Özgür Mumcu

Hafıza-i beşer

21 Ekim 2017 Cumartesi

Sayın Erdoğan’ın son açıklamalarından biri hayli ilginç: “Emperyalizmin acımasız vukuatları karşısında demokratlar olarak ne yapacağız.”
Cumhurbaşkanı’nın emperyalizm karşıtı ve de yetmezmiş gibi demokrat olduğunu öğrenmiş bulunduk. Zaten bir süredir iktidar medyası bol bol Kurtuluş Savaşı ve Atatürk göndermeli yorumlarla, muhalefeti emperyalizme teslim olmakla suçlamaktaydı.
Sayın Erdoğan’ın yerinde sorusuna cevap vermek için ilk yapılması gereken sıkı bir hafıza temizliğine girişmek.
Mesela siyasal İslamcı geleneğin bir CIA operasyonu olan Komünizmle Mücadele Dernekleri’nde güçlendiklerini unutalım.
Amerikan 6. Filosu’nu protesto eden solcu yurtsever gençlere karşı düzenlenen ve Kanlı Pazar’la biten gönüllü Amerikan donanması bekçiliğinin düzenleyicilerinden birinin bugün Meclis başkanı olduğunu aklımıza getirmeyelim.
Siyasal İslamcılar Filistin’i bir ağlama malzemesi yapmaktan öteye geçemezken memleketin devrimcilerinin Filistinli yoldaşlarıyla beraber savaştığını hafızalarımızdan silelim.
Emperyalizmin Ortadoğu’daki petrol çıkarlarının teminatı Suudi Arabistan’ın petro- dolarlarıyla finanse edilen Rabıta ile ülkemizin siyasal İslamcılarının irtibatını görmeyelim.
Yine o petro-dolarların hükmettiği İslamcı bankalarda semirenleri ve oralardan yetişenleri unutalım.
Afganistan’da bir Amerikan milis birliği gibi savaşan mücahitleri hayranlıkla diz kırıp seyreyleyenlerin fotoğraflarını yakalım.
Evlat Bush’un Ortadoğu’nun darmadağın olmasına yol açan savaşının halayına mendil yerine tezkere sallayarak katılmaya gayret edenleri görmezden gelelim.
Washington’da “Bu adamı delikten süpürmeyin, bu adamdan istifade edin” diyen özel danışmanı hiç bilmeyelim.
CIA referansıyla ABD’de oturma izni alan Fethullah Gülen’in başvurusunu destekleyen AKP’lileri, Gülencilerin devleti ele geçirme davalarına arka çıkanları, Pensilvanya’ya ne istedilerse verenleri zihnimizden çıkaralım.
Suriye iç savaşında senelerce ABD’nin sırtını sıvazladığı unsurların kafalarının okşandığını duymamış olalım.
Bunların yanında otoriter rejimlerinin kendi bekalarını korumak, servetlerini ve güçlerini arttırmak için sahte bir antiemperyalizm söylemine sarılma âdetinden bihaber olalım.
Birazdan şayak kalpaklarını başlarına geçirip milli mücadeleye katılmak üzere Anadolu’ya geçecekmiş gibi üst perdeden antiemperyalizm dersleri vermeye çalışanlar, siyasal İslamcılığın, Kuzey Afrika, Ortadoğu ve Güney Asya’daki bağımsızlıkçı ve halkçı hareketlere karşı nasıl bir hançer gibi kullanıldığını unutmamızı istiyorlar.
Sizi mi kıracağız. Unuttuk gitti.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Tutuklu yargı 5 Eylül 2018
Kimiz biz? 29 Ağustos 2018

Günün Köşe Yazıları