Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Yüz Yıl Önce Balkanlar
\n
\n2012, ülkemizin Rumeli’deki yarısını büyük oranda yitirerek bugünkü sınırlarına çekildiği Balkan Savaşları’nın yüzüncü yılı.\n
\nYüz yıl önce Osmanlı İmparatorluğu, Adriyatik kıyılarından Hicaz’a, Girit’ten Bağdat’a dek uzanıyordu. Balkan Savaşları, 1912’nin 8 Ekim günü Karadağ’ın Osmanlı’ya savaş ilan edip bugünkü Arnavutluk’taki İşkodra’ya saldırmasıyla başladı. Sırbistan, Kosova’yı, Yunanistan, Yanya’dan Selanik’e uzanan çizgiyi, Bulgaristan, Çatalca’ya dek Trakya’yı ele geçirdi. Savaş sonunda, türlü insani acıların yanı sıra doğu-batı doğrultusunda yaklaşık bin kilometrelik bir alan Osmanlı’nın elinden çıkarak Balkan devletleri arasında paylaşıldı.\n
\nEdebiyatımızın önde gelen isimlerinin doğum yerlerine bakmak bile bu sınırların genişliği üstüne bizi düşündürebilir: Çağdaş şiirimizin temelini oluşturan iki şairden Yahya Kemal Üsküp’te, Ahmet Haşim Bağdat’ta doğdular. İlk büyük Türkçe sözlük sayılan “Kamus-ı Türkî”nin ve yine ilk Türk romanı sayılan “Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat”ın yazarı Şemşettin Sami Arnavutluk’ta Fraşer adlı küçük bir kasabadan çıkmıştır. Nâzım Hikmet Selanik’te, kız kardeşi Samiye, Halep’te doğdu. Bugün de okullarımızda okutulan “Ömer’in Çocukluğu” adlı özyaşamöyküsünün yazarı Muallim Naci, İstanbul’da doğar ama yetim kalınca Varna’daki dayısının yanına gidip orada okur ve yine orada öğretmenlik yapar. Sabahattin Ali, bugün Bulgaristan’da bulunan Ardino, Necati Cumalı, Yunanistan’ın Makedonya sınırındaki Florina doğumludur. Bu liste uzar gider...\n
\nAtlas Tarih dergisi, geçen ay özel bir sayıyla bu tarihsel olayı inceledi. Yanı sıra okurlarına “Yüz Yıl Önce Balkanlar” adlı bir de albüm armağan etti. Bu albümdeki kartpostallara bakıp şaşmamak elde değil. Selanik’in, Filibe’nin, minareli, cumbalı görünümleri, sanki birer düş şehirleri gibi...\n
\nBugün, yüz yıl öncesinin hesaplaşmasına girişmenin anlamı yok. Ama tarih bilinciyle bu olayların, yaşadığımız ülkenin oluşumuna yol açan etmenlerden biri olduğunu, bugünkü nüfusumuzun üçte birini Balkan topraklarından göçenlerin oluşturduğunu, o topraklarda nicelerimizin atalarının anılarının, eserlerinin kaldığını bilmeliyiz.\n
\nÖnümüzde sınırların, dil ve kültür farklılıklarının önemsizleştiği, ekonomik, kültürel ve insani işbirliğinin öne çıktığı bir Avrupa Birliği deneyimi var. Balkanlar’ı da bu bakışla düşünmek yakın gelecek için görünür tek seçenek.\n
\nİnsanların sınır engellerine takılmadan serbestçe dolaşabildiği, istediği yerde yer alıp yerleşebildiği, çalışabildiği ve yaşayabildiği Balkan toprakları, yeni bir kültürel zenginlik ve harmanlanma sürecini de başlatacaktır. \n
\nBalkan şehirlerinde geçerken çocukluğum;\n
\nHer lâhza bir alev gibi hasretti duyduğum.\n
\nKalbimde vardı “Byron”u bedbaht eden melâl\n
\nGezdim o yaşta dağları, hulyâm içinde lâl... (Yahya Kemal)\n
\n\n
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Türkiye'deki sağlık sistemi ne durumda? Mersin Tabip Oda
- Çorlu tren faciası davasında 6 yıl sonra karar çıktı!
- Beslenme çantalarının içi boş kaldı...
- Böylesi görülmedi: Tavuk mu horoz mu?
- Özel yeni üye kampanyasını başlattı
- Bugün 23 Nisan! Arşiv görüntüleriyle Meclis'in açılışı..
- Erdal Sağlam'dan ekonomi analizi!
- Belediye başkanı 'sıkıntı olmayan belediyemiz yok' dedi
- Özdağ'dan hükümete Dünya Bankası tepkisi
- Meclis'te gerilim
En Çok Okunan Haberler
- Kayyum rektörün paylaşımına tepki
- Milletvekili sayısı artacak
- Taksim bombacısı için karar çıktı
- Kadınları 'çarşaf'a çağırdılar
- Özgür Özel 'kırmızı motosiklet' sözünü tuttu
- Kapısı açık seyreden otobüsten böyle düştü!
- 'Dükkânı kapat gel diyor'
- Perinçek’in danışmanı Adanur tutuklandı
- Nihal Candan için yeni karar
- Arda Güler, Real Madrid formasıyla bir ilke hazırlanıyor