Duvarlı mı, duvarsız mı?

23 Ocak 2016 Cumartesi

Gerçekten de önceki gün, dün, sokaklarda dolaşan insanların söylemlerinde Mustafa Koç’un ölümünün hüzünlü, saygılı, sevecen paylaşımı dikkat çekiciydi... Metroda üniversiteli gençlerin sevecen vurgulamalarla paylaştıkları, yücelttikleri nitelikleri... Haberlerde de dünya devler liginde yarışan holding yönetici kimliğinin nerede ise önüne çıkan insan, sosyal kimliğiydi... İnsanlığın, uygarlık tarihinin geçmişine, Anadolu uygarlığı, Cumhuriyet birikimlerine bakarak ülkemizde, gelmiş olmamız gereken noktada, demokrat uygar burjuva kıtlığından mı bu özlem? Sevenleri, yakınları için ne kadar onurlandırıcı ise ülkemizin demokrat, uygar burjuva erozyonu adına bir o kadar düşündürücü...
Kuşkusuz asıl sorun sermaye gücünü elinde tutanlar adına var olan sorunun, özünde tüm kamusal özel yapılanmalar, siyasetçiler, aydınlar, halkın her kesimi için geçerli olması... Daha dürüstçesi geçerli dünya düzeni çarklarının işleyişinde dünya çapında yaşanan insanlığın erozyonunda... Son iki günün sıcak haberlerinde öne çıkanlarla yan yana verildiğinde, içine düştüğümüz girdap daha da düşündürücü... İnsanlar, kültürler, sınıflar, ırklar, mezhepler, kirli çıkarlar kutuplaşması, uçurumlar, yaratılan canavar kuralsız düzende küreselleşme çarklarında... Kuralsız düzenin kuralsız yaşam savaşlarında insanların en sıradan yaşamları için örülmüş gerçek ya da sanal yaşam uçurumlarında örülen duvarlar öylesine yükseldi, aşılmaz oldu ki insanca yaşam çabaları, insanca yaşam duyarlılıkları çok bedeller ödenmesi gereken erdemliliği gerekli kılar oldu...
Küçücük çocuklarımız yarıyıl tatiline girerken karnesini alabilenler, alamayanlar ayrımının yanında, alabilenler arasında sayılabilip karnesini almaya çalışanlara sınır ötesinden IŞİD olabileceği varsayılan silahlı saldırının yanında bir de okul duvarının arkasından PKK ile ilişkilendirilmiş patlayıcı saldırısı haberleri yer aldı. Pakistan’da daha kanlısı, ölümlü, üniversite öğrencilerine radikal İslamcı terör örgütü odaklı silahlı infaz saldırısı gerçekleştirildi... Davos’un Mustafa Koç’un ölümü nedeniyle katılamadığı sunumun gündem başlığı bile insanlık, kadın haklarında gelinebilmiş nokta adına ne kadar acıtıcı... “Kadınların iş yaşamında yerlerini alabilmelerinde erkeklere düşen görevler...”

HHH

Ülkemizin kadın sorunlarının güncel gündeminde ise sözde en sevdiklerinin canlarını almaları, kadın cinayetlerinin ardı arkası gelmiyor... Dünyada kadının yaşam hakkı içinde olmak üzere, kadına ilişkin insani gelişmişlikte en kötü konumda olan ülkeler arasındaki gerilere yuvarlanışımız sürüyor... Piyasalar, büyüklük üzerinden sayılabildiğimiz sıralar ile bile insani gelişmişlik sıralarımız arasında uçurum hep insanımızın aleyhine derinleşmekte... Davos zirvesindeki gündem aslında dünyanın en gelişmiş çokuluslu tekelleri, ülkeleri adına bile trajik bir gerçeği öne çıkarmak zorunda kalmış... Göreceli demokrasi, hukuk devleti düzeni, kurallı ekenominin geliştiği ülkelerin sermaye gruplarının hemen hemen hepsinin kuralsız düzenin geçerli olduğu ülkeler, bankalar ilişkileri bağlantılı kirli işleri, kazançları var... İnsanlığa aykırı haksız, suç ekonomileri üzerinden kazançların önünde nasıl durulabileceği arayışları tartışılmak zorunda kalınıyor...
Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (ILO) emekçiler, insan hakları için olmazsa olmaz sözleşme ve ilkelerinin dünyaya yayılması beklenirken giderek daha yüksek sayılarla dünyalılar için gündem dışında kalması, kuralsızlık, yoksulluk, yoksunluktaki savrulmadır ki tek kutuplu dünya düzeninin ayakta tutulması, çarklarının işletilmesi yolunda en vazgeçilemez insani değerlerden, ilkelerden kopuşu çığ gibi büyütüyor... Bugüne kadar geliştirilen en geçerli ideoloji, aynı ülkelerde yaşayan, aynı toprakları paylaşan, aynı gelir kaynaklarını paylaşmaları gereken insanları, en kirli çıkarlar adına, en vicdansız ölçeklerde kimlikler, inançlar, ırklar, mezhepler üzerinden kırdırmak oldu... Giderek insandan kopuşu üreten, yükselen çağ dışı vahşet duvarlarından kurtuluşun tek yolu da duvarsız yaşam savaşımından geçmiyor mu?  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Bugün 23 Nisan... 23 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları