Biz ‘bitti’ demeden bitiverdi!

29 Haziran 2016 Çarşamba

Pazartesi günü EURO 2016 Avrupa Futbol Şampiyonası’nda İzlanda, İngiltere’yi 2-0 yenip turnuvadan saf dışı ederek çeyrek finale kalınca 9.9.2014’te Reykjavik’te oynanan İzlanda - Türkiye ön eleme maçı öncesi bir TV kanalı için yorum yapan Hasan Şaş’ın sözleri aklıma geldi. Galatasaraylı eski milli futbolcu rakip takımı yerin dibine batırmış, “Elle topu kaleye götürseler ancak üç defa götürebilirler” demişti. Fakat İzlanda o maçı 3-0 kazanmış, Hasan Şaş gibi düşünenlere iyi bir ders vermişti.
Geçmiş yılları düşünecek olursak İzlanda da Faroe Adaları, San Marino, Lichtenstein, Luxemburg gibi uluslararası futbolda hiçbir ağırlığı olmayan averaj takımlarından biriydi.
Ne var ki günümüz futbolu kendine özgü bir teknoloji yaratmış, bu teknolojiyi iyi kullanan takımlar atılım yaptılar. İzlanda da bunlardan biriydi. Nitekim üç gün önce 17.4 milyon nüfuslu Şili de, 41.5 milyon nüfuslu futbol devi, Messi’li Arjantin’i 4-2 yenerek Amerika Kupası’nı (Copa America) müzesine götürdü.

***

Doğal ki nüfusu yalnızca 323 bin olan İzlanda’nın durumu çok daha ilginçtir. Nüfusu, İstanbul’un Avcılar ilçesinin nüfusundan az olan bu ada ülkesi küçücük nüfusundan bir ulusal takım çıkarıp Avrupa’nın devlerine kök söktürüyor. EURO 2016 ön eleme maçlarında oynadığı 10 maçta 6 galibiyet, 2 beraberlik, 2 de mağlubiyet alarak gruptan 2. sırada çıkarak finallere doğrudan gitme hakkını kazanıyor. Üst turda da şampiyonanın favorilerinden Ronaldo’lu Portekiz’le 1-1, Macaristan’la da 1-1 berabere kalıyor. Avusturya’yı ve yine şampiyonanın favorilerinden İngiltere’yi aynı skorla 2-1 yenerek çeyrek finale kalıyor.
Çeyrek finalde turnuvanın ev sahibi ve favorilerinden Fransa ile karşılaşacak. Bu, en kötü olasılıkla İzlanda’nın EURO 2016’yı 4. olarak tamamlayacağı anlamına geliyor.

***

Çok değil, daha iki yıl önce “Topu kaleye elle götürseler ancak üç defa götürürler” diye küçümsediğimiz İzlanda’dan Türkiye’nin alacağı dersler vardır. Modern futbol “gazlamak”la, “dolduruş”la ve ille de milyonları havada uçuşturarak, teknik direktörü, futbolcuları paraya boğarak yürümüyor.
Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim yıllık 3.5 milyon Avro ücretiyle dünyanın en çok kazanan futbol adamlarından biri… Bu gelirin üzerine ayrıca çeşitli primler geliyor. İzlanda ulusal takımının teknik direktörleri Heimir Hallgrimsson ve Lars Lagerback’in yıllık ücretleri ise 430’ar bin Avro. Bu arada İzlanda’da kişi başına düşen ortalama yıllık gelirin 55.000 dolar, Türkiye’de ise 10.000 doların altında olduğu gözden kaçırılmamalıdır.
Neydi bizim ilkemiz? Biz bitti demeden bitmez! Ön elemelerden en iyi üçüncülerden biri olarak zar zor sıyrılıp son 16’ya kalmıştık. İlk maçımız Hırvatistan’laydı 0-1 yenildik; ikinci maçımız İspanya’ylaydı 0-3 yenildik. Son maçımızda ise Çek Cumhuriyeti’ni 1-0 yendik. Fakat bu yeterli değildi. Bir üst tura geçebilmemiz için İtalya’nın İrlanda Cumhuriyeti’ni yenmesi gerekiyordu, tam tersi oldu. Elendik. Elin baltası ile ağaç devrilemedi! Ne yazık ki biz “bitti” demeden bitiverdi her şey…
İyisi mi biz bu ilkeyi İzlanda’ya devredip kurtulalım. Onlar sağ, biz selamet yani…  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Veda 28 Eylül 2018

Günün Köşe Yazıları