Gülengül Altınsay

Görünen köydü

08 Haziran 2018 Cuma

Değişim rüzgârları esiyor ülkede. Bir yanda 24 Haziran seçimleri için siyasiler kıyasıya yarışıyor. Diğer yanda futbolda yaklaşık 20 yıldır Fenerbahçe’nin başında olan dolayısıyla futbolun gidişatını etkilemiş olan Aziz Yıldırım hezimete uğrayıp seçimi kaybediyor. Ve yeni bir Dünya Kupası’nın başlayacağı şu günlerde kulüpler yeni sezonun hazırlıklarını sürdürüyor. Tabii ki transfer bir takımın yapılanmasında çok önemli. Mesela bu sezon ligi 4. sırada bitiren Beşiktaş’ın hatalarından biri de yanlış transfer politikasıydı. Gerçi bu dördüncülük sadece bununla açıklanamaz. Hele de rakiplerin güçleriyle karşılaştırılınca. Yani tüm eksikliklerine yanlışlarına rağmen 4.’lük biraz fazla kaçtı Kartal’a.
Tamam Beşiktaş yönetiminin transfer politikasından tutun Şenol Güneş’in oyuncu seçimlerine kadar pek çok yanlışı vardı ama en az onlar kadar etkili olan dış faktörleri de görmezden gelemeyiz. Haksız hakem kararlarına, aşırı cezalara baktığımızda şampiyonluk yarışındaki dört takım arasında açık ara Beşiktaş darbe aldı. Mesela yayıncı kuruluşun “Pierro”larına göre Galatasaray 14, Fenerbahçe 11, Başakşehir 4, Beşiktaş 2 tane ofsayttan gol atmış. Sadece bu rakamlar bile tüm sezonu özetlemeye yetiyor.
Tamam Beşiktaş’ın Şampiyonlar Ligi ile bizim ligi bir arada yürütememesinde kendi kadro sorunu etkili oldu fakat Siyah-Beyazlıların hakemlerin ve Disiplin Kurulu’nun verdikleri cömert (!) cezalarla kıyılması kendi ellerinde olan bir şey değildi.

Nefes yetmedi
Kadro sorunu demişken; eldeki kadro zaten yaşlı bir kadro. Nitekim üst üste maçları kaldıramadılar. Atiba gibi olmazsa olmaz bir oyuncudan son maçlarda yararlanılamadı mesela. Bunlara bir de cezalı futbolcular eklenince Beşiktaş sezon boyunca kadrosunu istediği gibi kullanamadı. Ayrıca önemli maçlarda ve derbilerde de Beşiktaş maçları 11 kişi tamamlayamadı nedense.
Zaten Kartal cezalı futbolcularıyla -30 maçlık- bir rekor (!) kırdı bu sezon. Buna karşın kendisine en fazla faul yapılan takımın da yine Beşiktaş olması ilginçti.

Atiba-Oğuzhan
Tüm bunlar yetmiyormuş gibi Beşiktaş’ı 2 sezon üst üste şampiyon yapan kilit 2 oyuncu Atiba ve Oğuzhan’dan yararlanılamaması takımın son 2 sezondur oturttuğu akışkan etkili oyun düzenini bozdu. Tekrarlamaktan sıkıldım ama Atiba gibi her yere yetişen bir oyuncuyla, Oğuzhan gibi takımı ileri iten kritik ara paslarıyla pozisyon yaratan bir oyuncunun kullanılmaması bence intihardı. Tamam Beşiktaş onlarsız da pek çok maçını kazandı ama daha çok tecrübeli ve yetenekli oyuncularının bitiriciliği ile takım oyunuyla değil.
Hep tekrarladım; eğer Atiba-Oğuzhan ikilisini eksik buluyorsanız daha iyilerini bulun, bulamıyorsanız sonuna kadar kullanın diye. Yaşlı Atiba’yı yedeklemeden bitinceye kadar beklemek niye? Oğuzhan’ı pas trafiğinde yalnız bırakmak ve formsuz gibi göstermek niye? Takımın en vazgeçilmezi kendi başına takılan Quaresma olunca her an skor değiştirebilen Babel ve Talisca’dan da vazgeçilemeyince orta alan zayıf kaldı. Devre arası Cenk’in gönderilmesi ise işin tuzu biberiydi.

Yapılanma yılı
Şimdi Beşiktaş yönetimi ivedilikle yapılanma yılına dönmeli. Kiralık ve yaşlı futbolcu bağımlılığından vazgeçmeli. “Feda Yılı”nda yapılan akıllı birkaç müdahale, birkaç gençleştirme bile bakın 2 yıl şampiyonluk getirdi Siyah-Beyazlılara. Zaten ülkenin girdiği ekonomik kriz de ortada. Öyle şöhret eskilerine tonlarla para dökme zamanı da geçti, geçiyor. Boşuna dememişler “Her işte bir hayır vardır” diye. Krizi fırsata çevirme zamanı şimdi. Bir daha.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Ha hakem ha referee 25 Nisan 2024
Kim çürümüş? 18 Nisan 2024
Süper kriz 11 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları