Vatan ancak 77 milyonla vardır!

27 Ağustos 2015 Perşembe

Ülkede büyük kaynama var. Kardeşi Yüzbaşı Ali Alkan’ı şehit veren Yarbay Mehmet Alkan’ın haykırışı ile Hopa’da, oğlu Taha Su sele giden baba Erkan Su’nun büyük isyanını bir gönül ve vicdan ezikliği ile izledim. Suçlu benmişim gibi! Yazmaktan, eleştirmekten başka elimizden gelen bir şey yok. Yazacak bir yeriniz varsa, iktidar(lar)ın sanki bütün zulmünü omuzlarınız üzerinde taşıyorsunuz... Yazdıklarınızla yazamadıklarınız rüyalarınıza kadar size eşlik ediyor...
Yarbay’ın çığlığında, Anadolu’nun bağrından yüzyıllardır kopup gelen ağıtlar vardı. Anadolu’yu kasıp kavuran ağıtların ardında yüz binlerce günahsız insan yatıyor. Ülkeye ve yurttaşa hizmetin ötesine taştığında ve insanlara zulme dönüştüğünde, ancak lanetli dünyaya havale edebileceğiniz siyaset denen iktidarlar yapısı, Yarbay’a olan tepkide yine ortaya çıktı. Bir sürü katil ruhlunun, zalimin saldırılarını izledik.
İnsan adındaki yaratığın, iktidar çıkarı söz konusu olduğunda aslında ne kadar vicdansız bir yaratığa dönüşebileceğini bir kez daha seyrettik. İnsanoğlunun diğer yüzü!

Yarbay’a ancak şapka çıkartılır!
Yarbay’ın dün analar ağlamasın diyordunuz bugün ise ne mutlu şehit ailelerine diyorsunuz sözüne verilecek yanıtları yoktu.
Yarbay askermiş... geçiniz bunları. O her şeyden önce kardeşini kaybetmiş bir insan. Ona ancak selam durulur.
Acıyı bile paylaşmayı unutmuş bir iktidar yapısı nasıl bu ülkenin üzerine çöreklendi! Bunun sonucu, vatan mı kaldı ki sağ olsun diyelim görüşü yaygınlaşır ki, ülkeyi ülke, milleti de millet olmaktan çıkartır... Kimse unutmasın, vatan, bir toprak parçasının adı değildir. Üzerinde 77 milyonun yaşadığı ülkedir; vatan, ancak 77 milyonun varlığı, acısı, sevinci, sevgisi vb. ile bütündür ve vatan olur.
Hiçbir parti, hiçbir siyasetçi, hiçbir kimse, kendi siyasiticari hedefleri için vatanı vatan olmaktan çıkartacak eylemlerde bulunamaz... O zaman bu ülke insanları için ortak bir yazgı olamaz. Bırakın millet olmayı!

‘Devlet şimdi buraya gelecek!’
Hopa’daki çığlık bütün Türkiye’ye çok tanıdık.
Üstelik Erkan Su, tehlikeyi kaç kez duyurduklarını, imza toplayıp verdiklerini, devletin ve belediyenin vurdumduymaz kaldığını söylüyor ve haykırıyor: Devlet şimdi buraya gelecek!
Hopa’ya gidecek yüzleri mi kaldı?.. Cenazelerden kaçıyorlar...
Türkiye’nin dört bir yanından öfke, kızgınlık, acı, zulüm, ölüm fışkırıyor...
Ve birileri çuvalını dolduruyor, gücüne güç katıyor, iktidarını tahkim ediyor...
Doğayı yık, sel bassın, insanlar ölsün... Böyle yapma diyenlerin üzerine panzerlerini sür.
Basitçe, şu Üsküdar Meydanı’nı düşünün... Kaçıncı kez yağmur basıyor. İktidarın git şurayı düzelt diyecek tek mühendisi mi yok, yoksa akıl edecek kafası mı?
Peki, Üsküdar’ı bilen sivil toplumcular, meslek odaları? Onların da Üsküdar Meydanı şöyle düzenlenmeli diyecek bir plan ortaya koymaları ve toplumla paylaşmaları için ellerini kollarını tutan mı var?
CHP İstanbul- Üsküdar örgütleri sel baskınlarında gökyüzünü mü seyredip ıslık çalıyorlar? Neden bir projeyi hemen bu halkla paylaşmıyorlar!

CHP’ye yeni rüzgârlar...
Seçimlere gidiliyor. 7 Haziran seçim sonuçları, şimdi 1 Kasım seçimlerini, 7 Haziran’dan bile çok daha önemli hale getirdi. Ülke ve gelecek için, demokrasi için, insan hak ve özgürlükleri için... Tek adam diktasına hayır için, bir kez daha gür bir halkın sesi çıkmalı sandıktan.
CHP bu koşullarda yüzde 30’lara doğru tırmanmayı başarmalı. Yüzde 30, AKP’nin tek başına iktidar hayallerini tamamen gömen bir sonuç üretir. Ülkenin önünde yeni bir umut açılır. CHP yönetimi haklı olarak önseçim yapmama kararı aldı. Ama önseçimle gelenlerin dışında vitrinde değişiklikler yapacak. Bu kez daha doğru kararlar vererek, örneğin toplumun önündeki Metin Feyzioğlu ve benzeri isimleri, kendine büyük bir güvenle, Meclis’e taşımalıdır.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları