Aydın Engin

‘Teröre hayır’ mı, ‘Her türlü teröre hayır’ mı?

16 Eylül 2015 Çarşamba

14 kuruluş bir araya geldi ve yarın Ankara’da “Teröre hayır, kardeşliğe evet” mitingi için çağrı yaptı. 14 kuruluş için ısrarla “Sivil Toplum Kuruluşu” deniyor ama bence bunlar meslek örgütü. “Sivil” toplum örgütünün daha zengin ve derin bir anlamı var. Hükümetlerin denetiminden ve etkisinden tümüyle sıyrılmış örgütlenmelere STK deniyor.
Neyse. Bu bir ayrıntı.
Bir basın toplantısında yan yana gelmiş 14 meslek kuruluşu temsilcileri bizleri çağırdıkları mitingi “Teröre hayır, kardeşliğe evet” sloganı ile tanımladılar.
Doğrusu güzel. Bugünlerde böyle bir çağrıya sahiden ihtiyaç var.
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu basın toplantısında sözcülüğü de üstlenmişti ve “Kökenimiz, kimliğimiz, inancımız ne olursa olsun, 78 milyon, hepimiz Türkiye’yiz. Ülkemizin, birliğimizin ve huzurumuzun hedef alındığı kirli bir oyun oynanıyor. Binlerce yıllık kardeşliğimiz bozulmak isteniyor. Bu tuzağa düşmemek, birliğimizi ve kardeşliğimizi korumak yine bizim elimizde” dedi.
Doğrusu bu da pek güzel. Milliyetçilik (dileyen “Ulusalcılık” diye de okuyabilir) ile kol kola girmiş ırkçılığın kentlerin sokak ve meydanlarında kol gezen linç çeteleri ürettiği bugünlerde böylesi bir yaklaşım ancak alkışlansa gerek.
Aynı basın toplantısında, “Bayrağını al da gel” çağrısı da yapıldı.
Biraz duraladım.
Milli bayraklar içinde bence en güzellerden biri olan Türkiye Cumhuriyeti’nin ay yıldızlı al bayrağına sözüm yok. Hiç yok. Ama “Bayrağını al da gel” dendiğinde birkaç yıl önceki bayrak mitinglerinihatırlamamak mümkün değil. Siyasal İslama karşı çok güçlü bir itiraz sesi yükselten, “Şeriata hayır” diyen ancak sıra “Darbelere de hayır”a geldiğinde yutkunanları hatırlamamak da mümkün değil.
Sırası geldiğinde konuşmak üzere elinde yazılı metni ile kürsüye doğru yürüyen Türkan Saylan’ın metninde “Şeriata da hayır, darbelere de hayır” cümlesi yer aldığı için elindeki kâğıdı zorla çekip alan ve yırtan yiğidin(!) tanığıyım ben. Türkan Hanım’ın, amansız hastalığın büsbütün sararttığı yüzündeki şaşkınlığın ve kederin de tanığıyım...
Duraklayışım o yüzdendir...
Yarın Ankara’da yapılacak mitingin sahiden bir kardeşlik çağrısı olacağından, sahiden terörün her türlüsüne “Hayır” diyen bir demokratik çıkış olacağından duyduğum kuşku yüzündendir duraklayışım...
Terörün her türlüsüne karşı olmak devletin yanında saf tutmak değil, eğer varsa devlet terörüne de aynı sertlik ve açıklıkla karşı çıkmakla inandırıcılık kazanır.
Yarın Ankara’da eğer devlet terörü de aynı açıklık ve şiddetle reddedilmiyorsa bunun iki nedeni olabilir:
Bir: Güneydoğu’da, özellikle Cizre’de son iki hafta içinde bir devlet terörü yaşanmamıştır. Başbakan doğruyu söylemiştir; ölen tek bir sivil yoktur. Okuduklarımız, duyduklarımız doğru değil; tersine PKK’nin başarılı bir psikolojik savaş propagandasından ibarettir.
İki: 14 meslek örgütü devlet tapıncının belirlediği bir ideolojik tercihle bir araya gelmiş ve bir miting düzenlemeye karar vermişlerdir.
Acaba hangisi?



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

25 ay 13 gün sonra 16 Ağustos 2018

Günün Köşe Yazıları