UFO’lar seçimi kazandırır mı?

12 Haziran 2016 Pazar

Yapay zekâ yazılımı AlphaGo dünyanın önde gelen Go ustası Lee Sedol’u yendi, bizimkinden ses yok. Craig Venter dünyadaki ilk yapay bakteriyi ürettiğinde de aramadı.
Fakat ABD başkanlık seçiminde adaylığı garantileyen Hillary Clinton Başkan seçilirsem, UFO’larla ilgi bütün gizli bilgileri açıklayacağım” dediği gün telefonum çaldı.
Duydun mu?
Neyi?
Hillary Clinton, başkan seçilirse UFO’larla ilgili bütün gizli belgeleri açıklayacakmış. Doğru mu?
Evet duydum. Öyle diyor. Bu onun seçilme şansını artırır mı?
Artırmaz mı… Bu konuyla ilgilenen o kadar büyük bir kitle var ki. Peki, başka bir şey söyledi mi?
Clinton’un demeci onu heyecanlandırmıştı.
Ajanslardan gelen haberleri özetledim.
Clinton, “Kesin olarak bir şey söyleyemem fakat uzaylılar tarafından ziyaret edilmiş olabiliriz” diyordu. Soluğunu tutmuş beni dinliyordu. “Nihayet bütün gerçekler açıklanacak” dedi. Güldüm.

***

Yıllar önce, Erich von Däniken’in “Tanrıların Arabaları”nı okuduğunda da böyle heyecanlıydı. İnsan hiç mi değişmez. Zorla okutmuştu bize o kitabı.
Piramitleri uzaylılar yapmış kardeşim. Adam kanıtlıyor işte” diyordu o zamanlar.
Ben bir kanıt göremedim” deyince bir tartışma başladı ki sormayın. Bizimki bayağı öfkelendi.
O sırada aramızda astronomiyle ilgilenenler de var. Evrenin ne denli büyük bir yer olduğunu anlatmaya çalıştılar: “Bize en yakın yıldız, yani komşumuz Alpha Erboğa, 4 ışık yılı uzakta. Bugünkünden birkaç kat daha hızlı uzay araçları yapsak bile oraya ulaşmamız 35 bin yıl sürer.”
Bir başkası, “Haydi bu uzaylıların muhteşem bir teknolojileri var diyelim ve bu süreyi 100 yıla indirdiler... Gelenler muhtemelen robot” demez mi. Alın size yeni bir tartışma konusu. Anlatılanların hiçbir etkisi olmadı. Onun gözünde Däniken haklıydı.

***

Bir ara “1999 yılında uzaydan korkunç bir kral gelecek” dedi. Sözüm ona kâhin Nostradamus bunu 500 yıl önce söylemiş. 1999 geldi geçti. Uzaydan gelen bir kral olmadı tabii. Sonra Zecharia Sitchin’in “12. Gezegen” kitabıyla çıkageldi:
Haydi bakalım, buna ne diyeceksiniz?
Ne denebilir ki. Sitchin, Däniken’i bile gölgede bırakmış. Güneş sistemimizde yörüngesini 3 bin 600 yılda tamamlayan “Marduk” adında bir gezegenin var olduğunu öne sürüyordu Sitchin. O gezegende yaşayan, çok gelişkin bir uygarlıktan söz ediyordu. Onların defalarca Dünya’ya geldiklerini anlatıyordu. Maymunların genleriyle oynayarak madenlerde çalışmak üzere insanları yaratmışlar. Hatta kanatlı atları, denizkızlarını da yaratmışlar. Neler neler...
Bizimki “Sıkı durun, Marduk 2012 sonunda yeniden Dünya’ya yaklaşacak” demez mi…
Anımsarsanız, o dönem Maya takvimine dayanarak 2012’de kıyametin kopacağını söyleyenler de olmuştu. Biz ona kıyametin kopmayacağını, Marduk’un falan da gelmeyeceğini anlatınca şöyle dedi: “Çok sıkıcısınız.”
Elbette ne kıyamet koptu ne de Marduk geldi.

***

Gülmem onu rahatsız etmişti. “Hillary Clinton başkan seçilecek ve uzaylılarla ilgili gerçekleri açıklayacak. O zaman ben güleceğim” dedi.
Peki, ya 51. Bölgede UFO’lar ve uzaylılar yoksa?” dedim. Şöyle yanıt verdi:
Çok sıkıcısın!
Bugün bilim insanlarının söyledikleri, senin anlattığın hikâyelerin tümünden daha heyecan veri
ci. Carl Saganın, Stephen Hawking ya da Hubert Reevesin kitaplarını bir okusan dediklerimi anlayacaksın” diye karşılık verecektim. Vazgeçtim. Şöyle yanıt verdim: “Sence uzaylılar şu anda aramızda yaşıyor olabilirler mi? Belki de Clinton’un seçimi kazanmasını sağlarlar. Belki de artık o büyük sırrın açıklanma zamanı gelmiştir. Ne dersin?
Şöyle dedi: “Sen ciddi misin?



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Önce Cumhuriyet! 9 Eylül 2018
İklim için ses ver! 2 Eylül 2018
Özel yaşamın sonu mu? 26 Ağustos 2018

Günün Köşe Yazıları