin arka arkaya iflasları, bütün dikkatleri ve kaygıları topladı. “Mali bunalım” diye adlandırılan bu olaylar, aslında “kapitalizmin bunalımı” idi.

Yeni liberalizm”in de skandalı...

21. yüzyıla girerken, büyük bir Fransız iktisatçı, Jacques Chevallier, şu önemli hatırlatmada bulunmuştu: “Kimi görevlerinden alınsa da, devlet, ekonomilerde ‘stratej’ rolündedir. Dikkat etmeli!

Dikkatler ardından dumura uğradı ki, kimi şarlatanlar, “Piyasa güçleri en başta koşmalılar!” diye yırtındılar son birkaç aya kadar. Çöküşü hızlandıranlar da işte bu koşu oldu.

Şimdi, devletler hazinelerini açıp şirketleri iflastan kurtarıyorlar.

Ve ekonomilerde bir durgunluk; bizim sevgili Türkiyemiz de onu yaşıyor, yaşayacak.

Sorun da şudur: “Stratej devlet”e evet; ama nasıl ve en önce kimlere sahip çıkmalı?

*

Bütün medyadan izlendi: Birkaç gün önce, eski ABD Başkanı Bush, “elveda” demek için Irak’a gelmiş ve bir basın toplantısı düzenlenmişti.

İşte orada olanlar: Iraklı bir gazeteci, Muntazar el Zeydi, onuruna yediremediğinden, -Araplarda büyük bir hakaret adına- ayakkabısını çıkarıp Başkan’a fırlatıp atmış. Bush da güçlükle kurtulmuş.

Bütün Arap dünyası ayakta!

El Zeydi bir kahraman, bütün yürekler de gururla dolu.

2003 yılına doğru döndük belleğimizde: Amerikan askerleri Bağdat’a girdiklerinde, Saddamın dev heykelini yıkarken Iraklılar da ayakkabılarını ve terliklerini çıkarıp heykele fırlatıp atmışlardı. Amerikalıların Irak’a demokrasi getirdiklerini sanıyorlardı...

Ne var ki, Conilerin demokrasinin yerine, bütün Irak halkına felaketler getirdiklerini sonra gördüler. Bir yanlışı da öğrendiler: O işgale, bütün Iraklılar birleşip karşı durmalıydılar. Bu bilincin içinde değillerdi.

Bu görevi, nasıl ve ne zaman yerine getirecekler?

Obama’dan beklenense, Amerikalıların Irak’ı derhal terk etme kararıdır...

*

Geçtiğimiz günlerde, komşumuz sevgili Yunanistan’ın birden bir yangının içine düştüğünü ve alev alev tutuştuğunu gördük.

Bütün bir toplum isyan halindeydi.

Nedeni de 16 yaşındaki bir çocuğun polisçe vurulması idi.

Olay bu nedenle ve çok acı olsa da, başka nedenler vardı diye düşündük. Ve ortaya çıktı ki, sevgili Yunanistan’ın dev sorunları varmış: Yoksulluk, işsizlik ve adaletsizlik yakasına yapışmış...

Ama onları duyduğumuzda da, ilk anda inanmadık. İnanmadık, çünkü Yunanistan 27 yıldır bir Avrupa Birliği ülkesiydi.

Yani bir eli balda, bir eli börekteydi.

Öğrendik ki, Avrupa Birliği’nde olmakla her şey çözülmüyor; daha korkunç olanı, gırtlağına kadar borçlu ülke.

Özetle, Yunanistan’da olan bitenden öğrenilecek çok önemli dersler var. Olayların başında yürüyen gençler de büyük gerçeklerin altını çizecekler...

*

Avrupa Birliği’nin, AKP ile ilgili olarak, dili yeni yeni çözülüyor. Malı daha önce biliyorlardı da söylemiyorlardı. Öyle mi?

Bilmiyoruz. Sonuç önemli...

Merkezi Brüksel’de bulunan saygın düşünce kuruluşlarından Uluslararası Kriz Grubu (ICG), birkaç gün önce, Türkiye ve Avrupa: Belirleyici Yıla Doğru” başlıklı bir rapor yayımladı.

Sonuç, “Reform sürecine dönüleceğini defalarla duyuran iktidar partisinin bu konuda çok az şey yapması yüzünden inanılırlığını kaybettiğini” söylüyor rapor.

Özetle, AKP itibar kaybetti...

Gazetemizin 15 Aralık günlü nüshasında, Emre Kongar Hocamızın “Mazlumdan Zalime: Sonun Başlangıcı mı?” adlı yazısını, asıl onu okumalı okurlar...



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Türkiye Nereye Gidiyor? 10 Ağustos 2009
Masal ve Gerçek... 7 Şubat 2009

Günün Köşe Yazıları