Temizlik ve yeniden yapılanma

02 Ağustos 2016 Salı

Toplumun yeniden biçimlendirildiği, “Darbe-Karşı Darbe günleri” bağlamında, AKP-Erdoğan iktidarına verilen Olağanüstü Hal yetkileri ile tüm toplumu kapsayan bir “Temizlik” ve “Yeniden yapılanma” yaşanıyor:
On binlerce kişi işinden atıldı, binlerce kişi gözaltında.
Bu arada TSK sivil otoriteye bağlandı ve YAŞ’ın yapısı değiştirildi, askeri okulların tümü kapatıldı.

***

Şimdilik görülen; klasik bir “Darbe temizliği” ve TSK’de “Yeniden yapılanma”:
Temizlik” açısından, sivil ve asker bürokrasi, yargı, üniversiteler, okullar, medya, vakıflar, holdingiler, sivil toplum kuruluşları ve bir banka hedefte!
Herhalde kimsenin, sivil ve asker bürokrasi ile yargı mensuplarının yargılanmasına, “adil bir süreç isteği” dışında bir diyeceği olmaz...
Çünkü bunlar fiilen ülkeyi yöneten, insanların kaderlerine egemen olan eylem ve söylem sahibi kesimler.
Yeniden yapılanma” açısından, TSK’nin sivillerin emrine bağlanması ve askeri okulların tümünün kapatılması ise ayrı bir yazı konusu.
Üniversiteler, medya, vakıflar, holdingler, sivil toplum kuruluşları ve bir bankadaki temizliğe gelince:
Elbette buralarda çalışanların da, bir kalkışmaya, şiddet ve teröre fiilen katılmaları veya açıkça destek vermeleri halinde, yargılanmaları kadar doğal bir işlem olamaz.
Ama hiçbir kalkışma, darbe veya terör olayına karışmamış, açıkça destek vermemiş olanların, sadece ideolojilerinden veya fikirlerinden dolayı cezalandırılmaları “Demokratik ve laik bir Hukuk Devleti” bağlamında kabul edilemez.

***

Bir “Darbe temizliğinin” ve şimdilik sadece TSK bağlamında görülen “Yeniden yapılanmanın” esas amacı, Demokrasiyi rayına oturtmaktır.
Demokrasinin rayına oturtulması ise ancak Laik bir Hukuk Devleti çerçevesinde olanaklıdır.
Kin ve intikam duygularıyla hareket edildiği, haksızlık ve hukuksuzlukların önü açıldığı, toptancı uygulamalarla adaletsizlik yapıldığı zaman, böyle bir toplumsal ve siyasal dalganın sonucu olarak Demokrasi’nin kurulması olanaklı değildir:
Böyle durumlarda toplum, kin ve intikam duyguları arasında, her gücü ele geçirenin kendi adaletsizliğini ve zulmünü uyguladığı aşırılıklar arasında, bir sarkaç gibi sürekli sallanır!
Bu açıdan pazar günü yazdığım “CHP’nin Taksim Manifestosu”nun 10’uncu maddesini akılda tutmakta ve “Darbe temizliği” ile “Yeniden yapılanma” uygulamalarını bu manifesto bağlamında yürütmeye dikkat etmekte yarar vardır!

***

CHP 24 Temmuz 2016 Taksim Manifestosu Madde 10: 10- Devlet kinle, öfkeyle, önyargıyla yönetilmez. Girişimde (Kalkışma) bulunanlar, hukukun üstünlüğü ilkesine bağlı kalınarak yargılanmalıdır. İşkence, kötü muamele, tehdit, devleti darbecilerle aynı duruma düşürür. Buna izin verilmemelidir.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları