Son Çığlık!..

18 Temmuz 2014 Cuma

Canına okudun!

Kirlettin, kuruttun.

Ne balık bıraktın, ne kuş.

Can çekişiyor doğa.

Kokudan durulmaz kıyısında...

Yapmayın dedik, “Kıymayın Bafa’ya...”

Anlamadın, aldırmadın.

Aydın’ın, Denizli’nin kanalizasyonunu, göle boşalttın.

Bu kez de davul çalacağız, kendi dilimizden sesleneceğiz bugün sana:

Bene bakbaken len buyu, gölümü niden kirletip durusun, yetti gari...”

Ele ele tutuşup zincir olacağız, sloganlarımız hazır:

Balık hafızası üç saniye ya sizinki kaç saniye?

Bu göl bir harika dostum!

Bütün yılan balıklarını eğitip, hepsine üçer çocuk yaptırıp üstünüze salacam…

Kirli Menderes gölümden uzak dur.

Biz deniz diyoruz, sen göl diyorsun. Burası Latmos Körfezi bilmiyorsun…

Beşparmak’tan inmem ben, Bafa’yı kirlettirmem ben.

Bakan kirlilik yok demiş. Sanırım az balık yemiş…”

 

Son çığlıktır bu, artık anla.

Ne güzeldi oysa.

Nasıl kıydın Ay Tanrıçası Selene ile Beşparmak Dağları’nın Çobanı Endymion’un yurduna.

Dolunayda gördün mü hiç, ışıklar bir kıyıyı böylesine mi büyüler?

Dilemiştim yıllar önce, her insanın yolu, bir gece Bafa’dan geçsin.

Gümüş bir yakamoz sağanağında Selene’yle buluşsun.

Sonsuzluk uykusuna mahkum çoban Endymion’un flütünden sihirli bir senfoni duysun.

Maviden bir durakta, büyülü ışıklara çarpsın, sarhoş.

Umut doğsun içinde.

Bir garip zeytin ve kekik kokusu, ara ara lavanta.

O sırada Selene, mavi tülden giysileriyle suyun üstünde dans mı ediyor, yoksa uçuyor mu, belirsiz...

Söyle!

Geceyi olağanüstü kılan perdede, kutsal bir sevda filmi düştü mü hiç aklına.

Zamanın tüm boyutları birbirine girdi mi ?

Yeter” artık, Bafa’ya kıyma.





Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yaşasın Cumhuriyet 1 Ocak 2016
Sesler kısılırken... 25 Aralık 2015

Günün Köşe Yazıları