Gizli TIR’lar!

23 Ocak 2014 Perşembe

Sonunda bu da oldu... Hükümet, devlet TIR’ını gizlemeye çalışıyor!
Abartı sanatına taş çıkartacak cinsten bir hükümet icraatı.
Türkiye’den Suriye’ye giden TIR’lar, içinde silah ve mühimmat olduğu iddiasıyla takibe alınıyor, durduruluyor. Polisler savcılığın talimatını yerine getirmek için arama yapacaklarını bildiriyorlar. TIR’daki görevliler buna karşı çıkıyor. Kızılay adına çalıştıklarını, insani yardım götürdüklerini söylüyorlar. Arama tartışması büyüyor.
Ankara hemen devreye giriyor. TIR’ların MİT’in faaliyetleri çerçevesinde yol almakta olduğunu açıklıyor.
Sonrası MİT’olojik gelişiyor.
Polis TIR’ların peşinde, hükümet TIR’ların peşine düşen savcı ve jandarma-polisin peşinde...
Peş peşe konvoy halinde gidiyorlar.
Başbakan, kendi izni olmadan TIR’larla ilgili işlem yapılamayacağını söylüyor. Bunun devamında da kuşkuları gidermek bir yana, arama kararı verenlerle ilgili işlem yapılacağını duyuruyor.
Devlet kurumlarının birbiriyle gerilimli olduğu zamanlar yaşanmıştır, ama hükümet görevlileriyle devlet görevlilerinin karşı karşıya gelişine ilk defa tanık oluyoruz.

***

Türkiye’den Suriye’ye değişik yöntemlerle yasal olmayan yollardan silah ve mühimmat gittiği bilinen bir “sır”.
Bunu Ankara da gizlemiyor, Suriye’de Esad rejiminin gitmesi için her şeyi yaptığını, yapacağını ilanen duyuruyor.
Başından beri sakat ilerleyen Suriye politikası aynı havada devam ediyor. Türkiye içinde kamuoyu ile paylaşılmayan yöntemlerle silah imal edildiği, bunların yine AKP tipi yöntemlerle Suriye’ye götürüldüğü, TIR şoförlerinin ifadeleriyle sabit.
Yalanlanmamış bu ifadeler bugün sıradan gelişmeler gibi görülebilir, ama “Suriye’ye silahi yardım” giderek uluslararası bir soruna dönüşüyor.
Türkiye’nin etrafındaki bunalımlara karşı geleneksel tutumu, uluslararası hukukun dışına çıkmamak, komşu ülkelerin iç işlerine karışmamaktır. Ankara doğrudan zarar gördüğü durumlarda bile buna özen göstermiştir.
Bugün tam tersi bir politika izleniyor.
Geçmişteki politika sıklıkla “statükocu”, “pasif”, “edilgen”, “sinik” gibi sözcüklerle eleştiriliyordu.
Bugünkü politika ise Türkiye’yi hem kendi içinde hem komşularıyla hem de uluslararası alanda zora sokacak şekilde derinleşerek ilerliyor!

***

AKP devleti Esad’ın devrilmesi için gizli TIR seferleri düzenleyecek kadar her türlü yöntemi denerken Şam rejiminin uluslararası alandaki konumu da kısa sürede devrilmeyecek bir zemine oturdu.
Cenevre öncesi yayımlanan fotoğraflar tek sözcükle vahşi. Bunun savunulacak hiçbir yanı olamaz. Bu vahşet fotoğraflarının Cenevre görüşmelerinden önce servis edilmesi, siyaset ve diplomasi diline yerleşen bir sözcükle ifade etmek gerekirse, manidar.
Şunu vurgulamadan geçemeyeceğiz:
Geçmişte de dünya kamuoyundan dışlanmış diktatör yöneticiler için böylesi “toplumu galeyana getirici” vahşet görüntüleri yayımlanmıştı. Bunların çoğunun tam anlamıyla gerçeği yansıtmadığı bir süre sonra ortaya çıkmıştı. Ancak o zaman diliminde de oluşturulmak istenen kamuoyu hedefine ulaşılmıştı.
Suriye olayı, Şam rejiminin kabul edilemez insanlık dışı davranışlarından muhaliflerin kuralsız adımlarına kadar her yönüyle hukukun dışında gelişiyor.
Sağ olsun bizim hükümet de hukuksuzluğa yabancı olmadığı için, gidişe ayak uyduruyor.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

ABD gezisi iptal gibi! 25 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları