Tandoğan Sendromu ve Eski Hamam Eski Tas

07 Şubat 2009 Cumartesi

Bir gariptir CHP. Genel başkanı bir türlü doğru politikanın, katılımcılığın yolunu bulamaz, durmadan icatlar çıkarır.

Bir süre önce, kara çarşaflılara içlerinden biri de laiklik olan altı oklu rozet taktı. Çarşafa dolanmakla sonuçlanan İstanbul Sarıgazideki olay yetmedi, İzmit belediye başkan adayı Sefa Sirmen, mahalle evlerinde isteyene Kuran kursu açacaklarını ilan etti.

İşin garibi herkes de, bunu CHPde yeni açılım olarak niteliyor. Oysa ortada yeni açılım falan yok. CHP daha 1947 kurultayında, DPye karşı mücadelede din faktörüne sarılmaya karar vermişti.

Bu akımın başını da Hamdullah Suphi Tanrıöver ile Hatay Milletvekili Sinan Tekelioğlu çekiyordu.

Muhalefet dindar davranıyor, biz dinsiz gibi görünüyoruz diye özetlenecek olan düşünce CHP içinde çoğunluğu sağlayacaktı. İsmet İnönünün de bir orta yol arayışında olduğu söyleniyordu.

Bütün din sömürüsü olaylarında olduğu gibi, bunun da ardında ABD vardı. Ve dini siyasete alet etmekte en önemli kozlardan biri de Bolşeviklikle mücadeleyi din yoluyla yapmasloganıydı. Buna karşılık Behçet Kemal Çağlar,Anadoluyu yıllarca mezhep kavgalarıyla mezbahaya çeviren taassubun yeniden hortlama ihtimali bizim için Bolşeviklik tehlikesi kadar korkunçturdiyordu, ama dinletemiyordu.

***

Nihayet muhalefet gibi dini siyasete alet etmeye karar veren CHP, Milli Şef İnönünün de tasvibiyle okullara din derslerini koydurdu, Köy Enstitülerini tırpanladı; derin din âlimi ilahiyatçı Şemsettin Günaltayı başbakan yaptı. 1950 seçimleri CHP için hezimetle bitti.

CHP oylarını arttırabilmek için yedi yıl bekleyecek, ilk hedefler beyannamesi gibi, o gün için politik, sosyal ve ekonomik konularda çözümler içeren programını açıkladıktan sonra yükselişe geçecekti.

Dini siyasete alet etmek CHPnin geçmişinde işe yaramadı, şimdi mi yarayacak?

Görüyorsunuz, CHPde dini siyasete alet yeni değil. Ama eskiden bunlar kurultay kararı ile yapılırdı, şimdi ise genel başkan, partinin başka hiçbir organına sormadan yapıyor.

Dikkat buyurunuz, CHP, diğer konuları dışlayarak çarşaf ve Kuran kursu üzerinden politika yapıyordu eskiden, şimdi de aynı yoldadır.

Öyle görünüyor ki, CHP de tıpkı AKP gibi artık laik bir demokrasinin olamayacağına kanaat getirmiş olmalıdır.

Öyleyse, dünden bugüne yönetici değişmediğine göre, bu politika değişikliği yöneticilerin, Biz hata edip gerçeği göremedik, onun için yılları yitirdik, artık istifa ediyor ve bu yeni antilaik politikayı tavsiye ediyoruz diyerek çekilmelerini gerektirmez mi?

***

İzmit belediye başkan adayı Sefa Sirmenin açıkladığı Sayın Baykalın da danışıklı dövüş izlenimi verecek şekilde sonradan katıldığı politika yeni bir dönemi başlatıyor ve Sefa Sirmen, belediyelerin görevleri arasında bulunmayan Kuran kursu hizmetini programına dahil ederek sağ partilere de öncü oluyor.

Kim bilir, belki de Deniz Bey, artık Türkiyede laik çizgide politika yapılamayacağına karar vermiş, düşünüp taşınıp şöyle demiştir:

- Ilımlı İslam gerekiyorsa, onu da biz yaparız.

Bu Ankaranın ceberut valisi Nevzat Tandoğan zihniyetidir.

Doğrusu bu politikanın tam da zamanıdır. Öyle ya, Tayyip Bey ile uygulanan rejimin ılımlı olamayacağı, iç politikada mahalle baskısıyla cehennem yaratırken dış politikada da, Hamas-İran çizgisine doğru kaymakta olduğu tam şu sıralarda görülmüştür.

İşte kimi çevrelerden Eyvah biz ne yaptık!feryatlarının yükselmeye başladığı böyle bir anda, Deniz Bey gerekli odaklaraTürkiyede alternatif varmesajını vermektedir.

Bu imaja uymayan üyeler ile milletvekilleri mi?

Kolay canım, onlar da tasfiye ediliverirler. Siz CHPyi kimin sanıyorsunuz?

 

asirmen@cumhuriyet.com.tr



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

İyi insan 19 Mart 2024
Laiklik nedir? 6 Mart 2024
Yıldönümü 3 Mart 2024

Günün Köşe Yazıları