Tarihini yaşayan kent

Fransız sosyolog Maurice Halbwachs’ın 1925’te toplumsal hafızaya dair oluşturduğu teorisinin izlerini aramak isteyen akademisyenlere tek bir adres göstermek yeterli olur: Kuzey Makedonya Cumhuriyeti’nin başkenti Üsküp! Şehir, “Toplumsal Hafıza Mekânları” olarak baştan sona devlet eliyle yaptırılmış heykellerle doludur. Makedon kadın yazar, şair Marta Markoska’nın ev sahipliği ve mihmandarlığında başkent Skopje’yi (Üsküp) karış karış gezerken ulusa ait toplumsal hafızayı açık bir sosyal-siyasal laboratuvar gibi karşımızda heykeller aracılığıyla bulması şaşırtıcıydı.

Yayınlanma: 02.07.2023 - 03:00
Tarihini yaşayan kent
Abone Ol google-news

Üsküp’ün 330 kilometrekarelik metropol alanında 330’dan fazla siyasal ve kültürel Makedon tarihine ilişkin heykel bulunuyor. Kentin bu heykel bolluğu sanat ve estetik anlamda değerlendirilebilir ama daha önemli bir başka şeye işaret ediyor hepsi: Tarihi canlı tutarak Makedon halkına geçmişini yeniden hatırlatma çabasıdır bu! Heykellerin hemen tümü, geçen yıl güven oyu alıp hükümet kuran merkez sol koalisyondan önceki sosyal demokratlar iktidarında yaptırıldı. Heykeller, heybetli heybetli olmasına ama Nazi ve Sovyet döneminin “Gigantonami” adıyla anılan devasa, aşırı kaslı, yapılı, güçlü kuvvetli abartıyı yansıtmıyor olmaları dikkat çekici. 

Çoğunluğu Ortodoks Hıristiyan olan Makedonlara dinsel ve siyasi geçmişlerini, kahramanlıklarını tarihi yeniden yazarak hatta icat ederek bir ulus yaratmak projesi için işlev üstlenen bu heykellere yaklaşık 300 milyon dolar harcanmış. Makedonya’nın gelişmeye muhtaç ekonomisi, alt yapısı, toplumsal gereksinimleri bir yanda beklerken bu heykellere para harcanmasını israf görenler de yok değil. Tabii, bu da bir siyasal tercih meselesi, önce ulusa geçmişini anımsat, sonra kalkınırsın!

İSKENDER’İN BUKEFALOS’U

Kentin ana meydanında, Büyük İskender’in Bukefalos adıyla bilinen efsanevi savaş atı üzerindeki heykelini dört bir taraftan sekiz aslan yontusu kuşatmış, onu koruyor. İskender birkaç yüz metre ötedeki babası Kral II. Filip’e atını şaha kaldırarak selam veriyor sanki. Babası da Vardar Nehri’nin öte yakasındadır; aralarında, 1421’de Sultan 2. Murad’ın yaptırdığı Osmanlı eseri Taş Köprü duruyor, İskender’den babasına gitmek için köprüye ihtiyaç var! Köprünün altında, bir kayanın üstünden suya balıklama atlamaya devinen bir kadın heykeli. Napoleon’un Avusturya zaferi ardından Paris’in göbeğine 1806’da dikilen Zafer Takı’na (Arc de Triomphe) özenilmiş gibi bunun bir replikası da bu heykellerin sunduğu tarihsel anlatıya bir caddenin ortalık yerinde güya eşlik ediyor. 

BALKAN HALKLARI

Doğrusu, sanki oraya az sonra gelip yerinden sökerek başka bir tarafa götüreceklermiş gibi bir yalnızlık duygusu bırakıyor. Kiril alfabesiyle yazılan Makedon dilinin Bulgarcanın bir lehçesi olduğuna asla katılmayan Makedonlar, şanlı tarihlerini yontulara yansıtıp hatırlamasınlar da ne yapsınlar! Yunanistan burası bize ait der, Bulgarlar diliniz bizim diye iddia eder. Sırplar desen başka bir âlem; hep bildiğiniz o karmaşık, iç içe geçmiş, artık belki de bundan sonra bir tek “Balkan Ulusu” var dememiz gereken Balkan halkları işte… Hele 2 milyon nüfuslu ülkenin yüzde 30’u Arnavut olunca evlerinden Arnavut devleti bayrağını sallandırandan tutun, geçtiğimiz köylerde, beldelerde göndere çekili Arnavut bayrağını bir üniter ulus devletin topraklarında görmesi de başka bir tuhaflık. Üstelik Makedonya’nın milli sloganı “Ya istiklal ya ölüm!” diye okunuyorsa bu karmaşık yapı içinde Makedon tarihini sürekli anımsatmaları bir anlam ifade ediyor. 

‘KOMŞU NASILSIN?’

Üsküp’te, tatil beldesi Ohri’de, Atatürk’ün eğitim gördüğü askeri lisenin bulunduğu Manastır-Bitola kentinde yaşayan Türklere gelince, Türk bayrağından çok, “3 Büyükler” diye anılan futbol takımlarımız, GS-FB-BJK’nin bayraklarını dükkânlara asıyorlar. Türklerin esnaflığı da Türk çarşılarında sürüyor. Makedonlar “çarşiya” diyor çarşı pazara, esnaflar da birbirlerine “komşiya-komşu” diyor; bir de hatır sordular mı olup bitiyor işte: “Kako si komşiya”, yani komşu nasılsın!  Komşuyu gezdik gördük, toplumsal hafıza mekânları olan heykellerinde tarihini izledik, nasılsın dedik, iyi bulduk! Daha iyi olması dileğiyle...

[email protected]


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler